Yeniden yapılandırmaya gidiyoruz. | Open Subtitles | إستمعي . سنقوم بعمل القليل من إعادة الهيكلة |
Resmi olarak, yeniden yapılandırmaya kadar kapatıldılar ki bu onları, devlet müteahhitlerinin işine son verme kararı almaya zorladı. | Open Subtitles | حسنا، رسميا، كان من المقرر لإعادة الهيكلة الداخلية، الذي أدى إلى قرار إنهاء العقود الحكومية. |
İflasımızı ilan edeceğiz ve yeniden yapılandırmaya gireceğiz. | Open Subtitles | سنقوم بالبدء في البند الحادي عشر والقيام بإعادة الهيكلة |
Şimdi, bahsetmek istediğim ikinci konu, yeniden yapılanma fikri, Web'in yaptığı şey bir yeniden yapılanmadır. | TED | الآن، ثاني شئ أريد الحديث عنه كانت هذه الفكرة لإعادة الهيكلة-- أن ما تفعله الويب هو إعادة الهيكلة. |
Lanet olsun, Josh, tüm bu yeniden yapılanma işi... seni burda tutmak üzere planlanmıştı.. | Open Subtitles | اللعنة, " جوش" كل شيء في إعادة الهيكلة هذه إستندت حول إبقائك |
Aslında yapılanma yapılandı. Birazcık uçmuş görünse de emin ol ki Buy More bizim Buy More. | Open Subtitles | أن إعادة الهيكلة قد تمت لذا و المكان فارغ الآن ربما أريك (باي مور) الجديد ، إنه (باي مور) |
2007'de yeniden yapılandırmaya gitmek zorunda kaldığında yanında kim vardı? | Open Subtitles | من دعمك عندما أعدت الهيكلة سنة 2007 |
Yarı iletken işini buraya taşımış, ...bizim yeniden yapılanma teklifimizi senin ona sunmanı istiyoruz. | Open Subtitles | نقلت نصف عملها "أشباه الموصلات" إلى هنا ونحن نريد منكِ تقديم اقتراح إعادة الهيكلة لدينا لها |
Yeniden yapılanma süreci. | Open Subtitles | قليل من إعادة الهيكلة. |
Yeniden yapılanma süreci. | Open Subtitles | قليل من إعادة الهيكلة. |
Bu okul hakkında sevdiğim şeyleri farkettim ve askeri yapılanma hakkında sevdiğim şey daha önce hiç farketmediğim bir şeydi sonunda kendimi daha büyük bir şeyin parçası gibi bir takımın parçası gibi hissettiğim gerçeği ve orada olmam insanlar için önemliymiş gibi liderliğin sadece bir kelime olmadığı fakat aslında bütün deneyimin çekirdeği olduğu gerçeği | TED | أدركت أن الأشياء التي أستمتع بها حول هذه المدرسة والأشياء التي أستمتع بها حول تلك الهيكلة كانت شيء لم أجده من قبل: في حقيقة الأمر شعرت بأنني جزء من شيء أكبر، جزء من فريق، وذلك كان يهم الناس بالفعل. بأني كُنت هناك، حقيقة أن القيادة هناك ليست مجرد عبارة منمقة، ولكن هذا كان حقيقيًا، في الواقع جزء أساسيًا من التجربة بُرمتها. |
Şirket yeniden yapılandı... | Open Subtitles | الشركة... إعادة الهيكلة... |