"انه ليس هنا" - Traduction Arabe en Turc

• Burada değil
• Burada yok
• O burada

Bilirsin,memnunum, o Burada değil, çünkü burada olsaydı,onunla beraber olabilirdin, ve benimle değil.
اني سعيد انه ليس هنا كونه لو كان هنا؟ , لكنت متواجدة معه

Burada değil. Başkası yardımcı olsa?
أسفه انه ليس هنا هل يمكن لشخص آخر مساعدتك؟

Her durumda, şu anda Burada değil ve buraya geri gelmek zorunda.
في أي حال, انه ليس هنا الآن و بالتأكيد سوف يعود

- Burada değil. Çalışıyor. Umarım çok yakında arar.
انه ليس هنا ، انه يعمل و اتمنى ان يتصل قريباً

Burada yok Kim. İkisi de yok.
انه ليس هنا يا "كيم" لا يوجد احد منهم هنا

Eminim birazdan orada olur. Çünkü Burada değil.
انا متأكده بأنه سيكون هناك قريبا انه ليس هنا

Burada değil. Metal kilitli küçük tahta bir kutu çocuklar.
انه ليس هنا ، انه صندوق خشبي صغير يا شباب ، و له قفل معدني

O yüzden tahminimce o da Burada değil.
لذلك، وأنا على التخمين، وقال انه ليس هنا أيضا.

- Baban görebilir. Burada değil. Bu sabah iş için gitti.
انه ليس هنا لقد غادر للعمل هذا الصباح او شيئا من هذا القبيل

Burada değil. Köprünün altına sıkışmış.
انه ليس هنا , انه عالق تحت الجسر

Burada değil. Neden onu arıyorsun?
حسناً انه ليس هنا ماذا تريد منه ؟

Neden o Burada değil? Etrafa bak.
انه ليس هنا ابحثوا حول الشجيرات

Bak, Tim, o gitti. Burada değil, gerçekten.
انظر تيم, لقد رحل انه ليس هنا, حقيقةً

- Binada bir yerlerde. - Burada değil.
- أنه في مكان ما في المبنى لا انه ليس هنا

- Onunla konuşmam gerek. - Maalesef Burada değil.
احتاج ان اكلمه اسفه, انه ليس هنا

Burada değil. Brian bizimkilerle Briç oynamaya gitti.
انه ليس هنا أخي "براين" رافق والدي للعب الورق

Burada değil, yani... Onunla irtibata geçme imkânınız var mı?
انه ليس هنا ـ ألا يمكنك الإتصال به؟

Çocuk Burada değil.
انه ليس هنا ليس هنا الآن ولكنه كان

- Bir yere gidecek halde değildi. - Şimdi Burada yok işte!
لقد كان يمشي بكل مكان- حسنا انه ليس هنا الان-

Burada yok. Değil mi?
انه ليس هنا اليس كذلك