Ben de iskelet röntgenlerini ve 3 boyutlu görüntülemesini yapayım. | Open Subtitles | سلأعمل صور ثلاثية الأبعاد و أشعة سينية لكامل الهيكل العظمي |
Akbabalar genellikle önce gözleri çıkarır, sonra deriyi yırtar, dokuyu çekiştirmeye başlar ve geriye sadece iskelet kalır. | TED | النسور عادةً تزيل العيون اولاً، ثم تمزق الجلد، تبدأ باخراج الأنسجة ثم تترك لكم الهيكل العظمي. |
Bütün bu süreçte, bu iskelet ebedi ve değişmeyecek bir şekilde taş mezarlığında mükemmel bir dengededir. | TED | كان وضع الهيكل العظمي دائما وثابتا طوال هذا الوقت، في توازن تام داخل قبره الصخري. |
Şöyle bir anlaşma yapalım. O iskeleti birleştirmek için kitaplardan destek alıyoruz. | Open Subtitles | إننا نستخدم مخطوطة من أجل أنّ نقوم بتجميع الهيكل العظمي من جديد |
Kutuların iskeleti değildir, uyabilirlik ve aklın sinir sistemidir. | TED | إنها ليست الهيكل العظمي للجداول، بل هي الجهاز العصبي للتكيف و الذكاء. |
Onların kafatası parçaları olduğunu sanıyordum ama iskeletin başka bir kısmına ait olmalılar. | Open Subtitles | ظننت أنهم من الجمجمة لكن لابد أنهم من جزء آخر من الهيكل العظمي |
Önce iskelet tamamen terk edilmiş görünüyordu ama uzun süre geçtikten sonra bile baş kısmında hala biraz et kalmış. | Open Subtitles | لوهلة , يبدو وكان الهيكل العظمي مهجور تماما ولكن حتى بعد مرور هذه المدة الطويلة ما زال هناك بعض اللحم في الرأس |
Her neyse, bu iskelet bardan içeri girer. | Open Subtitles | على كل حال، يدخل ذلك الهيكل العظمي إحدى البارات. |
Angela iskelet kalıntılarının vücut tiplerini tanıması için bir program yazdı. | Open Subtitles | قامت أنجيلا بتصميم برنامج تعريف حسب الكتلة لتطبيق نماذج الاجسام على بقايا الهيكل العظمي |
İskelet kalıntıları Rene Mouton adlı birine ait. | Open Subtitles | بقايا الهيكل العظمي تخص رجلاً اسمه رينيه موتان |
Gençliğimde ben de bir kez iskelet kılığına girmiştim. Cadılar Bayramı adetinin İskoçya'dan alındığını biliyor muydun? | Open Subtitles | مرة في شـبابي تنكرت بزي الهيكل العظمي هل تعلم ان عيد الهالوين اساسه اسكوتلندا |
Yumuşak dokuyu çıkarırken, iskelet yapısının solunda oluşan kesikler.... | Open Subtitles | آثار التقطيع على الهيكل العظمي متراكبة على هيكل النسيج الناعم |
Evet; iskeleti parçalara ayırıp onu yok ederek gerçekliğini belgeleyebiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا ان نوثق أصل الهيكل العظمي عن طريق تقطيعه لاجزاء. و تدميره |
Peki bu sefer hangi antik iskeleti saklıyorsun ? | Open Subtitles | ماهو الهيكل العظمي الذي تحسب أنك تقوم بالحفر وراءه كل هذا الوقت. |
Tüm iskeleti ele geçiremediler. | Open Subtitles | لم يتمكنوا من الحصول على كامل الهيكل العظمي |
Ama asıl ilginç şeyi iskeletin geri kalanından edindik. | TED | ولكن المعلومة المثيرة للاهتمام حقًا جاءت من بقية الهيكل العظمي. |
Bu iskeletin bir Homo Erectus a ait olduğu bağlantısını kurdum... ...çünkü o öldüğünde benimle aynı yaştaydı. | TED | ربما أتصل بهذا الهيكل العظمي للإنسان المنتصب القامة بشكل جيد للغاية، لأنني كنت في نفس العمر الذي توفى هو فيه. |
Bulduğum iskeletin kemiklerinden bir örnek getirdim. | Open Subtitles | أنه قَشْط عظمِي مِنْ ذلك الهيكل العظمي الذي وَجدتُه. |
Sadece yeni kutular ekleyebilir, iskelete yeni kemikler. | TED | هي فقط تضيف جداول جديدة، عظام جديدة إلى الهيكل العظمي. |
Çocukken annem, bir balinanın iskeletini görmem... için beni müzeye götürmüştü. | Open Subtitles | عندما كنت طفلاً , أخذتني أمي الى المتحف لرؤية الهيكل العظمي للحوت |
Bulduğu iskeletteki kuvars doğru değil gibiydi, o yüzden inceledim. | Open Subtitles | وجود الكوارتز في الهيكل العظمي. لَمْ يَبْدُ صحيح، لذا قِستُه. |
Böylece, tam 100 yıl sonra, bu tuhaf canlının iskeletinin bir kısmını elde etmiş olduk. | TED | وبعد 100 سنة أخيرًا وجدنا جزء آخر من الهيكل العظمي لذلك المخلوق المميز. |
Bir kişinin kilo verince alacağı yeni görünümün doğru bir tahminini çıkarmak için kemik yapısı ve vücut şekliyle sonuca gidiyor. | Open Subtitles | يستنبط من الهيكل العظمي وشكل الجسم ليُعيد تنبؤ دقيق لما قد يبدو علىه شخص ما، لنقول، |
Vidalar, gümüş iskeletle uyuyor mu diye, bakmaya gelmiştim ve iskelet yoktu. | Open Subtitles | أتيتُ إلى هنا لمعرفة إذا كانت هذه المسامير تطابق التي في الهيكل العظمي... وكان الهيكل العظمي قد إختفى |
İskeletor bunu seviyor gibi | Open Subtitles | يبدو أن الهيكل العظمي كذلك |
Zack, Gormogon ve ustası ve onun yaşlı ustası tarafından yaratılmış iskelette bulunan 30'un üstünde kurban olduğunu, söylüyor. | Open Subtitles | يقول (زاك) أنّ هناك أكثر من 30 ضحيّة ممثّلة في الهيكل العظمي تم إنشاؤها بواسطة (غورموغون)... وسيّده، الذي لابدّ أن يكون في الثمانينات من عمره |
İnsan iskeletine bu kadar et bağlanabileceğine bile inanmak zor. | Open Subtitles | من الصعب تصديق أن يتصل كل هذا اللحم على الهيكل العظمي |
Ve böylece şimdi daha uzaktaki bu organ sistemine... ...uzun zaman önce çürümüş iskeletten... ...yola çıkarak... erişim imkanımız var. | TED | فإنه يمكننا الآن أيضا الوصول إلى ذالك النظام الأكثر بعدا ،كل ذلك من الهيكل العظمي وحده .الذي قد تحلل منذ وقت طويل |
Yetişkin insan iskeletinde 206 kemik vardır. | Open Subtitles | الهيكل العظمي البشري الكبار يحتوي على 206 عظمة. |