"الناصية" - Traduction Arabe en Turc

    • Köşede
        
    • köşeden
        
    • köşedeki
        
    • köşeye
        
    • köşesi
        
    • köşesinde
        
    Onun yerine Köşede durup bedava anüs muayenesi de yapabilirsin yani. Open Subtitles ربما عليهم ايضا ان يقفوا على الناصية ويعطوننا فحص طبي مجاني
    Köşede, geceleri açılan ve çalışanlarla denizcilere hizmet sunan kötü bir kafe vardı. Open Subtitles على الناصية كان هناك مقهى غامض مفتوح ليلاً للعمال و البحارة
    Köşede bir dükkan var. Oradan biraz yiyecek alalım. Open Subtitles هناك دكان على الناصية سَنَشتري بعض الطعام
    Peşindeyim, köşeden döndü şimdi. Tamam, peki. Open Subtitles لقد سبقني إلى الناصية لتوه نعم ، سأفعل
    Antika dükkanının bulunduğu köşedeki evde oturuyorum bilirsin önünde tahta Kızılderili heykelinin olduğu ev. Open Subtitles أنا اعيش على الناصية بجوار متجر التحف ذلك المتجر حيث يوجد الهندي الخشبي أمامه
    Tabii sersem! köşeye mendil açıp para atmalarını bekleyebilirim. Open Subtitles نعم ايها الوغد, مثل ان اقف على الناصية اسأل الناس ان يعطونى الملاليم
    İşte tüm bildiğimizin köşesi ve dostlardan sevgiler. Open Subtitles وتلك هي الناصية المشهورة التي نعرفها جميعاً من مسلسل "فريندز"
    Evrim Ağacı dediğimiz şeye baktığımızda hayvanların sağ üst köşesinde bulunduğumuzu görüyoruz. TED عندما ننظر على ما يسمى بشجرة التطوّر والنشوء، فنحن أعلى في الجزء الأيمن على الناصية مع الحيوانات.
    Köşede kokain satısıcı olmak... ..kazandırmıyordu. Open Subtitles أي شخص يعمل كمروج مخدرات على الناصية يعمل بدخل تافه
    Bilmiyorum ama Köşede ürkütücü bir yaşlı adam var, güneşli günlerde bile şemsiyeyle geziyor. Open Subtitles لا أعرف ، لكن هناك ذلك الرجل العجوز المخيف على الناصية الذي يسير بمظلة في الأيام المشمسة
    Tam Köşede bir Pizza dükkanı vardı. Open Subtitles كان هناك محل للبيتزا على الناصية
    - İleriki bloktan sonra, tam Köşede. Open Subtitles انه في اخر الشارع علي يمين هذه الناصية
    Köşede benimle buluşması için araç istiyorum. Open Subtitles أحتاج لوسيلة إنتقال عند الناصية
    O Köşede biriyle buluşacaktım ama gelmedi. Sendin. Open Subtitles شخص عند تلك الناصية و لم يظهر أبداً
    Tamam, bir sonraki köşeden sağa dön. Open Subtitles عند الناصية القادمة, انعطف يميناً
    Seni köşeden alırım. Open Subtitles إرحل غاضبا وسوف آخذك من الناصية
    köşeden çıktı. Open Subtitles إستدار على الناصية
    Johnny köşedeki binanın tepesine çıkmış ve yarım saattir orada. Open Subtitles جونى بوى فى أعلى المبنى الذى على الناصية إنه هناك منذ نصف ساعة
    Ara sıra köşedeki kafede bir kokteyl içer gece yayınlanan klasik filmleri izlersin. Open Subtitles الكوكتيل المميز في مقهى الناصية الأفلام الكلاسيكية في وقت متأخر من الليل و البيض المقلي في الثالثة صباحاً
    kapıdaki de ve köşedeki fahişe de. Open Subtitles وكذلك البوَّاب والعاهرة على الناصية
    köşeye şöyle yazmıştı: "Muğlak, ama heyecan verici". TED لقد كتب، "غامضة، لكنها مثيرة،" بقلم الرصاص، في الناصية.
    Western ve Parkway'in köşesi öğlen, Cuma. Open Subtitles سألقاك عند الناصية يوم الجمعة
    Emin değilim, ama güneydoğu köşesinde. Keşi takip eden adamı görüyor musun? Open Subtitles لست واثقاً إذا كان هاماً، لكن الناصية الجنوبية الشرقية، أترين الرجل الذي يتبع المدمن؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus