| Torunlarınıza bu kütüphaneye gelip, hayatta kaldığınızı anlatın. Size inanmayacaklardır. | Open Subtitles | أخبروا أحفادكم بأنكم أتيتم إلى المكتبة و عشتم لن يصدقوكم |
| Sizi ve dünyanızı daha iyi tanıyabilmek için kütüphaneye gittim ve geçmişteki büyük müzisyenlerin hayatlarını okudum. | Open Subtitles | و حتى أعرف المزيد عنك و عن عالمك ذهبت إلى المكتبة و درست عن حياة الموسيقيين العظماء فى الماضى |
| Beni kütüphaneye kadar takip etti ve kimliği yok. | Open Subtitles | لقد تتبعنى إلى داخل المكتبة و لا يوجد لديه بطاقة هوية |
| kütüphane ancak bir grup gönüllünün bağış toplayacak bir destek grubunu kurmasıyla kurmasıyla hayatta kalmış. | Open Subtitles | بسبب مجموعة تطوعية وافقت على تموين المكتبة و ابقائها تعمل |
| kütüphane ancak bir grup gönüllünün bağış toplayacak bir destek grubunu kurmasıyla kurmasıyla hayatta kalmış. | Open Subtitles | لقد بقيت مفتوحة بسبب مجموعة تطوعية وافقت على تموين المكتبة و ابقائها تعمل |
| Demek, bu kütüphaneye gelip herkesi öldürdüler. | Open Subtitles | شيء ما أتى إلى هذه المكتبة و قتل الجميع فيها |
| Kitapları kütüphaneye geri götür ve ve şu aptal kağıdı imzala ve hayatına devam et. | Open Subtitles | أعد الكتب إلى المكتبة و وقع الورقة الغبية و إمضي قدماً |
| kütüphaneye gidip bunu araştırın. | Open Subtitles | إذهبوا إلى المكتبة و ابحثوا هناك |
| kütüphaneye gidip kontrol ettim. | Open Subtitles | ذهبت الى المكتبة و تفقدت الأمر. |
| Biz bilardo salonundayken, Bayan Scarlet kütüphaneye geçti ve rüşvet verdiği polise kurşun boru ile vurdu. | Open Subtitles | عندماكنابغرفةالبلياردو، هرعت الآنسة ( سكارليت ) إلى المكتبة و ضربط الشرطي الذي كانت ترشيه بالماسورة على رأسه |
| Bugün kütüphaneye gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب ان اذهب الى المكتبة و بعد ذلك ... |
| Sonra kütüphaneye gittim ve Robin'in hiç evlenmediğini öğrendim. | Open Subtitles | بعدها تناولت كعكة (البيجل) و بعدها ذهبت الى المكتبة و اكتشفت أن (روبين) لم تتزوج مطلقاً |