"انها لا" - Traduction Arabe en Turc

    • etmiyor
        
    • İşe
        
    • Hiç
        
    • yok onun
        
    Onun için günde 14 saat kıçımı yırtıyorum ama Hiç fark etmiyor. Open Subtitles انا اعمل بجد لها لـ 14 ساعه ويبدو انها لا تلاحظ ذلك
    Yapma. O benim için hiçbir şey ifade etmiyor. Open Subtitles الان , هيا , هذا هراء انها لا تعنى شيئا بالنسبه لى
    Büyük bir davaya hizmet etmiyor, ama idare eder. Open Subtitles انها لا تتنازل أي شيء ذو اهمية لكنني أعتقد أنه لا بأس بها
    İşe yaramıyor ve çok boktan. Her zaman böyle söylüyorsun. Open Subtitles انها لا تصلح و بأنها سيئة أنت دائما تقول ذلك
    Burt, işe yarıyor; seni bulamıyorlar. Kımıldama. Open Subtitles بيرت, انها تنجح , انها لا تستطيع ان تجدك,لا تتحرك
    Hiç bir şey yapmak veya Hiç bir yere gitmek istemiyor. Open Subtitles كما انها لا ترغب بالقيام باي شيء ولا الذهاب لاي مكان
    Evet, o konuda yardıma Hiç ihtiyacı yok, değil mi? Max, lütfen. Open Subtitles نعممم , انها لا تحتاج لأي مساعدة في هذا القسم هاه ؟
    Bizim kayıtlarımız için mahkeme celbi çıkaramayacağını kanıtlamamıza gerek yok onun tersini kanıtlaması gerek. Open Subtitles يعني انه ليس علينا ان نثبت انها لا تستطيع جلب سجلاتنا ولكن عليها ان تثبت انها تستطيع
    Tuş takımına zarar vermiş olmalı. Kodu kabul etmiyor. Open Subtitles يبدو عطل في لوحة المفاتيح انها لا تقبل الشيفرة
    Bu cesetler pes etmiyor. Zaten ölü olan bir şeyi nasıl yok edebilirsin? Open Subtitles انها لا تنفع بالفعل فكيف ستقتل ما هو مقتول بالفعل
    - Ölü olduğunu kabul etmiyor. - Ona ışığa yürümesini söyledim ama yapmadı. Open Subtitles انها لا تتقبل انها ميتة لقد اخبرتها ان تسير تجاه الضوء و هى لا تفعل
    Onun için ya da Emilio için yaptığın hiçbir lanet şeyi takdir etmiyor. Open Subtitles أجل انها لا تقدر ما تفعلين لها ولصغيرها اميليو
    Bunları hak etmiyor, baba. Artık buna devam etmeyeceğim. Open Subtitles انها لا تستحق هذا يا ابي لن افعل شئ اخر
    ...mücadele etmiyor, kaçmaya çalışmıyor. Open Subtitles انها لا تقاوم، انها لا تحاول الهرب
    Kendisine futbolu hatırlatan bir şey olmadan işe bile gidemiyor ki bu ona kazayı hatırlatıyor, ki o da ölen oğlumu hatırlatıyor! Open Subtitles انها لا تستطيع أن تذهب للعمل دون أن يذكرها ذلك بالكرة مما يذكرها بالحادث مما يذكرها بابني الميت
    - İşe yarıyor olmalı. - İşe yaramıyor! Open Subtitles ينبغي أن تبدأ العمل الآن حسنا انها لا تعمل
    Ama pek işe yaramıyor çünkü hangi boyutta yaşıyorsak hâlâ öyle görüyorum. Open Subtitles انها لا تعمل مع ذلك لأنني أشعر انني لا زلت ارى اشياء.. في مهما كان البعد الذي نعيش فيه
    John'un işine Hiç ilgi göstermiyor, hep hastalığından söz edip duruyor. Open Subtitles انها لا تهتم بعمل جون بل تُقلقة اكثر واكثر على صحتها
    Hiç bir anlam ifade etmiyorlar, bu yüzden anlamanın tek yolu ilişkili ve görsel olarak. TED انها لا تقدم أي معنى، ولذلك فإن السبيل الوحيد لفهمها هو بصري ونسبي.
    Uyuşturucuya ya da psikiyatriste ihtiyacı yok onun. Open Subtitles انها لا تحتاج إلى أدوية أو طبيب نفسي
    Uyuşturucuya ya da psikiyatriste ihtiyacı yok onun. Open Subtitles انها لا تحتاج إلى أدوية أو طبيب نفسي
    Haberi yok onun. Open Subtitles انها لا تعرف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus