Ah, boruların donduğu ve ısıtıcının çalışmadığı geceyi mi kastediyorsun? | Open Subtitles | اتعنين الليلة التى تجمدت بها الانابيب والحرارة انطلقت خارجاً ؟ |
Balayımızı hatırla. Sana dans etmeyi öğrettiğim geceyi. | Open Subtitles | تتذكّرين شهر عسلنا الليلة التى علّمتكِ بها الرقص؟ |
ben sürekli o geceyi hatırlıyorum Benim ailem, senin babanın zalimliliğinin son rüzgarını çektiği zamanı. | Open Subtitles | حتى اليوم أتذكر الليلة التى عانت فيها عائلتي من الضربة النهائية لأعمال أبوكى الوحشية |
o gece benim öldüğüm geceydi ve başka birisinin kurtulduğu. | Open Subtitles | كانت تلك الليلة التى مُت فيها و شخص آخر أنقذ |
o gece çocuklara manyak gibi bağırmandan anlamıştım. | Open Subtitles | مثل تلك الليلة التى كنت تصرخ فيها فى الأطفال كالمجنون |
....çok endişeliydi çünkü onu geçen geceden beri görmemişti ve sende kurtarma ekibini hazırladın değil mi? | Open Subtitles | كانت قلقة عليها لأنها لم تظهر الليلة التى قبلها اندى، انت الذى قدت فريق الانقاذ. |
Geçirdiğim geceden sonra seni görmek daha iyidir. | Open Subtitles | فى الحقيقة ، كنت أفضل رؤيتك بعد الليلة التى حظيتُ بــها |
Annem ile babamım Palm Springs'ten erken döndüğü geceyi biliyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر الليلة التى رجع فيها أبى و أمى مبكرا من حفلة عيد الربيع ؟ |
Spor merkezinde, zaman donukken hareket edebilen birini gördüğüm geceyi hatırladım. | Open Subtitles | فكرت فى الليلة التى كانت فى مركز الألعاب الرياضية حينما رأيت شخصاً يتحرك عندما كان الزمن متوقفاً |
Evet. Düğünümden önceki geceyi tuvalette geçirdim. | Open Subtitles | نعم , لقد قضيت الليلة التى تسبق الزواج فى حافظة الملابس |
Kardeşimi gömmeden önce geceyi yalnız geçirmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أرغب في قضاء الليلة التى تسبق دفن أخي بمفردي |
İyiyim ama Fry'ın kaybolduğu geceyi hatırlamanı istiyorum. | Open Subtitles | أنا بخير , لكن أريد أن تتذكر ما حدث الليلة التى إختفى فيها "فراى" |
Eve noel hediyelerini getirdiğim geceyi hatırlıyor musun ve sen bana... | Open Subtitles | هل تتذكر تلك الليلة التى جئت البيت بالهدايا وطلب... |
İhtiyarın öldüğü geceyi. | Open Subtitles | عن الليلة التى قتل بها الرجل العجوز. |
o gece çocuklara manyak gibi bağırmandan anlamıştım. | Open Subtitles | مثل تلك الليلة التى كنت تصرخ فيها فى الأطفال كالمجنون |
Senin büyük fırsatınız. o gece beni, komedyen olmak istediğime ikna etti. | Open Subtitles | هذه كانت الليلة التى اقنعتنى أننى أريد أن أكون كوميدياناً |
Her şey o gece, ısırıldığım gece başladı. | Open Subtitles | لقد بدأ الأمر فى تلك الليلة التى تم عضى فيها |
Beni kaçırdığı geceden beri, uyuyamıyorum. | Open Subtitles | مُنذ الليلة التى قام بإختطافى فيها ، لم أستطع النوم |
Evet, 50 sayfalık ödeve bir tek sen bir önceki geceden başlamıştın... | Open Subtitles | نعم , أنت فقط تستطيع أن تقرأ 50 صفحة فى الليلة التى تسبق الــــ... ..... ـ |
Allison'ın öldüğü geceden fotoğraflar. | Open Subtitles | معجبين من الليلة التى ماتت فيها " أليسون "؟ |