BHÇ'de test edilecek en ünlü teorilerin birkaçı ona ait. | Open Subtitles | له بعض النظريات الأكثر شهرة التي سيتم اختبارها في المصادم |
Ve eğer BHÇ yeni parçacıkları görürse, doğru yoldayız demektir. | Open Subtitles | وإذا استطاع المصادم أن يرى جسيمات جديدة فنحن على الطريق الصحيح |
İnsanlar uzun süredir BHÇ'yi ve bu deneyi bekliyordu, çok uzun bir süredir. | Open Subtitles | لذلك الناس كانوا ينتظرون هذه التجربة المصادم لمدة طويلة جدا |
Çarpıştırıcı arıza yaptıktan sonra geri döndüğümdeyse kesinlikle yanıt vermiyordu. | Open Subtitles | عندما رجعت بعد حادث المصادم هي كانت غير متجاوبة تماما |
Sıvı helyum, Çarpıştırıcı tüneli kuşatan mıknatısları soğutur. | Open Subtitles | الهليوم السائل يبرّد المغناطيس الذي يحيط بنفق المصادم |
Lucas Çarpıştırıcının kızarttığı fitili tutuşturdu şimdi de dünyanın manyetik alanı sayesinde yakıtla doldu. | Open Subtitles | لوكاس أشعل العود ثم إلتهب مع المصادم والآن أصبح مدعوما من حقل الأرض المغناطيسي إذا لم نكسر هذه السلسلة |
Bugün GD'de test edeceğimiz şu süper-çarpıştırıcı da çok cazip geliyor. | Open Subtitles | يبدو مغري جدا نحن نختبر هذا المصادم الجديد في غلوبال اليوم |
Yani, BHÇ aslında deneylerin en temelidir. | Open Subtitles | سيكون قد تم ايجابتها لذلك المصادم هو مبدئيا المكون الأساسي للتجارب |
BHÇ'nin dünyayı yok etmesi mümkün değil. | Open Subtitles | فابيولا جيانوتي ليس من الممكن أن المصادم سيدمر العالم |
BHÇ, 15, 16 senedir, entelektüel yaşamımın merkezi olmuş durumda. | Open Subtitles | هناك نذهب التفكير في المصادم أصبح مركز حياتي الفكرية لمدة 15 أو 16 عاما حتى الآن |
BHÇ'de olanlara bağlı olarak 15 sene, bu süreyi harcayabileceğim muhtemelen en iyi şeyi görmek için geldim ya da bu 15 senede, hiçbir şey gerçekleşmemiş dahi olabilirdi, bir etkisi olmayabilirdi, ve sonra, 15 sene boşa gitmiş olurdu. | Open Subtitles | اعتمادا على ما يحدث مع المصادم كما تعلمون، هذه هي 15 عاما أنا يمكن أن أأتي لأراه كأفضل شيء ممكن |
Bu BHÇ'nin o ya da bu sebep gözetmeksizin bizi içine çektiği çok büyük ölçekte bir sorudur. | Open Subtitles | هذه هي حقا مسألة كبيرة الحجم جدا، جدا حيث المصادم سوف يدفعنا إليها بطريقة أو بأخرى |
BHÇ yarı gücünde çalışıyor olsa bile aslında veriyi herkesin beklediğinden çok daha hızlı elde etti. | Open Subtitles | على الرغم من أن المصادم يعمل بنصف الطاقة فإنه قد حصل على البيانات أسرع بكثير جدا من توقعات أي شخص |
BHÇ eğer Higgs'i 140'ta keşfeder ve sonrasında hiçbir şey olmazsa? | Open Subtitles | ـ ماذا نتعلم إذا كان المصادم اكتشف الهيجز عند 140 ولا شيء آخر؟ |
BHÇ olarak, birkaç sene içinde daha güçlü beyanlarda bulunmayacağız. | Open Subtitles | من المصادم في بضع سنوات لن نكون قادرين على إصدار بيان أقوى |
Sonraki adımda, BHÇ bir süre kapatılacak. | Open Subtitles | الخطوة التالية هي أن المصادم سيتم إيقافه |
Çarpıştırıcı nasıl oluyor da mekanik kız arkadaşını etkiliyor? | Open Subtitles | كيف المصادم قد يؤثّر على صديقتك الميكانيكية؟ |
Çarpıştırıcı kazası düşündüğümüzden çok daha ciddi olabilir. | Open Subtitles | حادث المصادم ربما كان أكثر جديّة مما إعتقدنا |
Bu Çarpıştırıcı olayıyla cidden ilgilenmek zorundayım. | Open Subtitles | أنا حقا يجب أن أتعامل مع هذا المصادم |
Bir grup Fransız bilim insanı, Çarpıştırıcının kara delik oluşturabileceğini, bunun da dünyayı yutabileceğini söyleyerek projenin ilerlemesini engellemek üzere mahkemeye gittiler. | Open Subtitles | مجموعة من العلماء الفرنسيين يعتقدون أن المصادم ربما يخلق ثقب أسود الذي يمكن أن يبتلع الأرض |