Başarılı bir şekilde illüzyon yaratmak için ilk ihtiyacınız olan şey güvendir. | Open Subtitles | من أجل النجاح في صنع الوهم الشيء الأول الذي تحتاجه هو الثقة. |
Bir siber-sihirbaz olarak ben, illüzyon öğelerini ve bilimi, gelecekteki teknolojinin nasıl deneyimlenebileceğini hissettirmek için birleştiririm. | TED | وكساحر سيبراني، أدمج عناصر الوهم والعلم لإعطائنا فكرة عن كيف يمكننا اختبار التكنولوجيات المستقبلية. |
Tüm yaşamım boyunca normal bir aile olmayı hayal ettim geri döndüğünde bu mümkündü bunu yaşayamadığım için hep seni suçladım. | Open Subtitles | أتعلمي ، لقد كان لدي هذا الوهم طوال حياتي . أن أحصل على حياه طبيعية وعندما عُدتِ . أصبح هذا ممكناً |
Biliyorum, önemsiz yalanlarım çoktur. Aslında bir kadının cazibesinin yüzde ellisi, hayal değil midir? | Open Subtitles | أعرف أني أكذب كثيراً، لكن نصف سحر المرأة من الوهم |
Robotik bir yanılsama yaratmak için, bir dizi etik kural ortaya çıkardık. Bir yasa ki, bütün robotlar buna göre yaşayacaktı... | TED | لصنع الوهم الروبوتي، يجب علينا أن نشرع مجموعة من القواعد الأخلاقية دستور، تعيش جميع الروبوتات به. |
Zamanı gelince. İlüzyonu canlı tutmak i çin bütün enerjime ihtiyacım var. | Open Subtitles | فى الوقت المناسب.أحتاج لكامل طاقتي لأبقى الوهم يعمل |
Ama bir illüzyonu mükemmelleştirmek için çarpıtılmış gerçeklik sakladığı şey kadar hakiki görünmelidir. | Open Subtitles | لكن لإتقان صنع الوهم الحقيقة الكاذبة يجب أن تظهر أصلية كالتي هي مخفية. |
Görüyorsunuz, gerçek ve illüzyon arasındaki ayrım bize görünen şeyler ve aslında gerçekte nasıl oldukları arasındaki ayrım. | TED | انظر، إن التفريق بين الحقيقة و الوهم هو التفريق بين كيف تبدوا الأشياء بوعينا و كيف هي في الحقيقة |
Bütün içimizdeki kişiye özel görüntü fikrinin bir tür illüzyon ya da kafa karışıklığından ibaret olduğuna dair düşüncesi. | TED | فكرة الفيلم الداخلي الذاتي كلها تتضمن نوعًا من الوهم أو الارتباك. |
Ama bu resmi kaldırsam bile, beyinlerimizin bu tip paternleri bulma konusundaki şartlanması nedeniyle illüzyon hala güçlü bir şekilde görülebiliyor. | TED | ولكن حتى عندما ابعدها بعيدا فان الوهم قوي جدا بسبب كيف ان عقولنا تجتهد في البحث للعثور على هذا النوع من الانماط |
Büyük ihtimalle böyle düşünmeleri için illüzyon kullanmıştır. | Open Subtitles | يبدو أنه استخدم تقنية الوهم ليجعلهم يفكرون هكذا |
Biliyorum, önemsiz yalanlarım çoktur. Aslında bir kadının cazibesinin yüzde ellisi, hayal değil midir? | Open Subtitles | أعرف أني أكذب كثيراً، لكن نصف سحر المرأة من الوهم |
Bir bakıma buna seviniyorum, çünkü bu hayal onu kaderimizden uzak tutuyor. | Open Subtitles | نوعا ما، أنا مسرور أن هدا الوهم يبعدها عن حقيقة مأزقنا. |
Psikiyatrların bu tip vakalar için kullandığı bir kelime var. hayal dünyasında yaşayan. | Open Subtitles | الأطباء النفسيون عندهم كلمة لشئ مثل هذا , الوهم |
Ama yine aynı hikaye. Arka planı kaldırdığımızda, yanılsama geri geliyor. | TED | لكن مجدداً نفس القصة أنه إن أبعدنا الخلفية، فأن الوهم يأتي مجدداً. |
Kaşlarına biraz daha şekil verirsen ilüzyonu tamamlamış oalcaksın. | Open Subtitles | بإمكانك ان تقلمي حاجيبيه فقط لإستكمال الوهم |
Büyük babam ilk büyümüzü garajında yarattı, basit bir cücelik illüzyonu. | Open Subtitles | جدي الكبير إخترع أول لعنة ، لعنة الوهم الكبير |
Ama.. ya ilüzyon bir bedeni ele geçirdiyse? | Open Subtitles | ولكن ماذا لو كان هذا الوهم العثور على شخص ما بامتلاك؟ |
Sandy, bu illüzyonun bozulabileceğine dair bir hatırlatma idi. | TED | ساندي كانت تذكرة من كيفية و امكان ان يتحطم الوهم |
Ekonomi mesleği bu yanılsamanın ana kaynağıydı. | Open Subtitles | مهنة الاقتصاد كانت المصدر الرئيسى لذلك الوهم |
Ailelerini katletmeleri gerektiğini düşünmelerine neden olan sanrı,.. | Open Subtitles | على الارجح، الوهم لماذا يحتاجون لقتل اسرهم |
Ama bu hayalin pençesinden kurtulman lazım. | Open Subtitles | لكن هذا الوهم الذي يسيطرعليك يجب أن يكسر |
"Sahte beklenti", diğer adıyla agresif sihirbazlar için çabuk umutlanmaktır. | Open Subtitles | عن طريق الوهم الزائد وكأنه أمل سريع |
Piper, bu büyülü güçlerinin olduğu sanrılar bir gün ölmene neden olacak. | Open Subtitles | بايبر هذا الوهم بأن لديك قوى سحرية سيقتلك يوماً ما |
Adrian'da bipolar bozukluk* var, kuruntulu ve paranoyak. | Open Subtitles | أدريان لديه إنفصام بالشخصية ويعاني من الوهم وكثرة الظنون |
Bu da sizin yeterlilik yanılgısı, sadelik yanılgısı ve en yıkıcısı da anlama yanılgısı oluşturmanızı sağlar. | TED | انها تسمح لك بخلق وهم بالجداره، وهم بالبساطه، والاسوأ على الاطلاق، الوهم بالفهم |
Ben Tucker adında birinin yaptığı Kimera hakkında bilgi istiyorum. | Open Subtitles | انا ابحث عن معلومات عن الوهم الذي صنعه ! الشخص المدعو تكر |