"الناموس" - Traduction Arabe en Turc

    • sivrisinekler
        
    • sivrisinek
        
    • sinekler
        
    • sivrisinekleri
        
    • sivrisineklerin
        
    • Sivrisinekliği
        
    Lanet sivrisinekler, uyuyamıyorum. Open Subtitles اللعنه علي هذا الناموس انا لا استطيع النوم
    Hatun sivrisinekler hep daha fazlasını ister, bir güve ya da yusufçukla takılırlar. Open Subtitles فتيات الناموس يحاولن الإرتقاء بعلاقاتهن، يرتبطن بفراشة أو يعسوب
    sivrisinek hatunların sivrisineklerle işi olmaz. Open Subtitles فتيات الناموس لا يردن الإرتباط بذكور الناموس
    - Jay sivrisinek hikâyesinden memnum. - Harika. Open Subtitles جاي" ليس لديه مشكلة مع قصة الناموس" - عظيم -
    Senden daha güçlü olan sinekler bile gördüm ya! Open Subtitles لقد قابلت الناموس مع قوة أكبر منك
    Bu cibinliklerin ısırıklardan koruduğunu biliyoruz fakat sivrisinekleri minimal derecede öldürüyor. TED نعرف الآن أن هذه الناموسيات تقوم بحمايتنا من اللدغات ولكنها ليست فعالة في قتل الناموس كما ينبغي.
    Kuru sezonda neredeyse yok oluyor. Çünkü sivrisineklerin üreyecekleri bir yer yok. TED إنه تقريبا يختفي في موسم الجفاف. لا يوجد مكان يتكاثر فيه الناموس.
    Haydi ver ona. Sivrisinekliği ölenin yanında yatanlara mı verirsiniz? Open Subtitles أهذا كل ماتفعله أن تعطي شبكة الناموس لمن عليه الدور ليموت؟
    sivrisinekler sadece yumurtlayacakları zaman kan emerler. TED يمص الناموس الدم فقط من أجل وضع البيض.
    sivrisinekler aslında gün içinde çiçeklerden topladıkları özleri içerek beslenirler. Aslında, laboratuvarda bizimkilere kuru üzüm veriyoruz. Ama dişilerin kan öğünü almaya ihtiyacı var. TED و لكن في المعتاد يتغذي الناموس في حياته اليومية على رحيق الأزهار. في الواقع, في المختبر نغذي ناموسنا على الزبيب. و لكن الأنثى تحتاج إلى وجبة الدماء.
    Meğer, sivrisinekler ilaçlarını sek severlermiş. Open Subtitles من الواضح, ان الناموس يفضل المبيد جافا
    sivrisinekler hariç. Dev gibiydiler. Open Subtitles عدى الناموس كان كبيراً
    Bir dahakine sivrisinekler yüzünden söylenecek. Open Subtitles قريباً سنراه يشتكي من الناموس
    "sivrisinekler her tarafımı ısırdı." demiştim. Open Subtitles قلتُ أن الناموس يلدغني كثيرًا
    Şişko sivrisinek girmesin diye o çadırın kapısını çoktan kapattım. Open Subtitles أود أن تغلق تلك الخيمة قبل أن يدخل الناموس ما الذى... ؟
    sivrisinek ağlarını sevmiyorum. Open Subtitles لا أحب شباك الناموس
    Bir sürü sivrisinek var. Open Subtitles هناك الكثير من الناموس.
    Dışkı. Her yerde sinekler var. Open Subtitles تباً، الناموس في كل مكان
    - On yaşımızdayken çok eğlenceliydi ama şimdi ise sinekler tarafından yenildiğimle kalıyorum. Open Subtitles لكن الآن الناموس يأكلني حية.
    Daha sonra sivrisinekleri tanıtıyorsunuz, nasıl gelip gittiklerinin modelini çıkarıyorsunuz. TED ثم بعد ذلك تُدخل الناموس و يجب أن تحاكي هذا و كيف بروحون و يجيئون.
    Moore'un yasaları hesaplamayı kolaylaştırdı, o kadar kolaylaştı ki, bireysel bir böceğin hayatını tartıp, evet budur veya değildir diye tartabiliyoruz. Şimdi bizim sadece dişi sivrisinekleri öldürmemiz lazım. TED قانون موور جعل البرمجة رخيصة, لدرجة أنه يمكنك أن تجعل لحياة حشرة ما وزن و تقرر أقتلها أو لا أقتلها. و الان إتضح لنا أننا نقتل فقط أنثى الناموس.
    Pantolonlarımızı yukarı sıyırıp sivrisineklerin bizi ısırmak için gelmesini bekliyorduk. Böylece onları yakalayıp sıtma taşıyanları tespit edebilecektik. TED كنا نُشمّر ملابسنا، وكنا ننتظر قدوم الناموس ليقوم بلدغنا حتى نتمكن من الإمساك بهم لنتحقق إن كانوا يحملون الملاريا.
    Sivrisinekliği Bay Radik'e ver. Open Subtitles إنقلا شبكة الناموس إلي السيد "راديك". أعطوها إليه بلا جدال.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus