- Ne oldu? Ben aslında Tapınağa gidiyordum, sonra onun gözlüğünü buldum. | Open Subtitles | في الحقيقة، أنا تُوجّهتُ إلى المعبدِ وحَدثتُ لإيجاد أقداحِه. |
Bu Tapınağa giren yabancıları Ağaç Yaratığı sınar, yoksa ölürler... | Open Subtitles | أي غريب في هذا المعبدِ يجِب أنْ يحاول فى وحش الخشب أو يموت |
Belki aygıtın özel nitelikleri var, belki batıl inanç, ya da şelaleden akan su tapınak yönünde akıyor. | Open Subtitles | رُبَّمَا للجهازخصائص خاصّةُ َرُبَّمَا هو خُرافةُ أَو يَعْني أن التدفقَ مِنْ ذلك الشلالِ يَتدفّقُ في إتّجاهِ المعبدِ |
Bu tapınak, bebeğinizi terk edip gittiğiniz yerdi. | Open Subtitles | هذا المعبدِ كَانَ المكانَ حيث تخليتم عن ابنكم الرضيعَ |
Bir gün, tapınakta yanan mumlarla oynarken. | Open Subtitles | في يوم من الأيام كَانَ يَلْعبُ ببَعْض الشموعِ الموقدةِ في المعبدِ |
Melissa, tapınakta olduğumu sanıyor. | Open Subtitles | تعتقدُ ميليسا أَننا في المعبدِ. |
Guru Lahima 4000 yıl önce Kuzey Hava Tapınağı'nda yaşamıştır. | Open Subtitles | المعلّم لاهيما عاشَ قبل 4000 سنةً في المعبدِ الجويِ الشماليِ. |
Silah deposu tapınağın içinde. | Open Subtitles | هم مخْزونون في المعبدِ أتريدْ التسلّق معي؟ |
Tapınağa Bebe için kutsal su almaya gitti. | Open Subtitles | هي ذْهَبُت إلى المعبدِ للحُصُول على الماءِ المقدّسِ لبيب |
Tapınağa Bebe için kutsal su almaya gitti. | Open Subtitles | هي ذْهَبُت إلى المعبدِ للحُصُول على الماءِ المقدّسِ لبيب |
Bu sabah kasabadan ayrıldı, fakat sizi Tapınağa götürebilirim. | Open Subtitles | .لقد غادر البلدة هذا الصباحِ .لكن يمكني أَن آخذك إلى المعبدِ |
- Tapınağa git. | Open Subtitles | -إذهب إلى المعبدِ |
Düşündüm ki tapınak yanarsa.... | Open Subtitles | إعتقدتُ مرّة بأنّ المعبدِ إحترقَ تماما |
Bu tapınak... ..onların beslenme kaynağıydı. | Open Subtitles | هذا المعبدِ... كَانَ أرضاً لطعامهم |
Ve Zeebad hala tapınakta sıkışmış durumda. | Open Subtitles | وزبيد ما زالَ محصورَا في المعبدِ! |
Bu tapınakta... ..yanarak öldüler. | Open Subtitles | في هذا المعبدِ... إحترقوا حتّى الموت؟ |
Güneş Tapınağı düzeni, Tanrı Kuzusu Kilisesi, Chijon ailesi. | Open Subtitles | طلب المعبدِ الشمسيِ، كنيسة مثل عائلة تشيجون |
İzin ver seni Hava Tapınağı Adası'na götüreyim ve bunun hakkında konuşalım olur mu? | Open Subtitles | دعْني آخذُك على جزيرةِ المعبدِ الجويةِ ونحن يُمْكِنُ أَنْ نُناقشَ هذا خلال، حسناً؟ |
Ve tamam, Tapınağı sık sık ziyaret etmek de benim elimde. | Open Subtitles | ومسؤوليتُي هى العروض في المعبدِ |
Ama bu tapınağın ustası onları polise rapor etti. | Open Subtitles | لكن سيد هذا المعبدِ حَضرَ إلى مركزِ الشرطة لذلك |
Yıldırım düşerek tapınağın yanması doğru gibi ama... | Open Subtitles | يَبْدو بأنّه يُقول الحقيقة حول المعبدِ المحترقُ بسبب البرقِ، ولكن... |