Leo'nun beni kovacağını bilmiyordum. Mektup falan görmedim. | Open Subtitles | أنا أقول لك، لم أكن أعرف انه ذاهب لاطلاق النار لي. |
Sana baktığım dakikada beni bir şeyin vurduğunu hissettim. | Open Subtitles | شعرت بشيء من خلال تبادل لاطلاق النار لي الدقيقة أنا وضعت عيني عليك. |
beni kovamayacakları ortaya çıktı, cünkü istifa ettim. | Open Subtitles | تبين أنها لا يمكن اطلاق النار لي. لأنني الإقلاع عن التدخين. |
Bana bir iyilik yap ve vur beni. | Open Subtitles | تمزيق شيكا بمبلغ 50 الكبرى، تفعل لي معروفا واطلاق النار لي. |
beni canlı istiyorsun Bu yüzden beni vurmayacaksın. | Open Subtitles | تريدني على قيد الحياة، حتى أنت لا ستعمل تبادل لاطلاق النار لي. |
beni hiçbir şey.... hiçbir şey uğruna vurabildiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق ان كنت على استعداد لاطلاق النار لي من أجل لا شيء. |
Çünkü beni kovabilmek için sözleşmeme aykırı birşey yaparken yakalamaya çalışıyor. | Open Subtitles | تريد بيك في حين أن أفعل شيئا يخالف العقد، واطلاق النار لي. |
Bir korkak gibi beni sırtımdan mı vuracaksın? | Open Subtitles | كنت اطلاق النار لي ستعمل في الظهر مثل الجبان أنت؟ |
Şimdi de beni vuracaksın çünkü ben senin için ayak bağıyım. | Open Subtitles | والآن أنت ذاهب لاطلاق النار لي لأنني نهاية فضفاضة. |
beni vurmak üzere olduğundan kendisini vurdum. | Open Subtitles | أنا أطلق النار عليه لأنني يعتقد كان على وشك اطلاق النار لي. |
Bir hata yaparsam Roger beni kovardı. | Open Subtitles | أن روجر اطلاق النار لي إذا فعلت شيئا خطأ. |
Protokolü uyguladığım için mi vuracaksın beni? | Open Subtitles | هل ستعمل تبادل لاطلاق النار لي ل بعد بروتوكول استخراج؟ |
Seni vurmamı mı istiyorsun, beni inandırmak için. | Open Subtitles | إذا أنا هانكي، يجب عليك اطلاق النار لي القتلى. |
Evet, ama benim şirkete yalan söylediğimi söylediler bu sayede beni kovabileceklerdi. | Open Subtitles | نعم، ولكن قالوا إنني كذبت للشركة، و حتى يتمكنوا من اطلاق النار لي. |
beni vurduğunda baya mutlu görünüyordun. | Open Subtitles | يبدو أنك سعيدة بما فيه الكفاية لاطلاق النار لي. |
Hayatımda hiç beni vurabilecek bir şeyi vurmadım. | Open Subtitles | لم يسبق لي أن أطلق النار أي شيء أنا يمكن أن تبادل لاطلاق النار لي. |
İstersen beni on defa vur. | Open Subtitles | تبادل لاطلاق النار لي عشر مرات إذا كنت تريد. |
Bu kadar kötüleşirsem, vurun beni. | Open Subtitles | إذا كنت من أي وقت مضى الحصول على هذا سيئة، واطلاق النار لي. |
Biri beni arkamdan vurmaya kalkıştı, kendimi korudum. | Open Subtitles | يحاول شخص ما لاطلاق النار لي في الظهر، أنا أدافع عن نفسي . |
Rozetimi çıkarsam beni vurmazlar, değil mi? | Open Subtitles | انني لتصل الى بلدي creds ، انهم لن تبادل لاطلاق النار لي ، هم؟ |