"الوقت والمكان" - Traduction Arabe en Turc

    • Yeri ve zamanı
        
    • zaman ve
        
    • Yer ve zaman
        
    • zamanı ve yeri
        
    • saatte
        
    • zamanda ve
        
    Yeri ve zamanı değil biliyorum ama birine anlatmak zorundaydım. Open Subtitles أنه ليس الوقت والمكان ولكن عليً أن أخبر أحدً بالحقيقة
    Bunun Yeri ve zamanı olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles ـ لا أعتقد إنهُ الوقت والمكان المناسبين حقاً؟
    İkinci bölümün söylenmesi zaman ve uzayda bir tür kırık yaratır. Open Subtitles إلقاء الكلام للممرات الثانية ستخلق نوع من الشق لمرور الوقت والمكان
    İç kişiliğim, zaman ve mekân düzleminden bağımsız. TED ذاتي الداخلية هي خارج نطاق الوقت والمكان.
    Bu meseleyi hemen şimdi tartışalım. Belki de doğru Yer ve zaman burasıdır. Open Subtitles دعنا نُجري تلكَ المُناقشة الآن هذا قد يكون الوقت والمكان المُناسب
    Bize zamanı ve yeri belirt, ...Jamaikalıları oraya parayla getirt, ...gerisi biz hallederiz. Open Subtitles ستعطينا الوقت والمكان ضع الجامايكيين هناك مع نقودي ونحن سنتولى الأمر
    Yeri ve zamanı sen belirle. Open Subtitles أعطني الوقت والمكان المناسب، وإن قمت بالهجوم قبل المبادلة.
    - Jin-suk. - Ben Yong-kuk'la Yeri ve zamanı ayarlarım hemen. Open Subtitles سوف أحدد الوقت والمكان مع يونج
    Milli Güvenlik değiş tokuşun Yeri ve zamanı için Mutabakat'tan bir telefon daha bekliyor. Open Subtitles مجلس الأمن القومي يتوقّع إتصالاً "آخرمن "الكوفنانت.. لتحديد الوقت والمكان للتبادل
    Yeri ve zamanı kısa bir süre sonra öğreneceksin. Open Subtitles الوقت والمكان سيتم إرسالهم لك قريباً
    Normalde Oz Büyücüsü'nü hatırlanmaya değer görmek isterdim ama bunun da bir Yeri ve zamanı var. Open Subtitles (في العادة , أود أن يغمي علي لمشاهدة تذكارات سحرة (أو زد ولكن هذا لديه الوقت والمكان
    Ruslar, internet sitesine yenice zaman ve yer adresi verdiler. Open Subtitles اتصال الروس أرسلوا الوقت والمكان في الموقع التبادل خلال 30 دقيقة
    zaman ve serbestlik konusunda sen iyi niyetli bir bilgesin. Open Subtitles الوقت والمكان.. وستكون الشخص ذو النية الحسنة
    Albay, bir mikronoktaya bizim için zaman ve mekân bilgilerini koymuş. Open Subtitles العقيد وضع الوقت والمكان في شريحة مُصغّرة
    Ya zaman ve mekânı ayarladıysa sen oraya gidiyorsun, hedefe bir telefon geliyor tam olarak sen onu indirecekken sonra sana tüm şehirde beyhude bir arayışta olduğunu yutturuyor sen de Angela'nın kucağını boyluyorsun işte? Open Subtitles ماذا لو دبر لك الوقت والمكان تصل هناك، ثم يتلقى الهدف مكالمة هاتفية وعندما يُفترض أن تقتله
    Doğrusal bir yazar zaman ve mekanla ilgilenirken, interaktif bir yazar olarak ben zaman, mekan ve ihtimallerle ilgileniyorum. TED فبالرغم من أن الكاتب القصص الطولية يتعامل مع الوقت والمكان، أما أنا ككاتب تفاعلي، أتعامل مع كلًا من الوقت والمكان والإمكانيات.
    Yer ve zaman! Open Subtitles الوقت والمكان
    zamanı ve yeri bilmemiz gerekiyor. Open Subtitles نحن بحاجة لمعرفة الوقت والمكان.
    En stratejik zamanı ve yeri belirleriz. Open Subtitles سنجد الوقت والمكان الأكثر استراتيجية
    Ve haftaya aynı saatte aynı yerde buluşuruz, tamam mı? Open Subtitles وسوف نتقابل الأسبوع المقبل في نفس الوقت والمكان , حسناً ؟
    Çünkü şüpheli gözlerin sana dönmeyeceği bir zamanda ve mekânda cinayet işleme fırsatı gördün ve bu fırsatı değerlendirdin. Open Subtitles لأنك رأيت فرصة للقيام بالجريمة في الوقت والمكان حيث لا يقع الإشتباه عليك وقتها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus