Bir kaç telefon görüşmesi yapacağım da. | Open Subtitles | تَتدبّرُ قيادة السيارة؟ أنا عِنْدي بَعْض المكالمات الهاتفيةِ للرَكْض. |
Tamam, bu telefon çağrısına kadar iki saatlik kısa bir süremiz var. | Open Subtitles | الموافقة، نحن عِنْدَنا ساعتان قصيرتانُ قبل هذه المكالمة الهاتفيةِ. |
Bu nedenle de, maalesef, o telefon görüşmesini yapmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | لذا لسوء الحظ سَ يَجِبُ أَنْ يَجري تلك المكالمة الهاتفيةِ. |
Patron telefon kaydını dinletti. | Open Subtitles | أعادَ المالكُ شريط المكالمة الهاتفيةِ. |
Kimse benim oğluma, okuldan bana telefon gelecek kadar sataşamaz! | Open Subtitles | لا أحد يَعتدي على ولدِي، ثم تأتنيني المكالمات الهاتفيةِ مِنْ المدرسةِ! |
Çünkü o konu hakkında bir sürü telefon geliyor ve bu durum biraz utanç verici. | Open Subtitles | لأن أَحْصلُ على الكثير مِنْ المكالمات الهاتفيةِ حول ذلك، وذلك a قليلاً إحْراج. |
Gel de, şu telefon görüşmesini halledelim. | Open Subtitles | تعال... دعنا نَذْهبُ نهايةً تلك المكالمة الهاتفيةِ. |