Haklı çıktın. onun için doğru kişi değildim. | Open Subtitles | حسناً ، كنت محق لم أكن الشخص المناسب لها |
Belki de onun için doğru zaman değildi. | Open Subtitles | ربما لم يكن ذلك الوقت المناسب لها أو لسبباً آخر |
Belki de acı gerçek, ...onun için doğru erkek olmadığımdır. | Open Subtitles | ولكن الحقيقة المرّة هي أنني لست الرجل المناسب لها. |
Bence ikimiz de Onun için en iyi seçimin Liberty Down olduğunda hemfikiriz. | Open Subtitles | أظن أننا متفقان على أن "ليبرتي داون" هو الخيار المناسب لها الآن. |
- Onun için en iyi yer orası. | Open Subtitles | المكان المناسب لها |
Gerçekten, ama belki de bu adam onun için doğru kişi değildir. | Open Subtitles | انا حقاً اظن ذلك لكن ربما ذلك ليس الرجل المناسب لها |
Grup evi onun için doğru olan şey, Benny. | Open Subtitles | الدار هي الشيء المناسب لها يا بيني |
Second Act onun için doğru yer değil. | Open Subtitles | المسـتوى الـثاني ليس المكان المناسب لها |
onun için doğru adam mı öğrenmek istiyordum. | Open Subtitles | أردت أن أعلم أن كان الشخص المناسب لها |
Ben onun için doğru kişi değilim. | Open Subtitles | انا لست الشخص المناسب لها |
- Onun için en iyi yer orası. | Open Subtitles | المكان المناسب لها |