Ve bu sayede, ihtiyacı olan yardımı alan pek çok insan gördüm. | Open Subtitles | وعلى طول الطريق، رأيت الكثير من الناس يحصلون على المساعدة التي يحتاجونها |
Ben ihtiyacın olan yardımı aldığından emin olmak istiyorum sadece. | Open Subtitles | أنا فقط أريد التأكد أنّكِ ستحصلين على المساعدة التي تحتاجينها. |
Meraklanmayın, doktor. İhtiyacınız olan yardımı görmenizi sağlayacağız. | Open Subtitles | لا تقلقي ، سنأتيك بكل المساعدة التي تحتاجينها |
Yakalanması dediğin kadar zorsa mümkün olan her yardıma ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | فإن كان مراوغاً كما قلتِ، فأنّي بحاجة لكافة المساعدة التي تصلني |
Yani son zamanlarında ihtiyacı olan yardım, çok fazla değildi. | Open Subtitles | لذا، المساعدة التي حصل عليها بأيامه الاخيرة لم تكن كثيرة |
Şimdi, bu ne tür bir yardım sözü bakalım? | Open Subtitles | الآن، ما هي المساعدة التي وعدت بها الآن؟ |
Bu şekilde ihtiyacın olan yardımı alabilirsin. | Open Subtitles | بتلك الطريقة ستحصل على المساعدة التي بحاجتها |
Ben sadece ihtiyacın olan yardımı aldığın için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة انك تتلقى المساعدة التي تحتاجها |
Bu zamanı sevdiklerimle ve ihtiyacım olan yardımı arayarak geçireceğim. | Open Subtitles | سأستغل هذا الوقت لأكون مع من أحب وأستجلب المساعدة التي أحتاجها |
Amy, daha iyi olduğunu gördüğümüze, ... ihtiyacın olan yardımı aldığına sevindik. | Open Subtitles | تسعدنا رؤيتكِ تتحسنين ولديكِ المساعدة التي تحتاجين |
Ona ihtiyacı olan yardımı sağlamaktansa, onu esir tuttuk. | Open Subtitles | لكن عوضاً عن تقديم المساعدة التي يحتاجها، قمنا بإحتجازه كسجين. |
O silahı şimdi indirirsen eğer ihtiyacın olan yardımı almanı sağlayacağız. | Open Subtitles | أبعد ذلك المسدّس حالاً، وسنحضر لك المساعدة التي تحتاجها. |
İhtiyacın olan yardımı almanı sağlayabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا الحصول لكِ على المساعدة التي تحتاجينها |
Peki, çocuklar. İhtiyacınız olan yardımı size yapacağım. | Open Subtitles | حسناً يا رفاق سأجلب لكم المساعدة التي تحتاجونها |
Pekala, ihtiyacınız olan yardımı getireceğim. | Open Subtitles | حسنا , سأحصل على كل المساعدة التي تحتاجونها |
İhtiyacı olan yardımı almış. | Open Subtitles | يبدو أنه حصل على كل المساعدة التي هو في حاجة إليها. |
İhtiyacın olan yardımı almanı sağlarım. Tanıdığım çok iyi danışmanlar var. | Open Subtitles | وسأوفر لك المساعدة التي تلزمك أعرف بعض المستشارين المهرة |
Çünkü müşterim şu anda bir kaya parçası ile bir kova pisliğin arasında sıkıştı ve yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | لآن موكّلي يقف في أعلى التلة على شفا حفرة وهو يريد كل المساعدة التي من الممكن له الحصول عليها |
Kendi başımıza pek bir iş başaramıyoruz. Alabileceğimiz her yardıma ihtiyacımız var. | TED | نحن لا نقوم بعمل جيد بمفردنا، يمكننا بالتاكيد استخدام المساعدة التي يمكن أن نحصل عليها. |
Söylemekten çekinme Max. Alabileceğimiz tüm yardıma ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لاتردد علينا، ماكس نحتاج إلى كل المساعدة التي يمكن أن نحصل عليها |
Sonunda ihtiyacımız olan yardım geldi "Arabulucunun DVD'si. | Open Subtitles | أخيراً، المساعدة التي نحتاجُها شريط دي في دي مفاوض |
Sana ne tür bir yardım edebilir ki? | Open Subtitles | وما المساعدة التي يمكنه تقديمها؟ |
- İhtiyacı olan tek yardım bu. - Seni adi! Hayır! | Open Subtitles | هذه هي كل المساعدة التي يحتاجها لا, تبا لك |