Sadece ama sadece en yüksek puanları alanlar yani iyilerin de en iyileri buraya İyi Yer'e gelebiliyor. | Open Subtitles | فقط الأشخاص الذي يحققون نقاطًا عالية جدًا، الصفوة الأخيار من المحصول، يتم إحضارهم إلى هنا، إلى المكان الجيد. |
Sessizlik yemini etti ve burada İyi Yer'de bile yeminine devam ediyor. | Open Subtitles | لقد أخذ على نفسه نذر الصمت، وما زال يتقيد بذلك، حتى هنا، في المكان الجيد. |
Bu not içindeki suçluluk hissinin İyi Yer'deki dışavurumu. | Open Subtitles | هذه الملاحظة هي طريقة المكان الجيد لإظهار ضميركِ المؤنب. |
Bundan böyle İyi Yer'de başka bir organizasyon düzenleyemem. | Open Subtitles | لم يعد بإمكاني تنسيق أي مناسبات أخرى في المكان الجيد. |
"İyi Yer"deki sonsuz misafirliğinizi keyifle geçirmenizi dileriz. | Open Subtitles | نأمل أنكم تستمتعون بإقامتكم الأبديّة في المكان الجيد. |
İyi Yer mahallelere ayrılmış durumda. | Open Subtitles | ينقسم المكان الجيد إلى أحياء مستقلة. |
İyi Yer'e hoşgeldiniz. | Open Subtitles | مرحبًا بكم في المكان الجيد. برعاية: |
İyi Yer'in bilgi danışmanıyım. | Open Subtitles | أنا دليل المعلومات هنا في المكان الجيد. |
Burası İyi Yer. | Open Subtitles | إننا في المكان الجيد. |