Amerika-Meksika sınır hattındaki birkaç proje üzerinde çalışıyor, yerden alınan topraktan yapılmış binalar tasarlıyordum. | TED | وكنت أعمل على مشروعات عديدة على الحدود الأمريكية المكسيكية، وصممت مبان من الطين المأخوذ من الأرض مباشرةً. |
Lacey Duvall'den alınan DNA Teksas'ta 10 yıl önceki faili meçhul bir davada çıktı. | Open Subtitles | لقد طابقنا الحمض النووي المأخوذ من لاسي دوفال مع قضية غير منتهية في تكساس عشر سنين مضت |
Bu sabahki cinayetten alınan sperm, son iki kurbanın çarşaflarındaki spermle aynı. | Open Subtitles | السائل المنوي المأخوذ من جريمة القتل هذا الصباح يطابق السائل المنوي على الشراشف |
Bürodan alınan denklem kardeşinin bilinçaltına mı yerleştirilmişti? | Open Subtitles | المعادلة والجزء المأخوذ من البناء الدائري هل تم زرعه في اللاشعور الخاص بأختكِ ؟ |
Hayır tükürüğündeki DNA, kurbandan alınan spermle karşılaştırıldı. | Open Subtitles | كلا عينه من لعابه لنقارنها بالحمض النووي للمني المأخوذ من الضحيه |
Ödünç almak, alınan şeyi geri verme niyetini ima eder. | Open Subtitles | الاستعارة تتطلب نية ارجاع الشيء المأخوذ |
Josie'nin paltosundan alınan örnek. | Open Subtitles | نسيج الفيكونيا المأخوذ من معطف "جوسي". |
Bugün Laurence Milliken'in bedeninden alınan DNA ile 10 yıl önce Tornado'nun kanından elde edilen DNA %100 eşleşiyor. | Open Subtitles | الحمض النووي المأخوذ من جثة (لورانس ميليجان) اليوم والحمض النووى الذى أخذ من10 سنواتمندماءالـ (تورنادو)يكون ... متطابق بنسبة مائة بالمائة |