Satışa sunulan iki milyon adedin bir milyonu sahte hesaplarımda duruyordu. | Open Subtitles | من بين المليونين سهم المعروضين للبيع نصها كانت بتنتمي ليا بوضعها في حسابات مزيفة |
Eminim o iki milyonu kullanabilirsin artık. | Open Subtitles | أراهن أنك ستستفيد من المليونين الآن |
İki milyonu birden. | Open Subtitles | جميع المليونين منهم |
Yılda 10 milyon kişi hastalanıyor, neredeyse iki milyon kişi ölüyor. | TED | يصاب به 10 مليون شخص في العام الواحد، ويقتل حوالي المليونين منهم. |
Bu kanser adi suçlardır ve kenti yeniden kuracak iki milyon kişi işbaşı yapmadan bu tümörü kesip atmak gerek. | Open Subtitles | والسرطان هو الجريمة, ولا بد أن يثستأصل قبل أن نُوظِّف المليونين عامل والذين سيقومون بإحياء هذه المدينةمرة أخرى |
Ailesi iki milyon dolarlık kokain zulasının üzerinde yaşıyordu. | Open Subtitles | عائلتها كان تَعيش على دولاراته المليونين من الكوكايين المخبأة |
İki milyonu sen istedin Richard. | Open Subtitles | (ريتشارد)، أنت من طلبت المليونين دولار. |
Ardından o kadının ortaya çıkıp araziye neredeyse iki milyon ödemesi mucize gibi görünmüştü. | Open Subtitles | لذا بدت كالمعجزة عندما دفعت تلك المرأة اللتي تقطن في بارادايس مايقارب المليونين دولار |
Bu kıtadaki vahşi hayatın... son 50 yılda gördüğü değişim... son iki milyon yıldakinden fazla. | Open Subtitles | الحياة البرية لهذه القارة شهدت المزيد من التغييرات في السنوات ال 50 الماضية مما حدث لها في المليونين الماضيين. |
Belki iki milyon seni satın almıştır. | Open Subtitles | ربما المليونين اشتراككم الاخير |
- İki milyon. | Open Subtitles | ـ حوالى المليونين |
- İki milyon mu? - Evet. | Open Subtitles | ـ المليونين ـ نعم |