ÖIümcül bir virüsü maruz kalan, Masum bir kadını kurtarabileceğine inanıyorum. | Open Subtitles | أظن أنها تحمل المفتاح لانقاذ امرأة بريئة من فيروس مميت |
İnfazından önce Masum bir kadını ve doğmamış çocuğunu öldürterek rahatlayabileceğini düşünecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | ليظنّ أنّ قتل امرأة بريئة وجنينها سيجلب لكَ طمأنينة ما قبل إعدامكَ |
Her türden hastam var ama sadece beni incitmek için Masum bir kadını öldüren birisi mi? | Open Subtitles | لدي كل أنواع المرضي. ولكن شخص يقتل امرأة بريئة ليقوم بايذائي؟ |
Onu 2 yıl önce koruduğun için, şu an ellerinde masum bir kadının kanı olduğunu fark ettin, değil mi? | Open Subtitles | ذلك انك تحميه قبل سنتان هنالك دماء امرأة بريئة |
Gardiyanı öldürebilirim, telefonda o kadının sesini duyabilirim ama bekleyip masum bir kadının ölüşünü daha önce hiç izlememiştim. | Open Subtitles | الآن، أستطيع أن أعيش مع قتل ذلك الحارس والاستماع لفتاته على الهاتف لكني لم اقف وشاهدت امرأة بريئة تعدم هكذا من قبل |
O masum bir kadın, tıpkı buradaki herkes gibi. | Open Subtitles | هي امرأة بريئة, كما هو حال هؤلاء الأولاد هنا |
masum bir kadına araba çarpıyor ve sürücü kaçıyor? | Open Subtitles | يصدم أحدهم امرأة بريئة بسيارته ثم يهرب؟ |
Masum bir kadını kaçırmana izin vermektense seni HKM'ye teslim etmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | عاجلا ام أجلا سيحولوك الى مركز السيطرة على الامراض لتمكنك من خطف امرأة بريئة |
Silahsız, Masum bir kadını vurmandan belli. | Open Subtitles | استطيع ان اقول بالمناسبة انك اطلقت الرصاص على امرأة بريئة و غير مسلحة |
- Evet. Beş ay boyunca Masum bir kadını içeri attık. | Open Subtitles | لخمس شهور , تركنا امرأة بريئة تتعفن في السجن |
Masum bir kadını rehin tutuyor ve onu bulmak için yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | إنه يحتجز امرأة بريئة رهينة، وأحتاج إلى مساعدتك لإيجادها. |
Ödüm kopuyor aslında. Masum bir kadını dünyanın en büyük şirketlerinden biriyle karşı karşıya getirmek üzereyim ve nasıl tepki verecekleri hakkında hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | -إنني خائف أنا على وشك وضع امرأة بريئة ضد أحد أكبر الشركات في العالم وليس لدي أيةِ فكرة كيف سيردّون |
Çocuklarınızdan çoğunun kaybolduğunu biliyoruz ancak Masum bir kadını öldürmek onları geri getirmez. | Open Subtitles | نعرف أنّ الكثير مِنْ أولادكم مفقودون لكنّ قتل امرأة بريئة لن يعيدهم - عودا أدراجكما، لا نريدكما هنا - |
masum bir kadının kötü adamın işini bitirerek korkunç bir hata yapmasına mani olmaktan bahsediyordum. | Open Subtitles | قصدت بمنع امرأة بريئة من ارتكاب خطأ شنيع بقتل رجل سيء |
masum bir kadının, işlemediği bir suç için hapiste kalmasından daha büyük bir resim yok. | Open Subtitles | ما من صورة أشمل من امرأة بريئة مسجونة على جريمة لم ترتكبها |
Bir köye yapılan saldırı. masum bir kadının çığlıkları. | Open Subtitles | الهجوم على القرية صراخ امرأة بريئة |
Ve sen de masum bir kadın ve çocuğunu, kocası bir hain diye öldüreceğimi düşündün. | Open Subtitles | إذاً، أتعتقد بأنّني سأتخلّص من امرأة بريئة وطفلتها فقط لأنّ زوجها كان خائناً؟ |
Anılarıyla isteği dışında oynandı ve masum bir kadın öldürüldü. | Open Subtitles | وتم التلاعب بذكرياته رغماً عنه.. وتعرضت امرأة بريئة للقتل |
Ben masum bir kadın değilim. | Open Subtitles | أنا لَست امرأة بريئة |
Başkalarının ağzıyla masum bir kadına silah doğrultuyorsun. | Open Subtitles | حملوك على تصويب سلاح إلى امرأة بريئة |
Şimdi de, bir tür düzmece itiraf elde etmek için masum bir kadına işkenceye mi tevessül ediyorsun? | Open Subtitles | الآن تلجأ إلى تعذيب امرأة بريئة... للحصول على نوعً من الإعتراف الكاذب منها؟ |