gözenekleri temizler, ölü hücreleri yeniler, ve ten rengini canlandırır. | Open Subtitles | تعقيم المسامات وخلايا الجلد الميتة. وتعقيم المناطق العميقة من الجلد. |
Böyle seviyorum. gözenekleri açıyor, iyi hissettiriyor. | Open Subtitles | أنا أحب هذا , هذا يفتح المسامات , يجعلني أشعر بشعور جيد |
O asalakları buharla dışarı atıp gözenekleri açacağız. | Open Subtitles | البخار يخرج أولئك المصاصين خارج تلك المسامات |
gözenek ve ter bezlerini tekrar üretmek arzusundayız. Just surface details. | Open Subtitles | نريد فقط أن نعيد إنتاج المسامات و الغدد العرقية الخاصة بك |
"mucize" sutyen, gebelik testi, saç güçlendirici... gözenek temizleme bandı, Aspirin, külotlu çorap ve kredi kartı var. | Open Subtitles | عُدّة تشميع في البيتِ وصدرية أكثر من رائعه اختبار للحمل ، جهاز للشعر عفوا لاصق يطهر المسامات عقار الادفيل |
- Ve o ufak gözenekler, dumanın içindeki... - ...parçacıklar gibi kimyasalları mı çeker? | Open Subtitles | وتلك المسامات الصغيرة تجذب المواد الكيميائيّة مثل الجُسيمات في الدُخان؟ |
Ancak gözenekler çoğu zaman hücrelerin kendilerinden büyüktür ve 3 boyutlu olmasına rağmen hücre bunu daha çok hafifçe eğimli bir yüzey olarak görür ve bu da aslında pek doğal değildir. | TED | ولكن حجم المسامات في الحقيقة في كثير من الأحيان يكون أكبر بكثير من حجم الخلايا، وعلى الرغم من البنية ثلاثية الأبعاد للسقالة، إلا أن الخلية قد تراها وكأنها سطح منحنٍ قليلاً، وهذا الأمر هو غير طبيعي قليلاً. |
Deriyi canlandırıyor ve gözenekleri açıyor. | Open Subtitles | يساعد على تفتيح البشره ولا يسد المسامات |
Terlemek gözenekleri açar. | Open Subtitles | لأن العرق يفتح المسامات. |
Atomları arasında milyonlarca ufak gözenek açmak için oksijenle işlem görmüş... - ...karbondur. | Open Subtitles | إنّه كربون تمّت مُعالجته بالأكسجين لفتح ملايين المسامات الصغيرة بين ذرّات الكربون. |
gözenekler çok kurudur. | Open Subtitles | المسامات تكون جافة جداً |
Bu gözenekler en iyisini hak ediyor. | Open Subtitles | تجعل هذه المسامات أفضل بكثير |