Jack hariç herkes. Onun bir Şüpheli olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | ـ الجميع ماعدا جاك ـ هل تعتقد أنه المشتبة به؟ |
Şüpheli parayı çalacağı zamanı tam olarak biliyordu. Ödeme esnasında. | Open Subtitles | المشتبة بة عرف بالضبط الوقت المناسب للقيام بالامر وقت الدفع |
Metro, burası Tünel Kontrol. Evet, Şüpheli 6.tünelin güneyine yönelmiş. | Open Subtitles | مترو,هنا أدارة النفق المشتبة به يجرى جنوباً بالنفق سته. |
- Şüpheliyi tanıyabilir mi? | Open Subtitles | يمكن ان يحدد المشتبة بة هل يستطيع فعل هذا ؟ |
Ama Polis, hala şüphelinin silahlı olabileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | في الناقلة على كل حال الشرطة لم تبطل فكرة بأن المشتبة به قد يكون مسلحاً |
Haberiniz olsun, içeride iki ya da üç Şüpheli var. | Open Subtitles | إحترس , ربما يوجد إثنان أو ثلاثة من المشتبة فيهم بالداخل |
1:45'te Şerif Bölümü'nden bir otobüs, bir tutukluyu kurtarmak isteyen Kalaşnikoflu iki Şüpheli tarafından saldırıya uğradı. | Open Subtitles | في حوالي 1: 45 مساءً اليوم تعرض اتوبيس نقل السجناء لهجوم مسلح بواسطة إثنان من المشتبة بهم مسلحين بمدافع اية كي 47 |
Bir yıl önce ortadan kaybolan kocası ana Şüpheli konumunda. | Open Subtitles | زوجها والذي اختفى قبل عام هو المشتبة فيه الرئيسي |
Şüpheli, az önce 5 nolu otoyoldan çıktı ve şu anda Burbank'e yöneldi. | Open Subtitles | الان اتجة المشتبة بة الى الطريق الخامس ويتجة صوب بوربانك |
Şüpheli uzun süreli ilişkiler kuramıyor ve muhtemelen de aşırı alkolik biri. | Open Subtitles | المشتبة به لديه مشكلة مع العلاقات طويلة الأمد ومن المحتمل أنه مدمن شديد للكحول |
Şüpheli kontrolünü yitirdi ve silahımı almaya çalıştı. | Open Subtitles | لقد فقد المشتبة به السيطرة وحاول ان يأخذ مسدسي |
Ancak durum engelledi ve Şüpheli de trende bulundu. | Open Subtitles | . لكن هذا تم إيقافها . و عثر على المشتبة به على متنه |
CPS 8-11. Şüpheli yakalandı. Yükleniyor. | Open Subtitles | مركز الشرطة 18 المشتبة به محتجز ، يبدأ الرفع |
Bütün birimler,Şüpheli batı yönünde. | Open Subtitles | لجميع الوحدات, المشتبة به يفّر للقطاع الغربي |
Baş Şüpheli olarak hala onu görüyorum. | Open Subtitles | ولـاـ يزال هو المشتبة به الرئيسي علي مـا أعتقد. |
Şüpheli listemizi pek daraltmıyor. | Open Subtitles | لا يساعدنا ذلك فى تضيق قائمة المشتبة بهم على الاطلاق |
- Şüpheliyi el konulan araç garajında serbest bırakacağım. | Open Subtitles | سأطلق سراح المشتبة بهِ دون حجز هل تعدني؟ |
Eğer şüphelinin ruhsal hastalık geçmişi varsa... | Open Subtitles | إذا كان المشتبة به لديه تاريخ في المرض العقلي ربما يؤثر على دليل برائته |
Dün akşam terör şüphelisi Pamir tarafından rehin alındı. | Open Subtitles | التي قضت عدة دقائق مروعة البارحة رهينة من قبل الأرهابي المشتبة بهِ (عبد الأمير). |
Şüpheliler ağır silahlı ve zırhlı. | Open Subtitles | المشتبة فيهم مسلحون جيداً و يرتدون بذلات واقية من الرصاص |
Ayrıca eski suçlu psikopat ve lezbiyen sevgilin davanın tek umudu kilit şüphelimizi yakmakla tehdit ediyor! | Open Subtitles | و نقطتين إضافيتين عشيقتك المجنونة و المجرمة السابقة تهدد بحرق المشتبة الرئيسي به |