Ama 16 ölü çocuk var... Ve birazcık Özel muamele istiyorum. | Open Subtitles | أعلم كيف تسير الأمور، ولكن في الوقت الحالي هناك 16 طفل مقتول ولذلك أريد بعض المعاملة الخاصة |
Bana Özel muamele etmenden memnun olurum. Fazladan küçük şekerleme koydurmayı unutma lütfen. | Open Subtitles | حسناً، أنا بكل سرور سأتقبل المعاملة الخاصة أفضل أن تكون خاصتي بالخطمي الإضافي... |
Özel muamele, şu yalandan dolayı bizim kaçtığımızı, ve babamın büyük bir sorun olduğu yalanı yüzünden. | Open Subtitles | المعاملة الخاصة لأنني أخبرتهم أن السبب الذي جعلنا نهرب أن أبي لديه مشكلة ضخمة |
Biliyorum, bazılarınız "Her öğrenciye bu tür Özel muamele göstermek gerçekçi değildir" diye düşünüyor ama biz gerçekten de bunu yaptık. | TED | أنا أعلم أن بعضكم قد يفكر قائلا: "إن هذا الحل ليس عمليا أن نقوم بالاعتماد على هذا النوع من المعاملة الخاصة لكل طالب" لكننا حققنا ذلك بالفعل. |
Özel muamele durdu. Brendan, zorluklara karşı iki yıl mücadele verdi. | Open Subtitles | (المعاملة الخاصة توقفت ، تحمّلها (بريندن في الناشئين لسنتين قاسيتين |