Bu kadınlar çılgın. Ve Eve de öyle. | Open Subtitles | هاتان المرأتان مجنونتان و إيف كأنها ليس لديها ما يكفيها بالفعل |
Ama özde ikimizin de iyi birer insan ve erkek egemen cangılda ayakta kalmaya çalışan akıllı kadınlar olduğumuzu biliyorum. | Open Subtitles | لكن في الصميم أعتقد أننا أشخاص جيدون كلتا المرأتان اللواتي يحاولن النجاة |
Bu kadınlar senin çıIdırtacaklar. - Buhran geçireceksin. | Open Subtitles | هاتان المرأتان سيقودانك للجنون، ستصاب بإنهيار |
Memurlar, bu iki kadını tutuklamanızı istiyorum. | Open Subtitles | ايها الظابط أريدك أن تعتقل هاتان المرأتان |
Kurtardığı o iki kadını da istiyorum. Onlar benim. Onları canlı istiyorum. | Open Subtitles | وأريد المرأتان اللتان أنقذهن إنهم لي، أريدهن أحياء. |
İki kadının da elmacık kemiği var, evet. | Open Subtitles | كلا المرأتان لديهما عظم وجنتين بارز، أجل |
Evaristo Chavez ve Fabiano, Brezilyalılar. Bir de, şu iki kadın. | Open Subtitles | إيفاريستو تشافيز وفابيانو البرازيلي وتلك المرأتان |
Bu kadınlar muhtemelen tanıdığı birini simgeliyor. | Open Subtitles | هاتان المرأتان تمثلان على الأرجح امرأة يعرفها |
Bu kadınlar kendilerine güveniyor, başarılı ve güçlüler. Ve karşı koydular. | Open Subtitles | ،هاتان المرأتان كانتا واثقتين من نفسيهما ناجحتين وقويتين، وقد قاومتاه |
Bu kadınlar daha yeni bir adamı ailesinin önünde öldürdüler. | Open Subtitles | هاتان المرأتان قتلتا مؤخرًا رجل أمام زوجته. |
Bu kadınlar içme sularına radyoaktif izotop sızdığı için ölmedi. | Open Subtitles | هاتان المرأتان لم تموتا بسبب تسرب عنصر مشع إلى مياه شربهما. |
Bu kadınlar, kurbanları konusunda bu noktaya kadar çok kesindiler, neden rastgele birini vurdular? | Open Subtitles | هاتان المرأتان كانتا محددتان جدا بخصوص ضحاياهما حتى هذه المرحلة لماذا اطلقتا النار على رجل عشوائي؟ |
Kaçmaya çalıştım fakat diğer kadınlar beni tuttu, ...pantolonumu indirdiler ve beni kürke doğru savurdular. | Open Subtitles | حاولت الهرب لكن المرأتان الاخريتان قاموا بإمساكي انزلت بنطالي وقامت هي برمي على الفراء |
Bu kadınlar zanlı ile bir şekilde münasebetleri olmuş ve zanlı da bunun hakkında konuşmayacaklarından emin olmuş olabilir. | Open Subtitles | قد تكون هاتان المرأتان تعرفا شيئا عن الجاني و أراد أن يتأكد انهما لن تعيشا ليتحدثا عن الأمر |
Ya da belki uyanıp da bu iki kadını asla bana bakarken göreceğimi düşünmediğim için ödüm kopuyordur. | Open Subtitles | أو ربما أنني فقط أفزع لأنني لم أعتقد أبداً أنني قد أستيقظ لأجد هاتان المرأتان تحدقان بي |
Ya da belki uyanıp da bu iki kadını asla bana bakarken göreceğimi düşünmediğim için ödüm kopuyordur. | Open Subtitles | أو ربما أنني فقط أفزع لأنني لم أعتقد أبداً أنني قد أستيقظ لأجد هاتان المرأتان تحدقان بي |
Bu iki kadını kesintilerden önce öldürdü. | Open Subtitles | قتل هاتان المرأتان قبل موجات التعتيم |
Bu iki kadının beyindeki gri maddeyi paylaştığını görebilirsiniz. | Open Subtitles | كما ترون، المرأتان تتشاركان المادة الدماغية. |
Bu iki kadının beyindeki gri maddeyi paylaştığını görebilirsiniz. | Open Subtitles | كما ترون، المرأتان تتشاركان المادة الدماغية. |
Eğer dünyanın yarısını sömürgeleştirmişlerse kesinlikle iki kadının varislerini mahvettiğini öğrenirler. | Open Subtitles | اذا كان بأستطاعتهم اعمار نصف الارض فهم بالتأكيد يستطيعون ايجاد المرأتان اللتان دمرتا وريثهم |
O günden sonra, ne zaman güneyi düşünsem aklıma hep bu iki kadın geldi. | Open Subtitles | ،منذ ذلك اليوم فصاعدا كلما فكرت بالجنوب تتبادر هاتان المرأتان إلى ذهني |
Ölen iki kadın... hiç ortak yanları var mıydı? | Open Subtitles | المرأتان اللتان توفيتا هل كان لديهما أي شئ مشترك؟ |