Sana şans bileziği almak için para biriktiriyorum. | Open Subtitles | خمّني ماذا؟ أدخرت بعض المال لشراء سوار فائق الجمال لكِ |
Baba, panda dondurması için para verir misin? | Open Subtitles | أبي ، أتسمح ببعض المال لشراء قمع المثلجات؟ |
Sadece getireceğim şey için paraya ve gitmek için arabaya ihtiyacım var. | Open Subtitles | لكني بحاجة لسيارة للوصول إلى الحفلة وبعض المال لشراء الشيء الذي سأحضره |
Mobilya alacak parayı kazanmak için çalışmak istediler. | Open Subtitles | أرادوا أن يعملوا ليحصلوا على المال لشراء الأثاث. |
Ve cinayette bir gün önce bu arabanın parasını ödediğiniz biliyoruz. | Open Subtitles | و نعلم أنّك دفعت المال لشراء السيّارة قبل يوم من الجريمة |
Dondurma alacak paran yok mu? | Open Subtitles | ألاّ تملك ما يكفي من المال لشراء البوظة؟ |
Aktif göreve çağırıldı ve artık tabancası yoktu yenisini alacak parası da yoktu. | Open Subtitles | تم استدعائه للخدمة, لكنه لم يعد يملك سلاحاً شخصياً بعد الآن, أو المال لشراء واحد. |
Ben gidip pizza için para çekeyim. | Open Subtitles | سأذهب لكى أحصل على بعض المال لشراء البيتزا |
Onlara gidip pizza için para çekeceğini söyledin ve yaptın da. | Open Subtitles | أخبرتهم أنك ذاهب لمكينة سحب النقود لتحصل على المال لشراء البيتزا وفعلت ذلك |
Jefferson'a yeni bilgisayar almak için para toplamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول جمع المال . لشراء حاسب جيفيرسن الجديد |
parayla satın alamayacağın ihtimaller için para ödünç alıyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تقترض المال لشراء خيارات وينقصكَ المال بالفعل |
bu zaten keşfedildi bunu almak için paraya ihtiyacım var neyi ispatlamaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | هنا أجمل ما بالأمر، لقد تم بناءه بالفعل يلزمني المال لشراء طفلاً لتربيته في الصندوق حتى عمر الثلاثين ماذا تريد أن تثبت؟ |
Öte yandan, uyuşturucu almak için paraya ihtiyaç duymak ajan isimlerini satmak için iyi bir sebep. | Open Subtitles | وفي الآخر، احتاج المال لشراء المخدرات إنه دافع جيد لبيعه أسماء العملاء الذين في الميدان. |
Böylece işçiler kendi ekonomilerini beslemek bir yana günde üç öğün yemeği alacak parayı bile zor kazanırlar. | Open Subtitles | ولراحة أطول من الإعفاءات الضريبية. لذلك فالعمال نادرا ما يكفيهم جمع المال لشراء الثلاث وجبات اليومية |
Bu güzel arabayı ve fotoğraf makinesini alacak parayı nereden buldun? | Open Subtitles | ومن اين حصلت على المال لشراء هذه السيارة الجميلة والكاميرا؟ |
Bütün gün çizgi film izleyip muz parasını da benden isteyeceksin! | Open Subtitles | ستشاهد الرسوم المتحركة كل النهار وتطلب مني المال لشراء الموز |
Yoksa hâlâ işsizsin de elbise alacak paran mı yok? | Open Subtitles | أما زلتِ عاطلة عن العمل و لا تمتلكين المال لشراء فستان ؟ |
Aktif göreve çağırıldı ve artık tabancası yoktu yenisini alacak parası da yoktu. | Open Subtitles | لكنه لم يعد يملك سلاحاً شخصياً بعد الآن, أو المال لشراء واحد. |
Ama büyükannem bu parayla ne almak istersem alabilmem için kullanabileceğimi söyledi. | Open Subtitles | لكن جدتي قالت بأنني أستطيع استخدام هذا المال لشراء أي شيءٍ أريده. |
Hediye almaya paramız yoktu, o yüzden bir kavanoza tükürdük. | Open Subtitles | ليس لدينا المال لشراء هدية لذا قمنا بالبصق في علبة |
Bir ev kadını olarak, kimçi almak için parayı çarçur etmemeliyim. | Open Subtitles | كـ ربة منزل .. ينبغي عليّ أن لاأضيع المال لشراء الكيمتشي |