Hastalarının ne durumda olduğunu biliyor, ve her şeyle ilgili. | Open Subtitles | , انها تعرف ما بمرضاها و هي تشمل كل شئ |
Yabancıların çok olduğu bir yerde araya karışmanın kolay olduğunu biliyor. | Open Subtitles | انها تعرف انه من الاسهل لكي تختفى مكان يوجد دائما فيه غرباء |
Sorun olacağını sanmıyorum. Bunu kasıtlı yapmadığını biliyordur. | Open Subtitles | كل شيء سوف يصبح علي مايرام انها تعرف انك لم تكن تقصدين ذلك . |
Nasıl binileceğini biliyordur, Eminim. | Open Subtitles | انها تعرف كيفية ركوب، أجرؤ على القول. |
Burada çalışan herkesi tanıyor. Adına da bayıldım. | Open Subtitles | انها تعرف الجميع هنا وتعرف جميع العاملين هنا و اعجبني اسمها، صحيح؟ |
O benim polis olduğumu biliyor. | Open Subtitles | انها تعرف أنا جوال |
- Evet. Konuştuğunun farkında gibiydi. | Open Subtitles | وكان يبدو انها تعرف عما كانت تتحدث بشأنه |
Kuşku yok O ne yaptığını iyi biliyor! Bu genetik bir şey? | Open Subtitles | لا شك انها تعرف جيدا ما تفعله هل هذا الشئ وراثى لديكم؟ |
Daha iyi yolunu biliyordu. Neşteri alır ve şah damarını keserdi. | Open Subtitles | انها تعرف أفضل من ذلك، لكانت ستستخدم المشرط و تقطع الوريد السباتي |
Lillian'ın kötü olduğunu biliyor, hala annesini sevse de, doğru olanı yapıyor. | Open Subtitles | انها تعرف ليليان هو الشر، و هي تفعل الشيء الصحيح، على الرغم من أنها لا تزال تحب والدتها. |
FBI olduğunu biliyor mu? | Open Subtitles | وقالت انها تعرف أنك مكتب التحقيقات الفدرالي؟ |
Hamileliğin ne olduğunu biliyor. | Open Subtitles | انها تعرف ما يعني أن تكون المرأة حاملا |
Gerçekte kim olduğunu biliyor ve kaçtı. | Open Subtitles | انها تعرف حقيقة من تكون هي ولقد هربت |
Bahse girerim bir erkeği nasıl mutlu edeceğini biliyordur. | Open Subtitles | أراهن انها تعرف كيف تسعد أي رجل! |
Nasıl durduracağımızı da o biliyordur. | Open Subtitles | انها تعرف كيف تضع حدا لها |
Nerede sakladığını biliyordur diye düşündüm. | Open Subtitles | أعتقدت انها تعرف مكانه |
Bir yabancıyla gitmemesi gerektiğini biliyorsa... kendisini kaçıranı tanıyor olabilir. | Open Subtitles | على فرض انها تعرف انه لا يجب ان تذهب مع غريب فهذا يعني انها قد تكون وثقت بالمعتد |
Komiseri şahsen tanıyor, onu biliyorum. | Open Subtitles | اعتقد انها تعرف المفتش معرفة شخصية |
Dostumuzu tanıyor gibi. | Open Subtitles | هذه الآنسة"ريتشاردز ويبدو انها تعرف رجلنا الغامض |
Haklı olduğumu biliyor. | Open Subtitles | انها تعرف اننى على حق |
Kim olduğumu, ne olduğumu biliyor. | Open Subtitles | لا,بل صحيح انها تعرف من انا |
Benim, kim olduğumu, biliyor değil mi? | Open Subtitles | انها تعرف من انا صحيح؟ |
Yani en azından bir şeylerin yolunda olmadığının farkında. | Open Subtitles | انها تعرف على الاقل ان هناك شيئاً ما خطأ |
Şarkı yorumlarımı aşırıya kaçmadan övmeyi çok iyi biliyor. | Open Subtitles | انها تعرف كيف تمدح بصوتي القوي بدون قهرهم. |
Daha iyi yolunu biliyordu. Neşteri alır ve şah damarını keserdi. | Open Subtitles | انها تعرف أفضل من ذلك، لكانت ستستخدم المشرط و تقطع الوريد السباتي |