| Yolun on mil yukarısında, Fairvale'ın dışında büyük bir yer var. | Open Subtitles | هناك مطعم كبير علي بعد عشرة اميال علي طريق فير فالا |
| Bu üç mil içerisinde, o çirkin kıçını hoplatacak bir sürü sinyal var. | Open Subtitles | خلال 3 اميال هناك وفرة من الوقت كى تلتقط اشارة .. بمؤخرتك القبيحة |
| Benim asıl açıklayamadığım kısım, nasıl olur da adamın eli adamın gömülmesi gereken yerden sekiz kilometre ötede bulundu ki? | Open Subtitles | ما لايمكنني شرحه ، هو كيفَ إنتهى الأمر بيده على بعد خمسة اميال من المكان الذي يفترضُ ان يدفنَ فيهِ |
| Pekâlâ, görünüşe bakılırsa önümüzde yaklaşık 15 kilometre yol daha var. | Open Subtitles | حسننا, يبدو اننا بحاجة الى حوالي عشرة اميال اخرى في الطريق |
| Tükenmiştim, ama bir şeyler beni sürükledi 16 km., 17 km. | Open Subtitles | لقد اُجهدت, ولكن شيئا ما دفعنى للمواصلة عشرة اميال, 12 ميل |
| Şimdi, Miles'ın mezuniyetine 2 ay var ve günlüğüne göre bunlar hallettiği harfler. | Open Subtitles | بقى شهرين قبل ان يتخر اميال وطبقا لمفكرته هذه هيا الحروف التى حصل عليها |
| İzleri kilometrelerce takip ettik, şimdi uzakta bir şey görüyoruz. | Open Subtitles | تبعنا الاثار لعدة اميال والان نستطيع رؤية شيء من بعيد |
| Hedefimizden millerce uzaktayız ama nerede olduğumuzu biliyorum. | Open Subtitles | نحن بعيدون لعده اميال بالطبع و لكنى اعرف اين نحن |
| Cevabım hala hayır. Hadi ama, sadece bir kaç mil. Yüzerek bile gidebilirim. | Open Subtitles | الإجابة، لا زالت لا هيا، إنها مجرد بضعة اميال يمكنني السباحة إلى هناك |
| Cevabım hala hayır. Hadi ama, sadece bir kaç mil. Yüzerek bile gidebilirim. | Open Subtitles | الإجابة، لا زالت لا هيا، إنها مجرد بضعة اميال يمكنني السباحة إلى هناك |
| Her gün 5 mil yürüyüp buraya yiyecek getiren de bendim. | Open Subtitles | كنت من يمشي كل يوم لخمسة اميال اجلب الطعام الي هنا |
| Birkaç mil ilerde sığınabilecekleri bir yer var: Küçük bir ağaçlık. | Open Subtitles | يوجد ملجأ على بعد اميال قليلة غابة صغيرة من الأشجار الخشبية |
| Sprey boyaya gelince doğuya doğru 5 kilometre kalmış olacak. | Open Subtitles | عندما تصلون نقطة البوصلة انها ستكون ثلاثة اميال نحو الشرق |
| O güzel soğuk zeminden kalkıp telefon etmek için 5 kilometre yürüdüm. | Open Subtitles | عندما نهضت من الأرض, قمت بالسير خمسة اميال بحثا عن هاتف |
| Bunu daha önce de hissetmiştim, binlerce kilometre uzaktan, Paris'ten. | Open Subtitles | لقد شعرت بهذا من قبل ,بينما كنت فى باريس على بعد اميال من هنا. |
| Sınırın sadece 15 km üstunde gidiyorsun. O bile çok. | Open Subtitles | لقد قطعتي 10 اميال على نفس السرعة المحددة كايت : |
| Şu hafta içi 13 km'liklere zihinsel olarak hazırlanmakta sıkıntı yaşıyorum. | Open Subtitles | انها اميال منتصف الاسبوع الثمانية اعاني من مشاكل في التفاعل معها |
| Miles henüz bunu yapmayı tam olarak kabul etmedi. | Open Subtitles | اميال لم يوافق بالضبط ليفعل ذلك حتى الان |
| Miles, önce sen. Ben hala menüye bakıyorum. | Open Subtitles | اميال ابدأ انت انا مازلت انظر الى قائمة الطعام |
| Komutanım düşünüyordum da. Bariyer tesisin etrafında kilometrelerce uzanıyor. | Open Subtitles | سيدي اعتقد ان الحاجز يمتد لعده اميال حول المنشأه |
| Fener alayı. millerce ötedeki dağlardan bile görebilirsin. | Open Subtitles | ، المشاعل المضيئه يمكنك رؤيتها من على بعد اميال فى الجبال |
| Tek yolumuz var, onunda üzerinde 10 millik tıkanıklık var ve Almanlar bizi topa tutuyorlar. | Open Subtitles | إننا نمتلك طريقا واحدا و عشرة اميال من الزحام و ذلك كله تحت قصف الألمان لنا |
| Dostum, Three Mile lsland ya da Exxon Valdez belası gibi bir şey bu. | Open Subtitles | انة مثل جزيرة مكونة من 3 اميال من القذارة |
| Bu harita, 25 kilometrekarelik bir alandaki... sorunlu bölgeleri gösterecek. | Open Subtitles | هذه الخريطةِ سَتُحدّدُ بدقة مواقعَ الإضطرابات على منطقة 10 اميال مربّعة |
| En yakın futbol sahasından 9 bin mil uzaktayız. Burada kaptan değilsin. | Open Subtitles | نحن على بعد 5 اميال من اقرب ملعب وانت لست القائد هنا |
| Köyde, çiftlikten üç tırnak mesafedeyiz demiştin. | Open Subtitles | الآن، في القرية قلت بأنّنا كنّا بعيدين ثلاثة اميال عن هاسيندا |