Altınla değil. Zenginlik vaadiyle de değil. Ama insan ruhunun zayıflığıyla. | Open Subtitles | ليس بسبب الذهب والغني والكن بسبب ضعف النفس البشرية |
O, insan ruhunun tutsak olduğu, meleklerin, şeytanların, ve kristal kürelerin göklerde yer aldığı hayal edildiği, hür düşüncenin mevcut olmadığı bir zamanda yaşadı. | Open Subtitles | عاش في زمن كانت فيه النفس البشرية مقيدة والعقول مسلسلة |
İnsan ruhunun kalıtsal cömertliğinin en somut yansıması eğitmenliktir. | Open Subtitles | أحد أوجه الكرم المتأصلة في النفس البشرية هو وجه المعلم |
Deneysel kanıtlara göre, ne hayaletler, ne güçler ne de insan ruhları vardır. | Open Subtitles | ليس هُناك من دليل تجريبي على وجود الأشباح أو الأرواح أو النفس البشرية |
Ama insan doğasının neler yapabileceğini gördükten sonra artık bir parçası olmak istemiyordum. | Open Subtitles | لكن بإلقائي نظرة على ما تستطيع النفس البشرية فعله لم أرد الاستمرار فيها |
Travmanın ve savaşın insan psikolojisine olan etkisinden hiç söz etmemiştik bile. | TED | لم نكن نتحدث بعد عن آثار الصدمة والحرب على النفس البشرية. |
Bir insanın sonsuz nüanslarını insan ruhunu yeniden yarattım. | Open Subtitles | لقد اعدت خلق الفوارق الدقيقة في النفس البشرية الروح البشرية |
İnsan ruhunun ücra köşelerinde beslenen lanetlenmiş kurtları gördüm! | Open Subtitles | . لقد رأيت النزوات الشريرة التي تستمتع في الأعماق المظلمة ! من النفس البشرية |
İnsan ruhunun derinliklerini anlamaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نغوص في أعماق النفس البشرية |
Ona kendimi Scrabble'da gerçekten çok ilerlettiğimi söylediğimde bana "Ben de!" dedi ve çoğu gününü hücre hapsinde geçirmesine rağmen o ve komşu mahkumlarının kağıttan masa oyunları yaptıklarını ve yemek yarıklarından hamlelerini seslendiklerini anlattı -- insan ruhunun inanılmaz azminin ve yaratıcılıkla adapte olma yeteneğimizin bir kanıtı. | TED | وحين أبلغته بأنني أتقن "لعبة الخربشة" إتقانًا بالغًا، أجابني: "وكذلك، أنا" وفسّر لي ذلك، على الرغم منه أنه قضى معظم أيامه في حجز انفرادي، لكنه هو وجيرانه السجناء صنعوا رقعة للهوِ دون ورقة ودعَوا بعضهم بعضًا للعِب من خلال فتحات إدخال الطعام... في شهادة مذهلة على مثابرة النفس البشرية وقدرتنا على تطويع الأشياء بطرق إبداعية. |
Çünkü taklit edilemeyen tek şey var ki... o da insan kalbi, insan ruhudur. | TED | ولكن الشيء الوحيد الذي لا يمكن محاكاته أبدا هو قلب الإنسان ، النفس البشرية. |
Mantıksız davranışlar insan ruhundan sökülüp atılır. | Open Subtitles | إنّالمرضوالإرتبـاكيختفيـانوتُطرد الشيـاطين الوسواسة من النفس البشرية |
Kendini koruma, insan aklındaki en temel içgüdüdür. | Open Subtitles | الحفاظ على الذات هي الغريزة الاساسية في النفس البشرية |
Bir insanın bedeli. | Open Subtitles | سعر النفس البشرية |