"اللذان" - Traduction Arabe en Turc

• iki
• eden
• kişi
• kişiler
• gören
• olanlar
• çift
• insanlar

Bizden önce buraya giren polyester takımlı iki adama ne oldu?
ماذا حدث إلى الرجلين اللذان كانا يرتديا البولستر اللذان جاءا قبلنا؟

Burada, göreve geldiğimden beri yapılmış olan iki fiziksel muayenenin kayıtları var.
لدَّي هُنا سِجلات للفَحصين الطِبيين اللذان اُجريا لي منذُ أن اعتليتُ منصبي

Öldürdüğü iki kişi de, Frank McNamara ve Arlen Jackson, ...suçlu.
إنَّ الشخصان اللذان قتلهما هُما، فرانك ماك نامارا، و أرلين جاكسون

Çünkü sen benim kızımsın, ve masada oturan ve beni geçen aydan beri takip eden iki adama senin burada olduğunu söylemeyeceğim, ama Tanrıya yemin ederim ki, Katie...
لأنّك ابنتي لن أخبر الرجلان الجالسان على الطاولة خارجا و اللذان يتابعاني منذ شهر بأنّك هنا

Sanırım Rwanda'da yılda iki hafta yetim çocuklara bakman vicdanını rahatlatıyordur.
أتصور أن الأسبوعين اللذان تمضيانها برواندا بمعالجة الأيتام تجعل ضميرك صافياً

Şu iki ahbap dışında, evlendiklerini gördüm. Bana uymaz ama gene de mutluluklar.
باستثناء الاثنين اللذان رأيتهما يتزوّجان، لا أوافق على هذا، لكنّني أتمنى لهما التوفيق

Ama Sally Murdoch mücevher soygunuyla bağlantılı iki adama birden yazıyormuş...
لكن سالي مردوخ كتَبَت للرجلين اللذان كانا متورطان في سرقة المجوهرات,

Hayır, cesedi bulan iki adam üzerinin muşamba ile örtülü olduğunu söyledi.
كلاّ، الرجلان اللذان عثرا على الجثة قالا أنّه كان في الشّرك مسبقاً

Büyüttüğüm o iki çocuk, geçmişimde nasıl bir yaşamım olduğunu bilmiyorlar.
طفلين أحاول تربيتهما، اللذان لا يعرفان نوع الحياة التي كنتُ عليها

Harry'nin Zehir olduğunu bilen iki kişi ben ve babasıyız.
الشخصان الوحيدان اللذان يعرفان أن هاري هو فانم هما أنا

Dünyanın henüz yaratmadığı iki en iyi polis var burada.
إثنان من رجال الشرطة الممتازين اللذان لم يرَ العالم مثلهما

Senden görüp koltuklarından kalkan iki ölü çocuğa söyle onu.
حاول قول ذلك للشابّان اللذان حاولا اللحاق بك وتركا مقعديهما

Binanın dışına yerleştirdiğimiz iki koruma herşeyin normal olduğunu bildiriyor.
الحارسان اللذان وضعناهما خارج مبناها يقولان أن كل شيء طبيعي

O gün kokpitte yaşananları sadece iki kişi biliyor ve biri de benim.
هناك فقط شخصين اللذان يعرفان ما حصل في قمرة القيادة في ذلك اليوم

Daha önce konuştuğum şu iki adam... sisteme erişimleri olan...
ذانك العاملان اللذان تكلمت معهما سابقا هل هما الوحيدان اللذان

bu iki sorun hakkında yapabileceği birşeyler vardır.
اللذان يمكن لكل منا القيام بخطوة تجاههما

Bu sırada, kameranın solunda oturan iki Danimarkalı genç, gülmekten kırılıyorlar. Bu durumun hayatlarında gördükleri en komik şey olduğunu düşünüyorlar.
الآن في هذا الوقت، الشابان الدنماركيان اللذان على يسار الكاميرا يتداعيان من الضحك. يعتقدان أنه أكثر شيئ مضحك رأوه على الإطلاق.

Demek siz ikiniz lisenin film kulübünü idare eden çocuklarsınız?
أنتمها الفتيان اللذان يديران نادى الأفلام ؟

Seet ve Chester erken çıkarma talep edebilecek tek kişiler.
سيا و تشيستر هما الوحيدان اللذان بامكانهما طلب استخلاص باكر

Galiba son birkaç yılda annemizi gören tek siz ikinizsiniz.
يبدو لي انكما انتما الاثنان الوحيدان اللذان كانا معها خلال السنوات الماضية

Sihirli maruz kaldığında, bunu örtbas olanlar, tüm delilleri kaldırmak.
منظفون ؟ عندما يفتضح سر السحر ، نحن اللذان نغطى أمره

Nasıl bir çift sıradan bir perşembe öğlesinde evlenir ya?
ما نوع الزوحان اللذان يتزوحان فى ظهر يوم خميس عشوائى

Ona tekrar tekrar teşekkür ettim .ve birlikte, birbirini düşünen insanlar gibi oturup müziği dinledik önce herhangi birşey yapmadı.
شكرته.. وكنانستمعمعًا.. مثل الزوجين اللذان يهتهما لبعضهماالآخر..