Ve bunun sebebi ise hızla kentleşen bir gezengende yaşıyoruz. | TED | وسبب ذلك منطقي .. وهو اننا نعيش على كوكب يتمدن بصورة سريعة جداً |
Ancak inanıyorum ki, ölçme devrimi için hazır olduğumuz bir zamanda yaşıyoruz. | TED | لكنني أؤمن اننا نعيش في اللحظة عندما نكون مستعدين لثورة قياس. |
Uydu iletişiminin olduğu bir dünyada yaşıyoruz, küresel komünikasyon kullanılıyori fakat bu olay yine de bana ilginç geliyor. | TED | صحيح اننا نعيش في عالم اتصال فضائي ونستخدم الاتصلات دولية ولكن ما يثير دهشتي اكثر من ذلك |
Satanist insanların olduğu bir dünyada yaşadığımızı düşünmek beni hasta ediyor. | Open Subtitles | إن ما يسقمنى هو التفكير اننا نعيش فى عالم يوجد فيه طقوس عباده شيطانيه |
Birilerini sevindirme alışkanlığı yok oluyor. | Open Subtitles | تعلم , اننا نعيش في خطر الموت؟ |
Yaşlı kadınların çıplak fotoğraflarını çekmek isteyen adamların sapık olarak görüldüğü bir toplumda yaşıyoruz. | Open Subtitles | من الواضح اننا نعيش في مجتمع يرى أن الرجل الذي يريد فقط أن يلتقط صور عارية للسيدات المسنات كأنه شخص غريب الأطوار |
Sanırım medeniyetimizin bilinen en büyük keşifler çağını yaşıyoruz. | Open Subtitles | اعتقد اننا نعيش في أعظم عصر للاكتشافات التي عرفتها حضارتنا |
Bu da demek oluyor ki şu an inanılmaz derecede ayrıcalıklı çağlarda yaşıyoruz, kozmos hakkında belli derin gerçekliklerin halen insanların keşfetme arzusu tarafından ulaşılabilir olduğu çağlardayız. | TED | بما يعني اننا نعيش خلال عصر مميز بوضوح عندما تكون هناك حقائق مؤكدة بعمق عن الاكوان ما تزال في متناول الايدي لروح البشر التائقة للإستكشاف |
Biz tek bir dünyada yaşıyoruz. Bunu çok kolayca söylüyoruz ancak içinde yaşadığımız bu biricik dünyada yaşananlarla ilgilenmiyoruz. Eğer tek bir dünyada yaşıyorsak, Dünya'nın | TED | اننا نعيش في عا لم واحد . لكن ذلك يسهل قوله ، لكن لكننا لا نتعامل مع متغيرات هذا ا لعا لم ا لواحد ا لذي نعيش فيه كلنا . وذلك ، اذا اردنا عا لم واحد للكل ، هذا ا لعا لم ا لواحد |
Onlarla yaşıyoruz, çünkü mecburuz. - Neden? | Open Subtitles | اننا نعيش معهم لاننا مجبرين على ذلك |
Küçük şirin bir yerde yaşıyoruz sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت اننا نعيش في مدينه صغيره مسالمه. |
Ne de olsa aynı apartmanda yaşıyoruz. | Open Subtitles | اعني.. اننا نعيش في نفس المبنى |
Bakın hanımefendi. 30 yıldır burada yaşıyoruz. | Open Subtitles | انظري ياسيدتي اننا نعيش هنا منذ 30 سنة |
Tavır yaptım çünkü aynı evde yaşıyoruz. | Open Subtitles | لقد انفعلت بسبب اننا نعيش سوياً |
Eski Amerikan rüyasını yaşıyoruz burada. | Open Subtitles | اننا نعيش حلم امريكي قديم هنا |
- Aynı dairede yaşıyoruz. | Open Subtitles | اننا نعيش بنفس الشقة أخرج. |
Gıdamızı tarladan temin ederek yaşıyoruz. | Open Subtitles | اننا نعيش خارج الارض |
Her şey o gün, o saat, o dakika yaşadığımızı gerçekten hissetmek için. | Open Subtitles | كل ذلك كي نجد ذلك اليوم ، تلك الساعة تلك اللحظة التي تجعلنا نشعر اننا نعيش حقاً |
Medya'nın inanmamızı istediğinin aksine çok güvenli bir dünyada yaşadığımızı düşünüyorsun. | Open Subtitles | بغض النظر عما يجعلنا الاعلام نصدقه انت تظنين اننا نعيش في عالم آمن جدا |
Birilerini sevindirme alışkanlığı yok oluyor. | Open Subtitles | تعلم , اننا نعيش في خطر الموت؟ |