Şuan da araç saat 5'te Müzeye geri dönmek için ayarlandı. | Open Subtitles | لحظة وصول مركبة النقل إلى المتحف في الخامسة مساءً |
Şuan da araç saat 5'te Müzeye geri dönmek için ayarlandı. | Open Subtitles | لحظة وصول مركبة النقل إلى المتحف في الخامسة مساءً |
Önümüzdeki cuma diğer eserlerle birlikte Müzeye nakli gerçekleştirilecek. | Open Subtitles | تم التنظيم لنقله إلي المتحف في الجمعة المقبلة. |
Ardından anıt 2011'de açıldı, ve müze de önümüzdeki yıl 2014'te açılacak. | TED | تمَّ افتتاح المبنى التذكاري في سنة 2011، وسيتم افتتاح المتحف في السنة القادمة 2014. |
Bu müze 2022 yılında tamamlanmış olacak, hepiniz davetlisiniz. | TED | سوف يتم الانتهاء من بناء هذا المتحف في 2022، وكلكم مدعوون عندما يتم الانتهاء من بنائه، |
Stüdyo müze 60'lı yılların sonlarında kuruldu. | TED | قد تأسس استوديو المتحف في أواخر الستينات. |
Biri, hançeri o müzeden çıkardı. | Open Subtitles | لأنّ... أنظر شخص ما هرّب الخنجر إلى خارج المتحف في تلك الليلة |
...eğer müzeden erken ayrılmasaydık... | Open Subtitles | ... ونحن إذا لم تغادر المتحف في وقت مبكر. |
Müzeye erken girmeme izin vermelerine ikna ettim. | Open Subtitles | أقنعتهم بالسماح لي بدخول المتحف في وقتٍ مُبكّر. |
Son içten yanmalı motor bir Müzeye yerleştirilirken iklim değişimlerinin etkisi de geriye dönüyor ve azalıyor. | Open Subtitles | أخر محرك احتراق داخلي موضوع في المتحف في الوقت الذي تتغير فيه الأحوال المناخية |
Bu suçluların tam da güvenlik sistemini kapatmak zorunda olduğumuz gece Müzeye girmeyi seçmeleri sadece bir tesadüf olamaz. | Open Subtitles | لا يمكن أن تكون مصادفة أن هؤلاء المجرمين إختاروا التسلل إلى المتحف في الليلة ذاتها التي يجب علينا فيها إغلاق نظام الأمن |
Müzeye yakın zamanda Sırbistan'daki kriptonitten bir örnek gelmiş. | Open Subtitles | الآن المتحف في الآونة الأخيرة فقط تلقي عينة من كريبتونيت من "صربيا". |
İstediğin zaman Müzeye gelirsin. | Open Subtitles | تعال إلى المتحف في أي وقت |
Olaylara şahit olmuş müzede kendi başlarına gezecek bu kadar insan varken bir tarihçi yada müze görevlisinin tarafsızca 3. kişi bakış açışıyla bu olayı anlatması yanlıştı, | TED | لايكفي أن يكون لنا مجرد مؤرخ أو وصي يقوم فقط برواية القصة من وجهة نظر شخصٍ لاعلاقة له بها، عندما يكون لك شهود على التاريخ الذين سيقومون برسم طريقهم من خلال المتحف في حد ذاته. |
Adalet Sarayı dışındaki caddede bulunan müze. | Open Subtitles | إنه المتحف في الشارع خارج مجلس العدل |
müze vardı ya Santa Fe'deki, bahsetmiştin? | Open Subtitles | هل تذكرين المتحف في " سانتا في" الذي حدثتيني عنه؟ |
Bahsettiğin şu Santa Fe'deki müze var ya? | Open Subtitles | هل تذكرين المتحف في " سانتا في" الذي حدثتيني عنه؟ |
müze görevlilerini fazla sıkıntıya sokmak istemem! | Open Subtitles | لا أريد أن أضع أمناء المتحف في مشكلة |