"اليائسين" - Traduction Arabe en Turc

    • çaresiz
        
    • umutsuz
        
    • Ümitsiz
        
    • umutsuzlar
        
    • umutsuzların
        
    Tekrar takılmamız için, bu kadar çaresiz duruma düşmemizin gerekmesi çok mu kötü Open Subtitles إذا فسنصبح من جديد هؤلاء اليائسين الذين يخرجون سوية ، أليس كذلك ؟
    Biz çaresiz insanlara,hayatta en çok istedikleri şeyi teklif ederiz. Open Subtitles نحنُ نعطي الناس اليائسين طعم للشيء الذي يرغبون فيه بشدة.
    çaresiz durumdaki içki satıcılarının silah taşımasından korkmuyor musun? Open Subtitles ألست خائفا من بعض مهربي الكحوليات اليائسين يحملون السلاح؟
    Öyleyse tamam oradaki tüm umutsuz insanları tükettik hepsi gürbüz ve sağlıklı ve varlıklı. Open Subtitles والذي يكون ذلك المثل الآخر حسنا الناس لم تعد يائسة. حسنا لقد قمنا باستخدام جميع الناس اليائسين هناك
    O ölümcül yoldan geçmeyi ancak umutsuz kişiler dener. Open Subtitles فقط اليائسين من يتجهون إلى ذلك الطريق المميت
    Ümitsiz bir adamın, kızının yerine geçecek birine ihtiyacı vardı. Open Subtitles الرجال اليائسين يحتاجون فتاة تحل محل إبنتهم
    Tüm o yalnız ve çaresiz bekârları izledim. Ve anladım ki onlardan biriyim. Open Subtitles وشاهدت كل هؤلاء الأشخاص ، اليائسين و الوحيدين .. و العازبين الذين يبحثون عن علاقه و ازعجني هذا ، انا واحدٌ منهم
    Bende, Michael Westen'in, keskin zekası ve fırtına gibi... ..yumruklarıyla yardım ettiği, çaresiz müşterilerinden biri mi olacağım. Open Subtitles سأحظى بفرصة أن أكون عميل مايكل ويستن؟ أحد اليائسين الذين تعيرهم عقلك الجبار وقبضتك العنيفة؟
    Bazı fanatiklerin çaresiz insanları kışkırtıp kendilerine nam yapmak için kullandıkları bir mazeret. Open Subtitles إنّه مجرّد مبرّر لبعض المتطرّفين ليحرّضوا اليائسين ليكتسبوا شهرةً لأنفسهم
    İşsizlik ve hacizler rekor seviyede, çoğu insan çaresiz ve evsiz. Open Subtitles لديهم نسبة كبيرة من البطالة و الرهن مما أدى الى وجود الكثير من المتشردين و اليائسين
    Yıllarca birçok çaresiz bireyi hapse attım. Open Subtitles لقد وضعتُ الكثير من الأفراد اليائسين في السجن على مرّ السنين.
    Burası çaresiz, kimsesiz insanların ölmeye geldiği yer olmalı. Open Subtitles هذا المكان الذي يأتيه اليائسين والوحيدين للموت
    Yerlilerin arazilerini zorla çaldın ve yeni bir başlangıç için çaresiz olan yerleşimcilere karla sattın. Open Subtitles سرقت الأراضي الهندية بالقوة وبعتها بربح للمستوطنين اليائسين لبداية جديدة
    umutsuz insanları bilirsin her şeyi yapabilirler... Open Subtitles انت تعرف الناس اليائسين قادرين علي فعل اي شئ
    umutsuz insanların ağlayışları havada uçuyor. Open Subtitles الصرخات من الناس اليائسين تطايرت في الهواء
    umutsuz insanların ağlayışları havada uçuyor. Open Subtitles الصرخات من الناس اليائسين تطايرت في الهواء
    Buradaki umutsuz, boş hayattan kaçıyor olabiliriz, öyle değil mi? Open Subtitles إننا نهرب من اليائسين ومن فراغ الحياة هنا , حسناً ؟
    Etrafta dinleyecek kadar umutsuz olan bir sürü insan var. Open Subtitles هُناك العديد من الأشخاص بالخارج اليائسين كفاية للإنصات إليه.
    Anne-baba olmak isteyen tüm o umutsuz insanların bu şarlatan doktora olan inançlarını düşünebiliyor musun? Open Subtitles أيمكنك تخيل كل هؤلاء الاشخاص اليائسين الذين يريدون ان يكونوا اباء يضعون ثقتهم فى هذا الطبيب الكاذب ؟
    Ümitsiz bir adamın, kızının yerine geçecek birine ihtiyacı vardı. Open Subtitles الرجال اليائسين يحتاجون فتاة تحل محل إبنتهم
    İşte bunlar elemin çocukları, ıstırap çekenler, umutsuzlar, ezilenler. Open Subtitles هؤلاء هم أطفال التعاسه المبتلين اليائسين ... المضطهدين
    Bu Tanrı umutsuzların umudu. Senin yerin saray. Open Subtitles هذا الرب هو أمل اليائسين ، مكانك أنت موجود فى ردهات القصور

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus