Başkanlık için demokratik aday sensin ve kapsamlı silah kontolü teklifin yanlış insanları kızdırıyor. | Open Subtitles | انت المرشح الديموقراطي للرئاسة واقتراحك للسيطرة على التسلح أغضب الناس الخطأ |
Belki de sen yanlış insanları tanıyorsundur. | Open Subtitles | حسن, ربما أنت فقط تعرف الناس الخطأ |
Çünkü ucuz herifin tekisin, ve Yanlış insanlarla iş yapıyorsun. | Open Subtitles | لأنك لا زلت تبحث عن الأرخص, توظف الناس الخطأ. |
Başının belada olmasının nedeni, ...gençken Yanlış insanlarla karşılaşmasıydı. | Open Subtitles | ..مشكلته كانت أنه كان يذهب مع الناس الخطأ عندما كان صبيا |
Yanlış kişileri hayal kırıklığına uğratmaya devam etme de. | Open Subtitles | اذا ربما عليك أن تتأكد من عدم استمرارك في تخييب أمل الناس الخطأ |
Çünkü, er ya da geç, Lana yanlış insanlara doğru soruları sormaya başlayacak. | Open Subtitles | لأنه، عاجلا أم آجلا، فإن لانا سوف تسأل الناس الخطأ عن الأسئلة الصحيحة |
Polis ve Savcılar, yanlış sırayla yanlış kişilere suçlu kararı çıkarttılar. | Open Subtitles | اسمعواالشرطة والمدعي العام, ادانوا الناس الخطأ بالترتيب الخاطىء |
Kadir, yanlış kişilerle konuştuğumuzu söyledin. | Open Subtitles | قدير، أم، قلت كنا نتحدث إلى الناس الخطأ. |
Bildiği, bildiğini sandığı şeylerin, yanlış insanların eline geçmesinden. | Open Subtitles | من وقوعه فى أيدى الناس الخطأ ما يعرفه ما يعتقد أنه يعرفه |
yanlış insanları mı öldürdünüz? | Open Subtitles | قتلت الناس الخطأ أليس كذلك؟ |
Fox, çevik kuvvet yanlış insanları hedef almış. Palyaçolar aslında rehine. | Open Subtitles | فوكس)، فريق الاقتحام تستهدف ) الناس الخطأ المهرجون هم رهائن |
ama O, yanlış insanları suçluyor. | Open Subtitles | ولكنه يلّوم الناس الخطأ |
yanlış insanları kızdırdım. | Open Subtitles | أغضبت الناس الخطأ |
Başka bir çıkış yolu bulamadım. Yanlış insanlarla ilişki kurdum, büyük bir hata yaptım. | Open Subtitles | مشيت مع الناس الخطأ ، وقمت بخطأ كبير |
Bir süre sonra Yanlış insanlarla takılmaya başladı. | Open Subtitles | بعد ذلك بدأت بالتسكع مع الناس الخطأ |
-Belki Yanlış insanlarla konuşuyorsundur. Bana bırak. | Open Subtitles | -ربما أنت تتحدث مع الناس الخطأ, دع الأمر لي . |
Yanlış kişileri hayal kırıklığına uğratmaya devam etme de. | Open Subtitles | اذا ربما عليك أن تتأكد من عدم استمرارك في تخييب أمل الناس الخطأ |
Sanırım yanlış insanlara güveniyor . | Open Subtitles | أعتقد انه مجرد ثقة الناس الخطأ. |
Şimdi de Sean tamamen yanlış insanlara dadanmış durumda. | Open Subtitles | والآن (شون) يطارد كل الناس الخطأ |
Ford un yanlış kişilere bulaştığı. | Open Subtitles | فورد إختلط مع الناس الخطأ |
Curran, borç batağındaydı kumarhanede yanlış kişilerle kafa kafaya verdi. | Open Subtitles | (كورن) كان في دين، دخل أعلى من رأسه مع الناس الخطأ في الكازينو. |
Eğer o kitap yanlış insanların eline düştüyse... | Open Subtitles | أه لو الناس الخطأ وضعوا يديهم على هذا الشيء.. |