"المرأة على" - Traduction Arabe en Turc

• kadın
• kadınların
• kadına
• kadını
• kadının

Ve ikimiz için de bu diyalog, kadın Yürüyüşü konusunda hemfikir olmasak da birbirimizin bakış açısını anlamamızı sağladı.
وفي رأينا، سمح لنا هذا الحوار أن نفهم وجهة نظر بعضنا البعض بخصوص مسيرة المرأة على الرغم من اختلافنا.

Kadınları yaradılış gereği daha değersiz gören ve erkeğin kadın bedeni üzerinde zımni ve sembolik hakkı var gibi inanışlar.
تلك التي ترى المرأة على أنها أقل شأنًا، وأن الرجال لديهم حق رمزي وغير معلن للمطالبة بأجسادهن.

Eğer o kadın yaşıyor olsaydı bu yüzüğü takıyor oludu değil mi? - Hm.
إذا كانت هذة المرأة على قيد الحياة لكانت ترتدى هذة الخاتم , أليس كذلك ؟

Bu sadece kadınların daha çok, daha iyi cinsellik yaşamasıyla alakalı değil.
وهذا بالنهاية لا يتعلّق بحصول المرأة على المزيد من الجنس بالكم أو النوع.

Telefonu kadına ver yoksa sen daha lobiye inmeden bütün mahalleyi havaya uçururum.
ضع المرأة على الهاتف، وإلا سأُفجر المبنى بأكمله قبل أنّ تَقدر على الفِرار.

King, ikiniz de yaşadığı sürece bu kadını eşin olarak kabul ediyor musun?
أيها الملك هل تقبل تلك هذه المرأة على أن تكون زوجة لك طول العمر

kadının ailesi bir cinayete gittiği konusunda bastırmış ama intihar kararı verilmiş.
أصرّت عائلة المرأة على أنّها كانت ضحيّة جريمة مدبّرة ولكنّه اعتبر انتحاراً

Bu ülkeye nasıl bir zavallı düşünce hakim olmuş böyle bir kadın sınırları içinde kalacak ama bir erkek aç gözlü bir domuz gibi ortalıkta mı dolaşacak?
حتى يجبر المرأة على البقاء فى حدودها بينما يعطى الرجل الحق أن ينطلق مثل الكلاب المتوحشة؟ النظام.

Belki de o kadın haklıydı belki de öbür tarafa aitsin.
ربما تلك المرأة على حق ربما أنت تنتمي للضوء

Peter, bir kadın tüpünü kapattırdığında onun daha hızlı ve güvenilir olması hariç, erkekten farksız olur.
بيتر .. إنها مايعادلها للذكور مثل حصول المرأة على تضييق الفرج

Sonra bir bitkinlik ya da benzer bir şeyden dolayı kadın yere düşer.
وبسبب الإرهاق أو لسبب آخر تسقط المرأة على الأرض

Telefondaki şu kadın... Onu hiç gördün mü?
إذا، تلك المرأة على الهاتف هل رأيتها من قبل شخصيا؟

kadın bulunduğunda bilinci yerindeydi, tüm kurtarma çabalarına rağmen
لقد كانت المرأة على قيد الحياة عندما وجدها ولقد حاول رجال الاسعاف انقاذها

Bugün plajdaki kadın var ya. Onun karısıydı.
خمِني، تلك المرأة على الشاطئ في الصباح، تلك زوجته

Doğru bile olsa bir kadın çocuğunun başında böyle bir şey istemez.
و حتى لو كان الأمر صحيحاً فهذا ليس شيئاً تقوم به المرأة على رأس طفلها

Bu, kadınların da erkekler kadar orgazm olduğundan emin olmakla alakalı değil.
ولا يتعلّق أيضاً بحصول المرأة على عدد نشوات جنسيّة كالرجل.

Yaptıkları veya yapmadıkları şeye kadınların sebep olduğunu söyleyip onları suçlarlar.
وهم يبدأون في لوم المرأة على ما قد يفعلوه وما قد لا يفعلوه

-Birisini seç. - Kanepedeki kadına bak. Oldukça havalı.
أذكري لي شخص واحد أنظر إلى تلك المرأة على الأريكة, تبدو لطيفة جداً

Bu kadına hiç doğru şekilde davranmadım.
لم أتصرف بالشكل الصحيح مع هذه المرأة على الإطلاق.

Lakin yönetim kurulu bir kadını ciddiye almaz.
لكنّ المجلس لا يأخذ المرأة على محمل الجدّ.

Bu da kadını öldürmemesini açıklıyor.
إذا فسري قراره بترك تلك المرأة على قيد الحياة.

Bu kadının kime ne zararı var? Bu onun hayatı.
وما الضرر الذي فعلته تلك المرأة على أي حال؟

Arabanın üstüne düşen kadının resmini haberlerde gördüm.
لقد رأيت .. الصور على التلفاز صور المرأة على السيارة