"المحادثات" - Traduction Arabe en Turc

    • konuşmalar
        
    • konuşmaları
        
    • sohbet
        
    • konuşma
        
    • konuşmaların
        
    • sohbetler
        
    • sohbetleri
        
    • görüşme
        
    • muhabbet
        
    • konuşmayı
        
    • sohbete
        
    • konuşur
        
    • konuşmada
        
    • konuşmalardan
        
    • konuşmalarının
        
    ve bu konuşmalar yalnızca dört kelime ile özetlenebilir, çünkü aslında bize gösterdiği şey bu: "bizim sezgimiz çok kötü". TED وتلك المحادثات يمكن أن تلخص أساسا في أربع كلمات، لأن ذلك أساسا هو كل ما يعرضه علينا، بداهتنا سيئة للغاية.
    Bu nedenle başka bir yöntem aklıma geldi; konuşmalar belirli temalar etrafında dönüyor. TED وهكذا فكرت في طريقة مختلفة بالتفكير في أنه، حسنا، المحادثات تتمحور حول شعارات محددة.
    Neden bu tür konuşmaları yaparken elimde sivri aletler olmak zorunda? Open Subtitles لم علي دائماً ان احظى بهذه المحادثات بأدوات حاده في يدي؟
    Ve birbirimizle sohbet ederken aslında birbirimizle nasıl sohbet edebileceğimizi öğreniyoruz. TED ونستخدم المحادثات مع بعضنا البعض لتعلم كيف نجري محادثات مع أنفسنا.
    Ayrı kaldığımız zamanlarda sizinle bir çok sürükleyici konuşma yaptım. Open Subtitles كان لدى العديد من المحادثات الحماسية معكِ بينما كنا مفترقان
    Bu kibar konuşmaların birinde Bay Lanagin'a hiç Xander Feng'den bahsettiniz mi? Open Subtitles خلال واحدة من تلك المحادثات الأدبية، أتذكر ذِكر السيد لاناجين لزاندر فانج؟
    Daha rahat ve dostça sohbetler için biçilmiş kaftandır bence. Open Subtitles إنني أجد أنه يجعل المحادثات أكثر وداً و إرتياحاً ..
    diye de eklemişti. Eşim ve ben zorlu konuşmalar için oturduğumuz yerleri değiştirdik çünkü ben daha yüksekte 'güç bende' pozisyonunda oturuyordum. TED في الحقيقة قمنا أنا وزوجتي بتغيير مكان إجراء المحادثات الصعبة لأني كنت جالساً أعلاه في موقف السلطة.
    Biz de ağ izdüşümünü alıyoruz ve buna bir fizik motoru uyguluyoruz. Bu şekilde benzer konuşmalar eşleşirken farklı olanları da ayrılıyor. Aldığımız netice ise oldukça güzel. TED لذا يمكن أن نتخذها في بناء شبكة التوقع وتطبيق محرك فيزياء لهذا، و المحادثات المماثلة ممزوجه معا والمختلفة تبتعد عن بعضها البعض، وبقينا مع شيء جميل جداً.
    Mesela, en çok tutulan konuşmalar hangileridir diyebiliriz. TED ونحن قد نقول فقط، حسنا، ما هي اكثر المحادثات شعبية هناك؟
    İşverenlerin çalışanları ile bu konuşmaları yapmaları zorunlu olmalı. TED يجب أن يكون إلزامياً على المدراء عمل هذه المحادثات مع موظفيهم.
    konuşmaları yazıya döküp ayrıntılı şekilde incelerim ve bu modele ne kadar uyduğuna bakabilirim. TED أنا أفرغ المحادثات صوتيًٍا في الواقع، وسأوضح كيف يتبعون تلك الطريقة.
    Sosyolojinin bu konuyla ilgilenen ayrı bir alanı var, sohbet analizi deniyor ve değişik türde konuşmalara ilişkin şablonlar çıkarmaya çalışıyorlar. TED وهناك فرع كامل من علم الاجتماع، يسمى تحليل المحادثات، يحاول أن يضع مخططات لأنواع مختلفة من المحادثات.
    sohbet, demokrasi konseptindeki en zorlu şey ve ayrıca da en önemlisi. TED إجراء المحادثات هو أصعب الأمور في المجتمع الديمقراطي وأيضًا أكثرها أهمية.
    Vaay. Bütün konuşma durdu. Herkes bana yöneldi. TED كل المحادثات توقفت ، كل العيون اتجهت نحوي.
    Daha sonra, sizin de bildiğiniz gibi, dünyanın her tarafında yapılan, özellikle TEDx konuşmaları başta olmak üzere binlerce konuşma var diye düşündük. TED ومن ثم فكرنا أن هناك آلاف المحادثات الأخرى حول الموضوع، لا سيما محادثات تيدكس، التي ظهرت في جميع أنحاء العالم.
    Dünkü konuşmaların çoğu hayat standartlarını yükseltme ve sefaleti azaltmadan bahsetti. Ve küresel olarak hayat standardını yükseltmekten. TED تناولت بعض المحادثات بالأمس موضوع تحسين مستوى المعيشة وتقليل الفقر مما يعني بالضرورة زيادة معدل الأعمار حول العالم.
    Yani botlar arasındaki sohbetler dilbilgisel ve sözcüksel anlamda mantıklı olabilse de hâlâ soğuk ve robot gibi bir his uyandırabilir. TED لذا على الرغم من أن المحادثات بين الآلة والأخرى قد يكون لها معنى، نحوياً وعاميّاً، مازالت تبدو فاترة وآليّة.
    Arabadayken yaptığımız tüm o güzel sohbetleri kaçırayım mı yani? Hiç sanmıyorum. Open Subtitles ماذا، وأفوت كلّ هذه المحادثات الممتعة التي نجريها في السيارة؟
    Dinlemiyorlar. Çok fazla görüşme var. Open Subtitles أنهم لا يستمعون هناك الكثير من المحادثات
    Beni bilgisayar başına kelepçelerken pek muhabbet edemedik. Open Subtitles انها ليست مثل كان لدينا الكثير من القلب إلى القلب المحادثات في حين أنهم قيدوا يدي إلى جهاز كمبيوتر.
    Ve kelimenin tam anlamıyla her konuşmayı kaydediyoruz. Böylece herkes her şeyi görebiliyor. Bu şekilde yapmasaydık, bir fikir meritokrasisi oluşturamazdık. TED ونقوم بتسجيل جميع المحادثات حرفياً والسماح للجميع برؤية كل شيء. لأننا إن لم نفعل ذلك، لن نتمكن من نشر ثقافة الجدارة.
    Sosyal ağa sağlıklı katkıyı teşvik etmek istiyoruz ve inandığımız ölçülerde gerçekten sağlıklı bir şekilde sohbete katılım da biraz önce belirttiğim dört göstergeyle tanımlanıyor. TED لذا نريد أن نحفز المساهمة الصحية إلى الشبكة، وما نعتقد أنه عامل مشترك في المحادثات الصحية كما هو محدد في المؤشرات الأربعة التي أوضحتها سابقًا.
    Para konuşur, saçmalıklar da yürür. Ne demek istediğimi biliyor musun? Open Subtitles أجل حسناً، أموال المحادثات والمشى القذر أتعرفون ما أعنيه؟
    O günden beri birçok konuşmada George Orwell'ın yanıldığını duyduk. TED الكثير من المحادثات منذ ذلك الوقت كانت حول النصوص التي أخطأ فيها جورج أوريل.
    Bu konuşmalardan her biri ortalama yaklaşık 2.300 kelime uzunluğunda. TED كل واحدة من تلك المحادثات لديها متوسط طول حوالي 2,300 كلمة.
    Kalan paralarıyla küçük bir grubu barış konuşmalarının olduğu yere götürdüler ve binanın çevresini sardılar. TED بما تبقى من مواردهم, أخذن مجموعة من السيدات إلى ساحة المحادثات و أحاطوا المبنى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus