Şimdi aranızdaki mühendisler bu kablolara bakıp "Hayır taşıyamaz. Bunlar çok ince" diyebilirler. | TED | المهندسين من بينكم سينظرون إليها ويقولوا لا إنها لا تحملها. إنها كابلات صغيرة |
- Bu ulusal mühendisler ordu birimlerinden yarım boy düğme. | Open Subtitles | هذا زر قطره نصف إنش من الجيش الاتحادي فرق المهندسين |
mühendis ve biyokimyacılardan oluşan araştırma takımım tam da bunun üzerinde çalışmaktadırlar. | TED | ففريق بحثي من المهندسين وعلماء الكيمياء الحيوية يعملون على هذا التحدي تمامًا. |
Ne yapmamız gerektiğini biliyorduk, uçağın arkasında bu kadar yük varken sağlam kalabileceğinden emin olmak için mühendisleri devreye sokmak lazımdı. | Open Subtitles | كنا نعرف ما كان علينا القيام به. كان علينا أن تتورط المهندسين. للتأكد من أن الطائرة يمكن أن يقف هذا الإجهاد. |
Cevap olarak mühendislerin çılgınca bir fikri vardı. | TED | استجابة لذلك تولدت لدى المهندسين فكرة جامحة. |
Yaptığın her şeyi yukarıdaki mühendisler yapman için programladıklarından yapıyorsun. | Open Subtitles | كل ما تفعلينه بسبب برمجة المهندسين في الأعلى على فعله |
Bi tanesi, tüm profesyoneller, tüccarlar, taşeronlar, müfettişler, mühendisler ve mimarların aynı şekilde düşünmesi. | TED | الأولى ان كل المحترفين، كل التجار والبائعين، المفتشين، المهندسين ، المعماريين كلهم يفكرون بنفس الطريقة. |
mühendisler ve bilim insanları bu doğal süreci hızlandırmak için paha biçilmez bir iş çıkarıyor olsalar da pek yeterli olmuyor. | TED | وبالرغم من عمل المهندسين والعلماء النفيس لتسريع هذه العمليات الطبيعية، إلا أن هذا ببساطة ليس كافيًا. |
Diğer gezegenlerin atmosferlerini görmek için ışık hızından da hızlı gidebilmek zorunda değiliz. Tabi gelecekteki mühendisler, benim yüzümden bunu keşfetmekten vazgeçmesin sakın. | TED | حسنا, لن نحتاج للسفر بسرعة الضوء لرؤية أجواء الكواكب غير أني لا أريد ثني المهندسين الناشئين عن معرفة كيفية القيام بذلك |
mühendisler, hız treninin desteklerini tasarlarken her yolcunun katlanacak kilosunu hesaplamak zorunda. | TED | يجب على المهندسين حساب الوزن المضاعف من كل راكب عند التصميم يدعم القاطرة. |
Google ve Facebook'ta sahte haberlerin yayılmasını engellemek için teknolojiyi kullanmayı deneyen bazı zeki insanlar, zeki mühendisler var. | TED | هناك بعض الأشخاص شديدي الذكاء، من عباقرة المهندسين في جوجل وفيسبوك، والذين يحاولون استخدام التكنولوجيا لإيقاف انتشار الأخبار المزورة. |
İşte Ruanda'daki bu takımımızda olağanüstü mühendis ve operatörlerimiz var. | TED | هنا فريقنا الرواندي والتي هي مجموعة من المهندسين والعمال الرائعين |
Bu toplantılarda birçok mühendis de yer alıyor. ve genelde de çamaşırlarını yıkamaları gereken sıklıkta yıkamıyorlar. | TED | ولدينا أيضاً الكثير من المهندسين في تلك الإجتماعات، ولا يغسلون ملابسهم عادة كما ينبغي لهم. |
Burada inceleme yapan İngiliz mühendisleri görüyorsunuz. | TED | عندها يمكنك أن ترى المهندسين البريطانيين يتفقدونها. |
Makine mühendisleri insanların ısı ve hava akımı değerlerinden emin olmaları için, onların rahatlığı için hava yayılım ünitelerini tasarlarlar. | TED | المهندسين الميكانيكيين يصممون وحدات تدبيرالهواء لأتأكد ان الناس مرتاحون، و ان الهواء يتدفق و ان درجة الحرارة مناسبة. |
mühendislerin insanların nükleer korkusuna teknik çözümler arayacak olması anlaşılır bir durum. | TED | لذلك فمن المفهوم أن المهندسين سيبحثون في حل تقني للمخاوف التي لدى الناس من الطاقة النووية. |
İngiliz Oksijen Şirketi'nden mühendislerle çok verimli bir toplantı geçirdim ve gözden geçirilmesi gereken epey bir veri var. | Open Subtitles | وكان لي لقاء مثمر جدا مع المهندسين من شركة الاكسجين البريطانية و, حسناً ، هناك الكثير من المعلومات القادمه |
Bazı elektrik mühendisi arkadaşlarımla birlikte halen çalışır olduğunu gördük ve şimdi onu yeniliyoruz. | TED | برفقة بعض من زملائي المهندسين الكهربائيين، أدركنا أنها مازالت قابلة للحياة، لذا فنحن نعمل على تجديدها في الوقت الحاضر. |
Bir grup Londralı mimar, restorasyon projeleri hakkında endişelenen insanlar için karanlık internet sitelerini açtılar. | TED | اقتتح مجموعة من المهندسين المعماريين اللندنيين موقع شبكة مظلمة. لأجل الأشخاص الذين يقلقون بشأن مشروعات التجديد. |
Tanıdığım en parlak mühendislerden bazıları kendilerinde bir çeşit sanatçı kalitesi taşıyanlardı. | TED | بعض من ألمع المهندسين الذين أعرفهم هم الذين يملكون نوعا من الحس الفني حولهم |
Ve kimsenin mühendislik kusurları ve yeni doğanlara ötenazi yapıldığını bilmesine gerek yok. | Open Subtitles | ولا حاجة لأحد أن يعلم بشأن الأطفال المشوهين المهندسين مورثياً والموت الرحيم لهم |
Mimarlar, örneğin, binaların prototiplerini oluşturmak istiyorlar. | TED | مثلا, المهندسين يريدون صنع منتج بدئي للمباني |
Bayanlar, bu baş mühendisim Bay Kowalski. | Open Subtitles | أيتها السيدات، هذا رئيس المهندسين لدي السيد كوالسكي |
Siz mühendislere sormam gerekseydi, yöneticilerin ne söylediğini boş verin, ama sizler tüm deneyimlerinizi göz önüne alarak, herhangi bir fırlatmada bir kaza olasılığı hakkında ne düşünürdünüz, ne söylemek isterdiniz? | Open Subtitles | لو كنت سأسألكم أيها المهندسين, لاتهتموا بما يقولونه المدراء, لكن أنتم يا اصحاب بالنظر لخبراتكم |
mühendislerim oradaydı. Hiçbir risk saptanmadı. Buna karşı çıkabilecek kanıtınız var mı? | Open Subtitles | المهندسين يعملون هناك، لا يوجد مخاطر للتدمير ألديكِ اى دليل قاطع؟ |
Aslında Michael sadece bir çalışan. Ama en genç ve geleceği parlak mimarlarımızdan. | Open Subtitles | فالواقع ان مايكل زميل فقط و لكنه أفضل و أصغر المهندسين عندي |
Union Pacific'in şantiye müdürü ve kıdemli başkan yardımcısı görevi başkasına verildi. | Open Subtitles | وظيفة كبير المهندسين ونائب رئيس يونيون باسيفك قد تم أعطائها لشخص آخر |