Atın kibar olacağından emin misin? Anlatmak istediğim, o ilk kez ata binecek. | Open Subtitles | هل أنت متأكد أنه دمث أنا أعنى أنها المره الأولى لها على حصان |
Helen ilk kez buraya geldiğinde ona şarap vermiştim ve dokunmamıştı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | تتذكر المره الأولى عندما هيلين أتت الى هنا وأعطيتها واين ولكنها لم تشربه؟ |
Bunu birisinin ağzından ilk kez duyuyorum ayrıca bu açık sözlü olduğum nadir anlardan birisidir. | Open Subtitles | هذة هى المره الأولى يقول أحد هذا الكلام عنى وانها واحدة من المرات القليلة حين أكون |
Hayatımda ilk defa bana, biri bana hakaret etmeey cüret etti. | Open Subtitles | ربما هى المره الأولى فى حياتى يجرؤ فيها رجل على إهانتى و لن تكون الأخيره |
Ve gerçekten söylemek istediğim ilk sefer beni baleye götürdüğü akşamdı. | Open Subtitles | المره الأولى التي شعرت اني اريد قولها هي الليله التي أخذني إلى الباليه |
Evet, ilki, bir albümdeki resimler gibiydi. | Open Subtitles | حسناً , هذه المره الأولى التي اشعر بها انني صوره في كتاب |
Biliyor musun, bu konuda ilk kez şakalaşabiliyorum. | Open Subtitles | انها المره الأولى التي أضحك فيها على هذا |
Hayatımda ilk kez bir kadınla birlikte oluşumdu o. | Open Subtitles | إنها المره الأولى التى أكون فيها مع إمرأه |
İlk kez bir topun namlusundan fırlatıldığım günü hatırladım. | Open Subtitles | أننى أتذكر المره الأولى التى قذفتك فيها بمدفع |
İlk kez bir topun namlusundan fırlatıldığım günü hatırladım. | Open Subtitles | أننى أتذكر المره الأولى التى قذفتك فيها بمدفع |
Hayır. Sadece Danny'ye yaptıkları için ilk kez pişman olduğunu söylediğini duydum. | Open Subtitles | نعم,ولكنها المره الأولى الذى أراه فيها يبدى أسفه عن شيئ فعله |
Ama anlıyorum ki, çenen başını ilk kez derde sokmuyor, değil mi? | Open Subtitles | ولكنى لا أرى أن هذه هى المره الأولى التى يتسبب فيها لسانك بالمشاكل, أليس كذلك؟ |
İlk defa bir iş arkadaşınızı kaybetmiyorsunuz. | Open Subtitles | و هذه ليست المره الأولى التى تخسرين فيها رفيق قريب |
Yani bunları ilk defa birisine anlatıyorum. | Open Subtitles | أعنى ,إنه المره الأولى التى أقول فيها هذا لأي شخص بأي من هذا |
Sence bunu ilk defa mı yapıyorum? | Open Subtitles | هل تبدو لكِ هذه المره الأولى بالنسبه لي ؟ |
İlk sefer tesadüftü. İkinci sefer, buna kader derim. | Open Subtitles | المره الأولى مصادفة المره الثانيه يجب علي ان أقوم هذا القدر |
Herifin tekiyle bardaymış ve bu ilk sefer de değil. | Open Subtitles | لقد كانت فى حانه ما مع شخصاً ما ليست المره الأولى |
Evet, ilki, bir albümdeki resimler gibiydi. | Open Subtitles | حسناً , هذه المره الأولى التي اشعر بها انني صوره في كتاب |
Yani bunun sizin için bir ilk olduğunu mu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | و بالتالى فأنت تخبرينى أن هذه كانت المره الأولى ؟ |
Yuvarlaktır. | Open Subtitles | إهدأ يا سيدى إنها المره الأولى |
Dürüst olmak gerekirse, ilk seferde gerçek olduğundan emin değildim. | Open Subtitles | بصراحه كنت لست متأكد عندما حدث فى المره الأولى |
Hocanın bu kadar sert biri olduğunu bilseydim eğer, ilk seferinde bitirmek için daha sıkı çalışırdım. | Open Subtitles | لـم أعرف أن الموجـه قوي وشديد لحاولـت أن أنهي مبكراً في المره الأولى |