Dave Johnson muhasabe bölümüne girince kovuldu. | Open Subtitles | لقد طردنا (دايف جونسون) بعدما اقتحم مكتب المُحاسبة. |
Dave'den muhasabe ofisine gizlice girip, bilgisayardan ödeme yapıldı diye değiştirmesini istedim. | Open Subtitles | لقد طلبتُ من (دايف) ببساطة أن يتسلل إلى مكتب المُحاسبة وأن يُسجّل الدفعة في الحاسوب كمُستلمة. |
Sendika komisyonları belediye ile ilgili olabilir... çünkü, Dave muhasabe bölümüne girmişti. | Open Subtitles | رشاوي يُمكن أن تكون مُتصلة بدار البلديّة... ولهذا السبب اقتحم (دايف) مكتب المُحاسبة. |
muhasebe diplomanın boşa gitmediğine sevindim. | Open Subtitles | سعيدٌ أن درجتك العلمية في المُحاسبة لم تذهب سدى |
- 2011'deki muhasebe skandalını duydun mu? | Open Subtitles | ليس هُناك ذكر لفضيحة المُحاسبة في عام 2011. |
Geçen ay cinsel tacizden dolayı çalıştığı muhasebe şirketinden kovulmuş. | Open Subtitles | تمّ تسريحُه من شركة المُحاسبة الشّهر الماضي للتّحرش الجنسي. |
Babamın şirketi o dönemde NASA'nın muhasebe ve bütçe yönetiminden sorumluydu. | Open Subtitles | بالطبع يعود الأمر إلى حين كانت مؤسّسة والدي مسؤولة عن التقارير المالية وإجراء المُحاسبة لوكالة "ناسا." |