"الهبة" - Traduction Arabe en Turc

    • yetenek
        
    • hediyeyi
        
    • yeteneği
        
    • hediye
        
    • armağan
        
    • yeteneğin
        
    • hediyenin
        
    • ödülü
        
    • armağanı
        
    • yeteneğini
        
    • ödül
        
    • yeteneğe
        
    • hediyeye
        
    Bu yetenek daha çok bir lanettir. Kirsten'ın zaman anlayışı yoktur. Open Subtitles هذه الهبة أكثر من مجرد لعنة كريستين ليس لديها إحساس بالوقت
    Bu yetenek insana bir ton sorumluluk yükler ve bu her zaman insanlara umut vermek değildir. Open Subtitles العديد من المسؤليات تأتي من وراء الهبة وليس الأمر إعطاء الناس الأمل
    Bu bir hediyedir bizler için. Ve şimdi bu hediyeyi kullanırken dikkatli olmalıyız, TED يجب علينا أن نتنبه الآن بأن نستخدم هذه الهبة
    Bence sende doğuştan gelen eşsiz bir insanların içindeki tuhaflığı çıkarma yeteneği var. Open Subtitles أعتقد أن لديكِ الهبة الفريدة من نوعها تلك التي تظهر الغرابة بنظركِ للآخرين
    Senden çok özel bir hediyen çalındı, ve bu hediye geri getirilemez. Open Subtitles لقد سُرقت هبةً خاصة جداً. إنها الهبة التي لا يُمكن استبدالها.
    Sana güçlü bir armağan verdim. Seninle birlikte doğan aynı armağan. Open Subtitles ، لقد أُعطيت هبة كبيرة جدا نفس الهبة التى ولدت بها
    Bence, bize bağışlanan gelmiş geçmiş en mucizevî yeteneğin incelemesi demek. Open Subtitles لي، هي دراسة الهبة الأكثر اعجازا التي قد اهديت إلينا
    Bu hediyenin bana bir sebep uğruna verildiğini söyledin. Artık onun ne olduğunu biliyorum. Open Subtitles قلت بأنّي أعطيت هذه الهبة لسبب، الآن أعرفه
    Eğer yetenek kızına geçtiyse, Niye torununa geçmiyor? Open Subtitles إن كانت الهبة أورثت لابنتها لم لم تمررها هي أيضاً
    Sizin yetenek dediğiniz bu şeyi hiç istememiştim. Open Subtitles لم أرد هذه الهبة أبداً ما تسمونها هبة لكنك تملكينها
    Üstelik, peri kılavuzuna göre, sadece sana hediyeyi veren peri onu geri alabilir ve biz de ona yalvardık. Open Subtitles الى جانب, تبعا لكتاب الارشاد الخاص بالجنيات, الجنية التي اعطت الهبة فقط تستطيع ان تاخذها, و نحن قد توسلنا عليها.
    Sadece Mandy ve ben hediyeyi biliyoruz. Open Subtitles انا و ماندي فقط اللتان تعرفان موضوع الهبة.
    ...bu hediyeyi istemedim. Open Subtitles أرغب بهذه الهبة لنفسي، في الواقع أشعر أحياناً
    Bana rüyaları sen verdin. Bana bu yeteneği bağışladın! Open Subtitles أنت من أعطيتني هذه الأحلام لقد و هبتني هذه الهبة
    Ve nasıl oluyor da hiç kimsenin at yarışı sonuçlarını görme yeteneği olmuyor? Open Subtitles وكيف أنه لم يحصل أحد قط الهبة لرؤية نتائج سباق الخيل؟
    hediye için minnettar olmadığımdan değil. Minnettarım, gerçekten. Open Subtitles ليس معنى ذلك أني غير شاكرة على تلك الهبة أنا أقدرها , حقا.
    Bununla... gerçek mucize, bu armağan. Open Subtitles ...مع هذه ...المعجزة الحقيقيَة هذه الهبة
    Seni üstün bir aktör haline sokabilecek yeteneğin seni unutulabilir biri haline getiriyor. Open Subtitles الهبة التى استطاعت تحويلك الى ممثل ممتاز.. يجعلك لا تُنسى
    Bu hediyenin bana bir neden uğruna verildiğini söyledin. Artık bu nedenin ne olduğunu biliyorum. Open Subtitles تقول بأنّي أعطيت هذه الهبة لسبب، الآن أعرفها
    Birilerinin seni bulup ele geçirmesi ve ödülü kazanması sadece zaman meselesi. Open Subtitles إنها مسألة وقتٍ قبل أن يجدك أحداً ويسلمك مقابل الهبة
    Gördüklerimizdeki armağanı bulmak bizim sınavımız. Open Subtitles التحدي الذي يواجهنا، هو إيجاد الهبة فيما رأيناه
    Bu doğadaki şekilleri tanıyabilme yeteneğini gökteki takvimi okuyabilmek için kullandık. Open Subtitles استخدمنا هذه الهبة لتمييز الأنماط في الطبيعة لنقرأ الرُزنامة في السماء.
    Peki ya seni avlamak için peşinde olan ödül avcıları ne olacak? Open Subtitles ماذا عن الأناس الذين يحاولون جمع الهبة على رأسك؟
    Oh, Doğum günülerin önemi hakkında ve sahip olduğumuz en önemli yeteneğe minnettar olmamız için bize harika bir şans verdiğini hakkında küçük bir konuşma yaptık Open Subtitles بالفرصة المثاليه التي نكون فيها ممتنين للهبة الأكثر أهمية، الهبة التي لدينا أمي، مالذي تفعلينه؟
    -Sana verecegi hediyeye layik olup olmadigini denedi. Open Subtitles لترى إذا كنت تستحقين الهبة التي ستمنحك إياها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus