Ben altıncı sınıfta sakız, dokuzuncu sınıfta lolipop sattım ve lise boyunca beyzbol kartları biriktirdim. | TED | بعتُ العلكة في الصف السادس، المصاصات في صف التاسع و جمعت بطاقات البايسبول في الثانوية. |
Ben mutluluk diyarındaki büyülü adamım.... ...lolipop caddesindeki şekerleme evde otururum.. | Open Subtitles | أنا الرجل السحري من بلاد السعادة، في منزل صمغي على طريق من المصاصات. |
Sen ve lolipop Birliği beş yaşındaki çocuklar gibi yumruk atıyorsunuz. | Open Subtitles | انت ونقابه المصاصات خاصتك ستخسرون مثل خساره الخمس سنين الماضيه |
İstridye çıkarmak ve dondurma yemek sana iyi gelebilir, ama bana sormadın bile. | Open Subtitles | الحفر للمحا وأكل المصاصات قد يبدو جيدا بالنسبة لكِ، ولكنكِ حتى لم تسأليني |
Bütün hastaların bana ait olması dışında evet ama bedava dağıttığımız lolipopları dağıtmak istersen, bu senin seçimin. | Open Subtitles | لكن ان اردتي اختيار نوع المصاصات التي نوزعها فتفضلي بذلك |
Daha sonra okul müdürüne gidip ona şu soruyu sordular: "Neden hâlâ pipet alıyoruz?" | TED | لذا ذهب هؤلاء الأطفال إلى مديرهم وسألوه، "لم لا نزال نبتاع المصاصات ؟" |
O lolipoplar başı dertte olma ihtimali olan biri içindi. | Open Subtitles | تلك المصاصات كانت لشخص ما قد يكون في ورطة |
Evet. Haftada birkaç kez lolipop alırdı. | Open Subtitles | نعم، لقد اعتادت أن تشتري المصاصات مرتين بالأسبوع |
Ve burası lolipop şehrinden fırlamış şeker festivali gibi duruyor. | Open Subtitles | ...وهذا المكان يبدوا وكأن جنيّة الحلوى قد تقيأت على مدينة المصاصات |
Ve Shinerama'yı destekleyen büyük bir tabela taşıyordun, bunun açılımı Kistik Fibrozisle Savaşan Öğrenciler," - yıllarca birlikte çalıştığım bir hayır kurumu - "ve elinde bir kova dolusu lolipop vardı. Ve sıra boyunca yürüyordun ve sıradaki insanlara lolipop veriyor, | TED | وكنت تحمل أعلان كبير ل "شينراما" "طلاب يكافحون التليف الكيسي " - مؤسسة خيرية عملت فيها مدة 5 سنوات - و كان لديك صندوق مليىء بالمصاصات وكنت تمشي حاملا المصاصات تعطيها |
Washington'da bütün lolipop şekerler yasaktır. | Open Subtitles | جميع المصاصات ممنوعَة في ولايَة (واشنطن) |
- Mad... - lolipop Guild' i sunar mısın, Charlie? | Open Subtitles | -هل تُمثل رقابة المصاصات تشارلي؟ |
Ted, bebekler için yüzme kursundayız ve belli ki şu lolipop kutusunun isim haklarını almak için uç bir şey yapmışsın. | Open Subtitles | تيد) نحنُ في صف) ،تعليم السباحة للأطفال وجليٌ بأنك بالغتَ بأمرٍ ما للحصول على حق تسمية صندوق المصاصات |
Buzlu dondurma yiyen çocuklardan bira içen yetişkinlere döndük değil mi? | Open Subtitles | ليس فقط كـ تغيير من المصاصات الثلج لطعام الأطفال إلى شرب البيرة للكبار |
Ve ben burada oturmuş... dondurma yalıyorum. | Open Subtitles | و ها أنا هنا جالس أمص المصاصات. |
Bir keresinde dondurma çubuklarından bir ev yapmıştım. | Open Subtitles | انا صنعت بيتا من المصاصات المستهلكة! |
Alman kadınların size özel büyük şeyleri vardır lolipoplardan daha büyük şeyler ve biz lolipopları çok severiz. | Open Subtitles | اكثر من مصاصات. ونحن سنحب المصاصات. |
Azaltmaya çalışıyorum, lolipopları. Teşekkürler. | Open Subtitles | المصاصات ,شكرا لك |
- Oku bana. - "Bir kutu bükülür pipet." | Open Subtitles | "علبه من المصاصات الطريه |
Ruhlar, lolipoplar gibidir. | Open Subtitles | الارواح مثل المصاصات |
Buzlu dondurmadan biraya kadar, gerçekten birçok reklam filmi çekmişsiniz. | Open Subtitles | من المصاصات المثلجـة إلى البيرة ، قمتم حقا بتصوير العديد من الأعلانات |
O fareye, Buzpati çubuklarının kızılağaç olduğunu söyledin! | Open Subtitles | لقد أخبرت الفأر أن تلك عيدان المصاصات هي خشب "ريدوود"! |
Çılgın pipetleri hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر المصاصات المجنونة؟ |