Başka birisi ise şöyle dedi; "Peki ya yıldızın önünden geçip giden çok eliptik yörüngedeki büyük kuyruklu yıldız kümeleri?" | TED | حتى قال شخص آخر، حسناً، ماذا عن مجموعة ضخمة من المذنبات التي تمر بجانب هذا النجم في مدار بيضاوي الشكل؟ |
Kötü yıldız onun Mısır'ın yok edicisi ve kölelerin kurtarıcısı olduğunu bildirdi. | Open Subtitles | النجم الشرير تنبأ به بصفته الشخص الذى سيدمر مصر و رسول العبيد |
Kötü yıldız, onun Mısır'ın yok edicisi ve kölelerin kurtarıcısı olduğunu bildirdi. | Open Subtitles | النجم الشرير تنبأ به بصفته الشخص الذى سيدمر مصر و رسول العبيد |
Bir milyon yıldızın içinden doğru yıldızı tahmin edebildiğinde kendini şanslı hissediyor. | Open Subtitles | فى أفضل الأحوال فإن فرصة عثوره على النجم الصحيح واحد فى المليون |
Bunları Star'a koymaya hiç gerek yok, öyle değil mi Kipling? | Open Subtitles | لا داعى لترك أى من هذا يدخل النجم , أنا آخذه يا كيبلينج ؟ |
"Yahudiler Zion'a dönerse... ..bir kuyruklu yıldız semayı delerse... ve kutsal Roma Imparatorluğu yücelirse, o zaman sen ve ben ölmeliyiz." | Open Subtitles | عندما يعود اليهود الى جبل صهيون و النجم يمزق السماء و تنهض الأمبراطوريه الرومانيه المقدسه حينئذ.. أنا وأنت يجب أن نموت |
Makine dairesine hiç uğramayan tek yıldız filosu mühendisi kendisi olmalı. | Open Subtitles | لابد وأنه المهندس الوحيد في أسطول النجم. مَن لا يلتحق بالهندسة. |
Tüm dünyada, bu işi kaldırabilecek birisini aradık ve karşımıza bir yıldız çıktı. | Open Subtitles | لقد بحثنا بالكوكب بأكمله عن شخص جيد بما فيه الكفاية ووجدنا هذا النجم. |
Çok parlak olan yıldız, neredeyse sönük olan gezegeni tamamen gizler. | Open Subtitles | النجم شديد السطوع لدرجة أنه يحجب بالكامل تقريبًا الكوكب الأشد عتامة |
Bunun aksine yıldız ise daha küçük bir yörüngede döner. | Open Subtitles | ولكن النجم يتحرك كذلك ، ولكن في مدار أصغر بكثير |
Bazılarımızın aramakta olduğumuz bu üçlü yıldız oluşumu hakkında soruları var. | Open Subtitles | بعضنا يتسائل عن تشكيل هذا النجم اللامع المُفترض أننا نبحث عنه |
X ışını altında mavi yıldızı göremeyiz çünkü yüzeyi 30 bin derece sıcaklıktadır. | Open Subtitles | بأشعة إكس نفقد منظر النجم الأزرق لأن سطحه فاتر ب 30 ألف درجة |
Neler olduğu hakkında daha fazla şey öğrenmek için bu yıldızı gözlemeye devam etmeliyiz. | TED | نحنُ بحاحة لملاحظة هذا النجم باستمرار لتعلّم المزيد حول ما يحدثُ. |
Bu yıldızın ölümü sonucunda, bir nötron yıldızı doğar. Nötron yıldızı, evrende bilinen en yoğun nesnelerden biridir ve sıkışmış maddelerin garip fiziğini inceleyebileceğimiz bir laboratuvardır. | TED | موت ذلك النجم هو الميلاد لنجم نيوتروني أحد أكثر المواد المعروفة كثافة في الكون ومعمل لفيزياء غريبة لمادة فائقة الكثافة |
yıldızın doğumdan sonraki yaşamı sürekli bir çatışma kütleçekimine karşı topyekûn bir savaştır. | Open Subtitles | وبمجرد أن يتكون النجم .. حياته تصبح معركة دائما جسمه الخارجي ضد الجاذبية |
yıldızın... etrafında dönen şeylerden. Diskin etrafında dönen güneş gibi. | Open Subtitles | الأشياء التي تدور حول النجم مثلما تدور الشمس حول القرص |
Ailede kimin Star olduğu belliydi. | Open Subtitles | كان من الواضح جداً من هو النجم في أسرتنا. |
Bazıları bir yıldıza çok yakın olacak ve yanacak. Bazıları da çok uzak olduğu için donacak. | TED | بعضها سيكون قريبًا من النجم وهذا سيجعلها محترقة، وأخرى ستكون بعيدة جدًّا ممّا سيجعلها مجمدة. |
Eric'in küçük kasesi ay ışığında en parlak yıldızdan daha parlak şekilde parladı. | Open Subtitles | لَمَعان عقبِ إيريك الصغير جداً في ضوءِ القمر، يُشرقُ ألمعُ مِنْ النجم الألمع. |
Ama günümüzde bu süperstar etkisi tüm ekonomiyi etkileyecek bir kapsamda cereyan ediyor. | TED | لكن اليوم، تأثير ذلك النجم يحدث في مختلف قطاعات الاقتصاد بأكمله. |
Kutup yıldızını takip ediyordum, ama her şey ters gitti ve onu kaybettim. | Open Subtitles | لقد حاولتُ السير عن طريق تتبع النجم القطبي، لكن أختلط عليّ الأمر وفقدته. |
Çünkü Geum Jan Di ay, Gu Jun Pyo yıldızının kaçmasına müsaade etmez. | Open Subtitles | لأن غوم جان دي هي القمر الذي لا يستطيع ترك جون بيو النجم. |
Evet duyduğuma göre film yıldızımız korumayı reddetmiş. | Open Subtitles | أجل , إذاً سمعت أن النجم السينمائي يرفض الحماية |
Burada gecelerken, arabayı kutup yıldızına çevirmeliyiz. | Open Subtitles | عندما نبقى الليلة هنا تشير العربة الى النجم القطبي |
Bunlar sadece bizim ve yıldız arasından geçmekte olan kuyruklu yıldızlar. | TED | وهذه هي فقط المذنبات التي حدث ومرّت بيننا وبين النجم. |
Ve o yıldızla olan bağlantı, güneşimiz, bitkileri diğer tüm yaşayan şeyler için dayanak noktası yapar. | Open Subtitles | و هذه العلاقة مع هذا النجم ، شمسنا، تجعل من النباتات حجر الأساس لجميع الكائنات الحية. |
Her yıldızda hassas bir denge vardır, çekirdeğindeki füzyon gücü ki bu onu patlatmaya çalışır, ve kütlesinin yerçekim kuvveti, ki bu da onu top gibi sıkıştırmaya çalışır. | Open Subtitles | لكل نجم توازن دقيق بين قوة الإنصهار في قلبة الذي يميل لنسف النجم وقوة الجذب من كتلتة التي تميل لتشكيلة على شكل كروي |
Benim büyük şişman Joey yıldızım. | Open Subtitles | جوي النجم السمين الكبير |