"الموت في" - Traduction Arabe en Turc

    • ölüm
        
    • ölümün
        
    • ölümden
        
    • ölmeye
        
    • ölmeyi
        
    • Ölüm'
        
    • ölmekten
        
    • öldürüldü
        
    ölüm Meleği gözlerinden bütün dünyanın göreceği bir videoda bahsetmek... Open Subtitles تشير لعيني إله الموت في فيديو من المفترض أنه انتشر
    10 IRA mahkumu hapishanedeki koşulları protesto etmek üzere ölüm orucuna başlamışlardı. TED كان 10 سجناء للجيش الإيرلندي في مرحلة تجويع أنفسهم حتى الموت في إحتجاج على الأوضاع داخل السجن.
    Bir adam, ölümün yaklaştığını hissettiğinde bir kadının kollarında teselli bulmaya çalışır. Open Subtitles عندما يري الرجل الموت في طريقة، فأنة يشعر بحاجتة لذراعي المرأة،
    Bu gururlu, asi çocuk... daha on üç yaşına basmadan satılarak Libya madenlerinde... ölümden beter bir yaşama mahkum edildi. Open Subtitles بولادتها لفتى الذي أسمته سبارتاكوس الإبن الثائر الباعث على الفخر الذي تم بيعه ليقاسي حتى الموت في مناجم ليبيا
    - Yalnızca birkaçını. Kalanları şaşırtıcı bir şekilde senin uğruna ölmeye niyetli değildi ve döneklik etti. Open Subtitles البقية لم يشاؤوا الموت في سبيلك بصورة مثيرة للدهشة
    Ama bu piçlerle dövüşüp ölmeyi, bunu yapmamış halimle yaşamaya tercih ederim. Open Subtitles لكنني أفضل الموت في قتالي ضد هؤلاء الأوغاد على الحياة دون قتال
    Her dakika ölmekten korktum. Open Subtitles لقد كان مروعاً لقد كنت خائفاً حتى الموت في كل دقيقة
    29 Ekim 2013' te sabaha karşı bıçaklanarak öldürüldü. TED وقد تم طعنها حتى الموت في الساعات الأولى من صباح 29 أكتوبر 2013.
    Bana sadece adında "ölüm" geçen kitaplar verdin. Open Subtitles حسنا، أنت لا تعطيني إلا الكتب التي تتضمن كلمة الموت في عناوينها
    Eğer bu aşamada ölüm nedenini yazmam gerekseydi, boğulmuş demek zorunda kalırdım. Open Subtitles إذا أنا كان لا بدّ أن أدرج سبب الموت في هذه النقطة، أنا يجب أن أقول إختناق.
    Ve kuraklığın sonunda, her yerde ölüm kokusu var. Open Subtitles وفي نهاية موسم الجفاف تكون رائحة الموت في كل مكان
    Federasyondaki ölüm kokusunu hepsi aldı. Open Subtitles إنهم جميعًا يشموّن شَذَى الموت في الفيدرالية.
    Arkada pekçok ölüm uçağı takipteydi, efendim. Open Subtitles كان هناك عدّة منزلقي الموت في المطاردة، سيدي
    Çünkü... kilisedeyken, hayatın tadını çıkarmakla... ölümün güzelliğine varmak arasında denge kuramıyordu. Open Subtitles لأنه لم يستطع أن يوازن مابين متعة الحياة وما بين متعة الموت في الكنيسة.
    Ciccada'nın sözcüklerinde ölümün adı bile geçmiyordu - Basho Open Subtitles لا إشارة لإقتراب الموت في صوت حشرة السيكاد باشو
    Beyler, kendi hazırladığım alem suyu ile dolu kadehlerimizi yeni arkadaşımızın ölümün soğuk pençesinden kurtuluşuna kaldıralım. Open Subtitles الآن أيها السادة ، لنحتفل بنجاة صديقنا من الموت في البركة المتجمدة بشربنا للشراب الذي صنعته مؤخراً
    Orada yatıp, bu yaşta ölümden bahsetmeye nasıl kalkışırsın? Open Subtitles كيف تجرؤ وأنت مستلقى هكذا ووتحدث عن الموت في عمرك
    İçimde bir umut, bir umut yeşerdi işte! Eskiden korkmuyordum ölümden. İstiyordum da. Open Subtitles أمل نمى بداخلي ، ما كنت أخاف الموت في السابق
    Şundan eminim arenada ölmeye karar vermişsin. Open Subtitles انا متأكد انكم جميعاً تفضلون الموت في الحلبة
    Kimin hayatının daha önemli olduğuna sen karar ver--- idamı bekleyen adammı yoksa odunlukta ölmeyi dileyen şu adammı. Open Subtitles قرري حياة من أكثر قيمة الرجل الذي ينتظر حكم الإعدام أم الذي سأجعله يتمنى الموت في المخزن؟
    Özgürlük uğruna ölmekten korkmuyoruz. Open Subtitles نحن لسنا خائفين من الموت في سبيل الحريّة
    Clear Water Bay Yacht clubta bir adam boğularak öldürüldü. Open Subtitles رجل خُنِقَ حتى الموت في نادي يختِ خليجِ الماءِ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus