"المطبوعة" - Traduction Arabe en Turc

    • basılı
        
    • basılmış
        
    • basılan
        
    • yazılı
        
    • matbaa
        
    Artık kimse basılı kitap okumuyor. Bunu ben bile biliyorum. Open Subtitles لا أحد يقرأ الكتب المطبوعة الآن حتى أنا أعلم هذا
    Kitaplar ve basılı medya için puzzlelar tasarladım. TED أنا أقوم بتصميم الألغاز للكتب و الأشياء المطبوعة
    basılı medyanın ölmek üzere olduğunu söylüyorlar. Kim diyor bunu? Şey, medya. TED أن الصحافة المطبوعة في طريقها إلى الفناء. من يقول ذلك؟ حسناً، الصحافة!
    basılmış sayfalar aracılığıyla fikirlerimi paylaşabilme düşüncesini sevmiştim. TED و أحببت فكرة استطاعتي مشاركة أفكاري خلال الصفحة المطبوعة.
    ve burayayız şimdi. İngilizce basılan İŞİD dergisi ve yayınladığı adam toplama ilanı. TED وهنا، لديك مجلة داعش، المطبوعة باللغة الانجليزية والمنشورة للتجنيد.
    Çünkü seni yazılı kağıttan aldım ve yaşattım. Sana hayat verdim. Open Subtitles حسناً، لأنني أخذتك من الصفحات المطبوعة وجعلتك حيّ
    Bir kaç yüzyıl önce matbaa makinesinin geliştirilmesiyle bu gittikçe kolaylaştı. TED وقد صار ذلك سهلا جدا مع تطور الصحافة المطبوعة قبل بضعة قرون.
    basılı dilekçe başvurusu yöntemi ile, bir çeşit ...halk bilinci yaratıp kararlar üzerinde baskı yapılacak Krallar üzerinde bile. Open Subtitles هذا الشاعر أذكى ممن إعتقدت هذا الطريقِ الجديد الجريئ للإستئناف بالعريضة المطبوعة
    Yoksa hayatınızın, paranın basılı olduğu kağıt kadar değeri bile kalmaz. Open Subtitles والا حياتك لن تساوى الورقة المطبوعة عليها
    basılı kelimeler, havada kalan canlı resimler, bunlar ayaklarına ağırlık olur. Open Subtitles بالكلمات المطبوعة ، بالأفلام المتحركة التي تسير خلال الهواء ... يلبسونكأشياءصلبةفيأقدامك
    Ben de tüm hatıraları basılı kayıtlarla karşılaştırdım. Open Subtitles لذلك فحصت جميع الذكريات ضد السجلات المطبوعة
    Ben de tüm hatıraları basılı kayıtlarla karşılaştırdım. Open Subtitles ثم قارنتُ الذكريات مع التسجيلات المطبوعة
    İlk uçuş denemeleri olsun, basılı kitaplar olsun, ziraat olsun. Open Subtitles عصر الطيران الكتب المطبوعة,اكتشاف الزراعة
    Bana göre değil adamım. Bu yüzden basılı kopyaya güvenirim. Open Subtitles ليس بالنسبة لي صاح لهذا أثق الصور المطبوعة
    basılı gazetecilik öldüyse, benim ne işim var burada? Open Subtitles لو كان عصر الصحافة المطبوعة قد إنتهى فماذا أفعل هنا؟
    Şimdi bu uygulamalar her yerde; biraz önceki resimde olduğu gibi, sanat galerilerinde, reklamcılıkta veya basılı habercilikte. TED والآن ، لهذا تطبيقاتٌ متعددة في كل مكان ، سواءً في المتاحف الفنية ، كما رأيتم ، أو في عالم ، الإعلانات ، أو الصحافة المطبوعة.
    Biyobasılmış mesaneler de başarıyla yerleştirildi ve basılmış dokular da farelerde yüz sinirlerinin yeniden oluşmasını sağladı. TED فالمثانة المطبوعة حيويًا جرت زراعتها بنجاح، والأنسجة المطبوعة عززت تجديد أعصاب الوجه لدى الفئران.
    Panodaki yazıların hepsi aynı gün basılmış. 2 hafta önce. Open Subtitles الصور المطبوعة على اللوحة، طبعت جميعها في نفس اليوم منذ أسبوعين
    Şu anda, burada 550 yıl önce, insanlık tarihinde ilk defa hareketli harflerle basılan kitaplardan birine bakıyorsunuz. TED إذاً فأنتم تنظرون هنا الى أحد أوائل الكتب المطبوعة بإستخدام نوع منقول من تاريخ الإنسان، قبل 550 عاماً مضت.
    yazılı basın öldü. Open Subtitles فالعمل في وسائل الأعلم المطبوعة لا يجدي نفعاً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus