"المفترض أن أقابل" - Traduction Arabe en Turc

    • buluşmam gerekiyor
        
    • buluşacaktık
        
    • buluşmalıydım
        
    • buluşmam gerekiyordu
        
    • görüşecektim
        
    • la buluşacaktım
        
    • görüşmem gerekiyordu
        
    Hayır. Burada biriyle buluşmam gerekiyor. Open Subtitles اوه لا ، كان من المفترض أن أقابل شخص ما هنا
    - Biriyle buluşmam gerekiyor da... Open Subtitles كلا، من المفترض أن أقابل صديقأعملمعه،لذا ..
    Tanrım bu da neyin nesi? Kıçımın yeni arabası... Bakar mısınız, karımla burada buluşacaktık da... Open Subtitles يا للجحيم ما هذا؟ أعذرني، كان من المفترض أن أقابل زوجتي هنا
    Yarım saat önce eski sevgilimle orda buluşacaktık. Open Subtitles كان من المفترض أن أقابل فيها زوجتي منذ نصف ساعة
    Evet, biriyle buluşmalıydım ama konuşmalarını bölmek istemem. Open Subtitles أجل , من المفترض أن أقابل شخص ما ولكن لا أريد مقاطعتهما
    Arkadaşlarımla buluşmam gerekiyordu, ama kayboldum. Open Subtitles كان من المفترض أن أقابل بعض الأصدقاء، لكني تهت.
    Şimdi süpürdüm. Annemle görüşecektim. Open Subtitles .لقد نظفت للتو بالمكنسة - .من المفترض أن أقابل والدتي -
    Bu gece George'la buluşacaktım. Open Subtitles لقد كان من المفترض أن أقابل أحد ما أسمه "جورج" الليلة
    Kaynağımla dün gece Hamdi Markette görüşmem gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن أقابل مصدري في متجر (حمدي) بالأمس
    Özür dilerim. Michael adında biriyle buluşmam gerekiyor da. Open Subtitles " أنا آسفة , من المفترض أن أقابل شخص إسمه " مايكل
    Lauren ile buluşmam gerekiyor, ben bunu okurken senin de onu ağırlaman için yardımına ihtiyacım var. Open Subtitles من المفترض أن أقابل ( لورين ) وكنت أظن أن بإمكانك مساعدتي بإلهائها عني بين ما أقرأ الكتاب
    Kardeşimle buluşmam gerekiyor. Open Subtitles من المفترض أن أقابل أخي
    30 dakika içinde Sloan ile buluşmam gerekiyor. Open Subtitles من المفترض أن أقابل (سلون) في موعد غرامي خلال 30 دقيقة
    Afedersin, bir arkadaşımla Leo'yla buluşacaktık. Open Subtitles (عفواً، من المفترض أن أقابل (ليو مع صديقة لي
    Sonra Jasmine ve ben buluşacaktık ama o gelmedi. Open Subtitles , (بعد هذا، كان من المفترض أن أقابل (جاسمين لكنها لم تأتي على الأطلاق
    Carolyn ile fırında buluşacaktık. Open Subtitles كان من المفترض أن أقابل (كارولين) في ذلك المخبز.
    Ve Haley ile annelerinde buluşmalıydım. Open Subtitles ( وكان من المفترض أن أقابل ( هالي في شقة والدتها
    Bir bakamaz mıyım? Orada biriyle buluşmam gerekiyordu. Open Subtitles هل أستطيع فقط أن ألق نظرة من المفترض أن أقابل شخصا ما
    AR denen adamla buluşmam gerekiyordu orda, ama sonra Nick Carr'la imzaladım. Open Subtitles كان من المفترض أن أقابل رجلاً من فرقة استعراضية عسكرية هناك، لكنني وقعت
    Burada bir hastamla görüşecektim. Open Subtitles من المفترض أن أقابل مريضا هنا
    Ben de Devon'la buluşacaktım ama ortada yok. Open Subtitles -من المفترض أن أقابل (ديفون) لكنني لا أجده
    Kaynağımla dün gece Hamdi Markette görüşmem gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن أقابل مصدري في متجر (حمدي) بالأمس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus