"المحور" - Traduction Arabe en Turc

    • eksen
        
    • Daire
        
    • ekseni
        
    • Merkez
        
    • Merkezi
        
    • kilit
        
    • dingil
        
    • eksende
        
    • Koşul
        
    • kurucu
        
    • Önerme
        
    • eksenin
        
    • eksenli
        
    • dingilin
        
    • merkezde
        
    Şu eksen üzerinde de, hayat (beklentisi) kalitesi, ve insanların sağlığı. TED و علي ذاك المحور ، العمر المتوقع ، و صحة الفرد.
    Merkezi bir eksen etrafında yapılan sulamanın neticesinde dairesel tarlalar oluşmuş. Open Subtitles الحقول الدئرية الشكل هذه ترتوي من الأنابيب اللتي تغذيها عند المحور
    Sorumsuz bir albay Daire'ye ziyaret tehdidi etti. Open Subtitles هناك عقيد يتسم بالعنف هدد بزيارة المحور.
    Dikey yönde olabilir ama x ve y ekseni yürek burkuyor. Open Subtitles ربما في المحور العيني لكن المحورين السيني و الصادي وضعهما حزين
    Onlar da Merkez bölgeye girdi. Open Subtitles هكذا استطاعو الدخول الى المحور الرئيسي دون أن يحس عليهم أحد
    Dönüşler ağırlık Merkezi sabit kaldığında en etkilidir ve yetenekli bir dansçı bu süreçte dönme aksını dik tutabilir. TED تكون اللفات أكثر فاعلية إذا بقي مركز جاذبيتها ثابت والراقصة الماهرة ستكون قادرة على المحافظة على المحور الأفقي للفاتها
    merkezde sıvısı, ve onu çevreleyen duvarı vardı, ve destekleyici lifler iskeletin boyuna olan eksen üzerinde çaprazlanmış helezonlar şeklinde düzenlenmişti. TED له سائل مركزي وحوله جدار محيط, والالياف المعززة في الجدار منتظمة في شكل لولبي متقاطع حول المحور الطولي للهيكل.
    Dikey eksen günün değerleriyle binlerce dolar ifade ediyor TED المحور العمودي يمثل الآن آلاف الدولارات بسعر اليوم.
    Yatay eksen nanogram cinsinden dozu gösteriyor. TED على المحور الأفقي نشاهد الجرعة بوحده النانوغرام.
    "Daire" ye gitmek üzere bir ulaşım jeti alıyorum orada uydu üzerinden saha takımlarını yönetebilirim. Open Subtitles كلّا . سآخذ طائرة نفاثة لأعود إلى "المحور" حتى يكون بإمكاني مراقبة الفرق الميدانية بواسطة القمر الصناعي.
    Daire'de kalmamı istiyorlarsa mesele bitmiştir. Open Subtitles إذا أرادوني أن أبقى هنا بـ"المحور"، فسأبقى.
    Ve acaba Daire'nin laboratuvarı bizimkinden çok daha kapsamlı olduğundan olabilir mi? Open Subtitles أيُمكن أن يكون هذا مُتعلّقاً بأن "المحور" لديهم معامل شاملة أكثر من معملنا؟
    Y ekseni boyunca, 0'dan 10'a bir ölçeği var, Ve X ekseninde de tabi ki beş duyu ölçeği var. TED على المحور ص, هناك قياس من صفر الى عشرة, وعلى المحور س, لدينا بالطبع, الحواس الخمسة.
    Y ekseni bize gezegensel sınırlar dâhilinde kalma yeteneğimizi gösteriyor. TED يعرض المحور العمودي مقدرتنا في البقاء ضمن الحدود البيئية
    Merkez var olan bütün diriliş gemilerinin fonksiyonlarını idare eder. Open Subtitles هذا المحور يتحكم بالوظائف لكل سفينة إنبعاث بالوجود
    I.Ö.H. sürücüsünü vurduk mu, Merkez gemi bir yere gidemez. Open Subtitles نقوم بإصابة المحرك النفًاث فيكون المحور محصوراً
    kilit kişi olmak kolay olmuyor, değil mi? Open Subtitles حسناً، انه ليس من السهل أن تكوني المحور الآن، أليس كذلك؟
    Birliklerin olduğu bir yere varana kadar dingil yerine bir fidan yerleştirebiliriz. Open Subtitles ثم، يمكنني أن أقطع الطوق وأستبدل المحور حتى نصل ،إلى نقطة المركز.
    Ve bu eksende kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYİH) var. TED هذا هو إجمالي الإنتاج المحلي للفرد على هذا المحور.
    Koşul dört: uygulama Open Subtitles المحور الرابع : تنفيذ المهمة
    Her zaman tetiktedir oyun kurucu top sürebilsin diye tehlikeleri algılar. Open Subtitles دائما في الخنادق، تحمل شرابها بينما لاعب المحور يستطيع إستلام القيادة.
    Önerme: Open Subtitles المحور:
    Bu, Hindistan. Baloncuğun büyüklüğü nüfusu temsil ediyor ve bu eksenin üzerine doğurganlık oranını koyuyorum. TED وهذه هي الهند حجم الفقاعة يمثل عدد السكان، وعلى هذا المحور أضع معدل الخصوبة
    Ortak eksenli güç şaftı, ızgara kaynak etkenini çalıştırıyor. Ben gidiyorum, köpek surat. Open Subtitles العمود متحد المحور يغذى نفسه من مصادر القطاب الكهربائية
    dingilin muhtemelen uzun süredir yamuk. Open Subtitles وأرى مسمار المحور كان معوجّاً لكدة من الوقت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus