Sanırım teftişten değil de, daha çok Teftiş edenlerden korkuyorlar. | Open Subtitles | القلق المشوب بالذنب ليس حول المراجعة ولكنه أكثر حول المراجع |
Onu götürürseniz Teftiş komitesinde görüşürüz. | Open Subtitles | إذا كنت تأخذ له أنا أراكم في لجنة المراجعة. |
Açıldıklarında her ikisi de kanunen gerekli olan resmi inceleme sürecine tabi tutulmadılar. | TED | لم يخضع أي واحد منها لعملية المراجعة الرسمية المفروضة حسب القانون عندما يتم إنشائها. |
gözden geçirmek için gösterilen çabaya değer çünkü hayat kalitemiz için kendimize anlattığımız hikâyelerden daha önemli bir şey yok. | TED | وهذا يستحق عناء المراجعة لأنه لا شيء أهم في نوعية حياتنا من القصص التي نحكيها لأنفسنا عن أنفسنا. |
Çalınan denetim belgelerine bir göz atsam sorun olur mu? | Open Subtitles | هل تمانع في أن نلقي نظرة على وثائق المراجعة التي سرقت؟ |
Eşimizi değerlendirme günü ve dersin sonunda amacımız sizlerin denemelerinizde kanıtlayabileceğiniz önermelerinizin olup olmadığına karar verebilmeniz. | TED | المراجعة الثنائية، وهدفنا في نهاية الدرس هو أن تكونوا قادرين على معرفة ما إذا كنتم تتحسنون أو لا في واجباتكم المدرسية. |
Bu sabah Revizyon kâğıtlarınıza göz atıp sınav hazırlığı yapacağız. | Open Subtitles | هذا الصباح، سنراجع أوراق المراجعة وسنتحدث عن الإعداد للامتحان. |
Eleştiri kötü olursa, açılış gecesi kapanış gecesine dönüşür. | Open Subtitles | لو المراجعة كانت سيئة , حينها .ستكون ليلةُ الإفتتاح ليلة الإغلاق |
Savcılığınızın Ağır Suçlar Teftiş Masasını ziyaret etmişti. | Open Subtitles | أتى إلى قسم المراجعة الجنائية فى مكتبك ؟ |
Öğlen yemeğinde eve gelecektim ama yaklaşan Teftiş nedeniyle ofisteki herşey karmaşık. | Open Subtitles | كنت سأتى المنزل للغداء... ولكن هناك جنون في المكتب... مع مجيء المراجعة |
Herneyse, bu Teftiş olayından dolayı oldukça stresliyim. | Open Subtitles | على أية حال أنا مجرد مرهقة جداً حول هذه المراجعة |
Tamam dinle. 2009'da Ulusal Standartlaşmış Teftiş 20 özel ve devlet okulunun hile yapmasına göz yummakla suçlamış. | Open Subtitles | حسناً، اسمع.. في 2009 لجنة المراجعة القياسية الدولية |
Teftiş kurulun kaçta? Saat 3'te. | Open Subtitles | وقت ما هو مجلس المراجعة الخاصة بك؟ |
Teftiş kurulu senin muhteşem eleştirin sayesinde son kararını vermiş. | Open Subtitles | مجلس المراجعة منحني التوصية النهائية، |
Hakemli literatürde okuyabildiğim her şeyi okuyarak ve kendi araştırmamı yaparak bir inceleme yaptım. | TED | لقد تحققت عن طريق قراءة كل ما أمكنني قراءته من الأوراق البحثية المراجعة جيدًا، وبإجراء البحث الخاص بي. |
İnceleme Kurulu bu konuyu 2 hafta sonra konuşacak... | Open Subtitles | مجلس المراجعة سيحقق في القضية بعد أسبوعين |
Silahımla her ateş ettiğimde inceleme kuruluna sunmak için bir rapor yazmak zorunda olduğumu biliyor musun? | Open Subtitles | انت تعرفين بالتأكيد بأن عليَ أن أكتب تقريراً لمجلس المراجعة في كل مرة أفرغ فيها |
Davanı bugün gözden geçirdik ve inceleme komitesi için büyük bir hayal kırıklığı olduğunu söylemeliyim. | Open Subtitles | .. لقد نظرنا بقضيتك اليوم ويجب أن أقر بأنه كانت توجد خيبة أمل للجنة المراجعة |
Jim, içinde Diane olabilir Benim için gözden? | Open Subtitles | جيم، هل يمكنك لكم ديان في المراجعة من أجلي؟ |
Bir nevi sivil denetim diyebilirsiniz. | Open Subtitles | - نوع من المراجعة المدنية ، اذا صح التعبير - |
Bütün hafta değerlendirme konferansında olacağım. | Open Subtitles | سأكون مقيدا بهذه المراجعة للمؤتمر طول الأسبوع. |
- Revizyon. | Open Subtitles | المراجعة. |
Okuduğum Eleştiri özellikle sana karşı çok anlayışlıydı. | Open Subtitles | استطاعت المراجعة التي قرأتها التبصّر في داخلك، وفهمك تماما |
editörlük mekanikken, metin düzeltme yorumsaldır. | TED | فبينما تكون المراجعة اللغوية آلية، فإن تصحيح التجارب المطبعية يتطلب مناقشة. |