"الموتي" - Traduction Arabe en Turc

• ölü
• ölüler
• ölülerin
• ölüleri
• ölüyü
• kayıkçı için
• ölümsüzlerden
• zombi
• Ölülerle

- ölü ucubeler hakkında artık hiçbir şey duymak istemiyorum. - Bir şeyi görmüşsem görmüşümdür.
ـ لا أريد أن أسمع المزيد عن جثث الموتي ـ رأيت , ما رأيت , عندما رأيت

Yemin ederim ki aşağıda birkaç ölü Hristiyanın şarkı söylediğini duydum.
أقسم أني سمعت إثنان من الموتي المسيحيين يغنون هناك

Bedeni nehrin öbür yakasına, ölüler ülkesine götürecek olan kayıkçı için.
الذي يحمل الموتي إلي عبر النهر إلي أرض الموتي

Bunlar kayıkçı için. Bedeni nehrin öbür yakasına, ölüler ülkesine götürecek olan kayıkçı için.
الذي يحمل الموتي إلي عبر النهر إلي أرض الموتي

Duvara üç kez vurup ölülerin arkadaşı olduğumuzu söyleyeceğiz.
سنطرق على الباب ثلاث مرات و نقول نحن أصدقاء الموتي

Sen, yaşayan ölüleri gördün. Avrupa'dan onca yolu geldim çünkü Drakula ve o canavar yok edilmeli.
لقد رأيت الموتي الأحياء لقد قطعت هذه المسافة من أوروبا

Adalet ölüyü geri getirmek değildir, beyaz adam.
العدالة ليست بشأن اعادة الموتي أيها الرجل الأبيض

Diyor ki, ölü mülteciler Ticaret Anlaşması'nı raydan çıkarmak için kasıtlı bir hareketti.
يقول ان اللاجئين الموتي كان عملا متعمدا لازاله اتفاقيه التجاره

Lilah, dur tahmin edeyim. Yerde yatan bu ölü adamlar...senin arkadaşların mı?
دعيني أحذر, هؤلاء الرفاق الموتي علي أرضيتي هم أصدقائكِ ؟

Arkadaşlarına yardım edemezsin. Onlar artık ölü sayılır, Wolverine.
انت لا تسنطيع مساعدة أصدقائك إنهم الآن في عدد الموتي , ولفرين

Belki burada çalışmalıyım. ölü insanlar daha az çaba ister.
ربما يجب عليّ العمل هنا طلبات الموتي أقل بكثير من الأحياء

Birileri, bizi ele geçirmek için bu ölü kıçı kırıkları buraya gönderdi.
أحدهم أرسل هؤلاء الموتي الأحياء للنيل منا

Bir defasında yatağa bir çok ölü deri parçaları serpiştirildiğini okumuştum.
قرأت مرة انه يوجد الكثير من جلود الموتي على سريرك

Bu gece özel bir gece. Meksikalı ölüler Günü.
الليلة سنذهب في طلبية خاصة أنه يوم الموتي المكسيكي

Ey ölüler, Birnam ormanı yürüyünceye kadar sakın siz de yerinizden çıkıp dolaşmayın.
فنهضوا أيها الموتي كي تتحرك غابة بيرنام من مكانها

Jack Sparrow'un ölüler diyarından dönmesini, ancak onu kendim geri postalamak için isteyebilirim!
السبب الوحيد الذي لأجله أريد لجاك سبارو أن يعود من أرض الموتي هو لأعيده إليها ثانية بنفسي

Bir ruhun, ölüler diyarından bu dünyaya geçtiğini gösterir.
البعض يقول إنه إشارة أن هناك من عاد من أرض الموتي

Tüm ölülerin, üniformaları dışında, aynı göründüklerini fark etmeye başladım.
و كان الموتي كلهم متشابهين فيما عدا أزياءهم

Mezarın üstündeki taş yığınının ölülerin kalkmasına engel olduğu söylenirdi.
قيل أن الحجارة على القبر تمنع الموتي من العودة.

Ama Stick gibi, kimagure yi ölüleri diriltmek için kullanan gerçek ustalar var. - Vaay.
يوجد معلمون عظماء مثل ستيك يمكنهم استخدام الكيميجوري في اعادة الموتي

Elektrik kullanarak ölüleri diriltmeye çalıştılar ve başarısız oldular.
حاولوا استخدام الكهرباء لإعادة الموتي للحياة ثانية و فشلوا

Ancak ölüyü hayatına davet etmekten hayır gelmez.
ولكن دعوة الموتي إلي حياتك أمرٌ لا يُحمدُ عقباه

Kardeşin ölümsüzlerden biri haline geldi.
اختك الان عضو في جماعة الموتي.

Yanında bir zombi ordusu var. Birkaç saat içinde gelir buraya.
لديه جيش من الموتي الأحياء و سيكون هنا في غضون ساعات

Kafam sürekli karışıyor. Ölülerle diriler arasındaki farkı göremiyorum.
الأمر يختلط عليّ جدًّا، لا تمكنني التفرقة بين الموتي والأحياء.