| Sen de yanlış bir şekilde zan altında bırakılmış biri olarak bu proje de imajını iyileştirmeye başlamak için mükemmel bir yer. | Open Subtitles | وكونك كرجل مُتهم في جريمة قتل هذا المؤتمر هو المكان المثالي بالنسبة لك لبدء إعادة تأهيل صورتك |
| Senin için mükemmel av, değil mi? | Open Subtitles | إنها الصيد المثالي بالنسبة لك أليس كذلك؟ |
| Aslında senin için mükemmel birisini buldum sanırım. | Open Subtitles | في الواقع، أعتقد أنني وجدت شخص المثالي بالنسبة لك. |
| O zaman senin için harika bir saklanma yerim var. | Open Subtitles | حسنا، إذن، لقد حصلت على مكان المثالي بالنسبة لك لإخفاء. |
| Senin için harika insanı buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت الشخص المثالي بالنسبة لك. |
| O, onlar için harika biriydi. | Open Subtitles | وكان الرجل المثالي بالنسبة لهم. |
| Benim için mükemmel. | Open Subtitles | هذا هو الشيء المثالي بالنسبة لي. |
| Senin meselen için mükemmel birini tanıyorum. | Open Subtitles | لقد حصلت على الشخص المثالي بالنسبة لك. |
| Senin için mükemmel biri. | Open Subtitles | و، ق المثالي بالنسبة لك. |
| Evet, bu onun için mükemmel bir iş. | Open Subtitles | ... اجل , انه العمل المثالي بالنسبة له |