"المفترسات" - Traduction Arabe en Turc

    • yırtıcı
        
    • yırtıcılar
        
    • avcılar
        
    • yırtıcılardan
        
    Eğer bir yırtıcı bir tür olsaydı, dün Fukuşima kıyılarına gitmiş bile olabilirdi. TED وإن كانت نوع من المفترسات الكبيرة لربما سبحت خلال شاطئ مدينة "فوكوشيما" البارحة
    yırtıcı hayvanların en iyileridirler ama en başarılı şekilde suda avlanırlar bu yüzden genelde avladıkları hayvanlar buzun üzerinde daha güvendedirler. Open Subtitles أنهم المفترسات الأعلى مرتبة لكنهم يصطادون بنجاح أكبر في الماء ..لذا , ولحد بعيد
    yırtıcı hayvanların çoğunda bulunan boru şeklindeki gözler, bu karanlıkta bile yukarıdan gelen hafif ışıkla silueti belli olan avlarını fark edebilirler. Open Subtitles العيون الأنبوبية لكثير من المفترسات في هذه العتمة قادرة على تمييز الفريسة
    Peki büyük yırtıcılar ne olacak? Popüler ürünler, daha evvel bahsettiğim yeşil listedeki tuna ne olacak? TED لكن ماذا عن تلك المفترسات الضخمة، تلك الكائنات المألوفة، قائمة التونة الخضراء التي تحدثت عنها سابقاً؟
    Yani, bu yırtıcılar, bu etoburlar kesinlikle buradaydı, uyuduğum şu ağaç dibinin 25 metre ötesinde. Open Subtitles هذه المفترسات آكلة اللحوم كانوا هنا، على بعد 25 متر من حيث أنام
    Çekici olmayan kadın avcılar çekici olanlardan daha uzun hapis yatar. Open Subtitles المفترسات الجنسيات الغير جميلات يسجنن لفترة أطول من من زميلاتهن الجميلات
    Ancak buradaki yırtıcı hayvanlar sadece görüşe bel bağlamazlar çoğunun küçük gözleri vardır. Open Subtitles على أي حال , فان المفترسات هنا ..لا تعتمد على الرؤية فقط فالكثير منها لديه عيون صغيره
    Güneş battıktan sonra yüzen yığınlara saldırmak için derinliklerden diğer yırtıcı hayvanlar geliyorlar. Open Subtitles بعد أن تغرب الشمس، تصعد أنواع أخرى من المفترسات من الأعماق لتهاجم الفرائس الهائمة.
    Karanlık, tehlikeli ve gezgin yırtıcı hayvanların gelişini gizliyor. Open Subtitles تحجب العتمة وصول كتائب من المفترسات الخطيرة.
    Okyanusun dört bir yanında yırtıcı hayvanlar ve avları uçsuz bucaksız mesafelerde oynanan üç boyutlu ölümcül bir saklambaç yarışı içindedirler. Open Subtitles في خضم هذا المحيط، المفترسات والطرائد محكومة بلعبة استغماية خطيرة ثلاثية الأبعاد حدودها أطراف هذا المحيط الهائل.
    Bu küçük balık, yaklaşmakta olan yırtıcı hayvanların yaydığı titreşimleri şimdiden hissedebiliyor. Open Subtitles في الواقع، إن هذه الأسماك الصغيرة تشعر بالذبذبات التي تصدرها المفترسات أثناء إقترابها.
    Görünüşe göre bu yem çemberinin çapı önce yırtıcı hayvanların gözünü korkutuyor, ama palamutlar da geldi ve ilk saldırıyı başlattılar. Open Subtitles في البداية، يتسبب حجم الفرائس في شكل كرة في ارهاب المفترسات. لكن، بمجرد أن وصلت أسماك البينيت، باشرت بالضربة الأولى.
    Sonunda dalan kuşlar yunuslardan daha fazla oluyor ve hatta onları yiyeceklerden uzaklaştırıyorlar, ama yunusların yerine bir başka yırtıcı hayvan filosu geliyor - Open Subtitles سرعان ما تفوق الطيور الدلافين عدداً، بل حتى أنها تبعدها عن الوليمة. سرعان ما يحل نوع آخر من المفترسات محل الدلافين..
    Mağaranın içinde yırtıcı hayvan saldırıları açısından fazla göz önünde değildirler. Open Subtitles إنها آمنة الآن داخل الكهف فرص تعرضها لخطر المفترسات أقل.
    Burada bu küçük balıkların yemesi için fazlasıyla olsa da bir yerde toplanmaları yırtıcı hayvanların onları bulmasını kolaylaştırır. Open Subtitles هناك ما يكفي من الطعام لهذه الأسماك، لكن تجمعها هكذا في نفس المكان يجذب انتباه المفترسات بسهولة.
    Sonunda yırtıcı hayvanlar araştırmalarına başlamak için özgürler. Open Subtitles أخيراً، تنطلق المفترسات لتبحث عن طعامها.
    Birkaç saat içinde gelgit yeniden sahilden çekilir ve bütün yırtıcı hayvanlar gitmek zorunda kalır. Open Subtitles في غضون ساعات قليلة سيتراجع المد من جديد، و سوف ترحل المفترسات مرة أخرى.
    Yumurtaları, yırtıcılar için büyük bir ziyafet demek. Open Subtitles فبيضها مطلوب بشدة من قبل المفترسات
    Ve genç yırtıcılar genelde yetişkinlerle beslenmezler. Open Subtitles و المفترسات الصغيرة لا تأكل مع البالغين
    Ama bu, onları plajda yakalayan akbaba veya hemen kıyıda bekleyen balıklar gibi doğal avcılar yüzünden. TED ولكن هذا يرجع الى المفترسات الطبيعية مثل النسور التي تلتقطهم من الشاطىء أو الأسماك المفترسة التي تنتظر في الخارج.
    Bu, kendi kokularını yırtıcılardan gizler ve onları parazitlerden korur. Böylece mışıl mışıl uyuyabilirler. TED يُخفي هذا رائحتهم عن المفترسات ويحميهم من الطُفيليّات، حتي يتمكنوا من النوم بهناء.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus