"ان احضر" - Traduction Arabe en Turc

    • getireyim
        
    • almalıyım
        
    • alır
        
    • alayım
        
    • gelmemi
        
    • getirmem
        
    • getirmemi
        
    Lissy'ninkinde: "Dönüşte sana ne getireyim? Sevgiler, baban. " yazıyor. Open Subtitles والخاص بليزي يقول ماذا تريدين ان احضر لك من الرحله
    Muhabbet kuşlarını buraya getireyim mi? Open Subtitles هل من الممكن ان احضر البغبغاوات الي هنا ؟
    Eve uğramalıyız. Birkaç şey almalıyım. Open Subtitles اريد ان اتوقف عند البيت اريد ان احضر بعض الاغراض
    Erkek arkadaşımın dolabından bir şey almalıyım. Open Subtitles انا ريس العمال اريد خدمة احتاج ان احضر شيئا من خزانة صديقي
    Kocaman bir harita alır ve raptiyelersin. Open Subtitles ان احضر خريطة ضخمة وان اضع الدبابيس بداخلها
    Yoksa gelip seni alayım mı? Merhaba Seth. Open Subtitles اذا كنت ستقود سيارتك, ام يجب على ان احضر اليك بسيارتى؟
    Gece saat 10:00'da çocuğumu ve karımı bırakıp gelmemi mi istiyorlar? Open Subtitles هم يريدون منى ان احضر فى العاشره مساء واترك زوجتى و ابنائى؟
    Sabah gelirken eve bir şey getireyim mi ya da markete falan uğrayayım mı? Open Subtitles نعم, نعم, هل تريدني ان احضر لك شيئا للمنزل؟ او احضر لك شيئا من المخزن غدا صباحا؟
    Sana kazak getireyim. Open Subtitles يا مدللي في الواقع , علي ان احضر لك ستره00
    Siz beyefendilere başka bir şey getireyim mi? Open Subtitles الأن ، هل استطيع ياسادة ان احضر لكما اي شيئ اخر ؟
    Gelirken bir şey getireyim mi? Mesela Doritos falan? Open Subtitles هل تريدينني ان احضر لك شيئا, دوريتوس مثلا, او اي شيء؟
    Gitmeden önce sana bir şeyler getireyim mi? Open Subtitles أيمكننى ان احضر لكى اى شىء قبل ان نغادر ؟
    Audrey'ye sürpriz olacak bir şey almalıyım. Open Subtitles حسناً , انا اريد ان احضر لأودرى شيىء لأفاجأها
    Belki de bunlardan bir tane almalıyım. Open Subtitles ربما ينبغي على ان احضر لها احد هذه الأشياء
    Belki de bira almalıyım, Ned. Open Subtitles ربما يجب ان احضر بعض البيرة نيد
    Anahtarlarımı almalıyım. Open Subtitles بالتأكيد . يجب ان احضر مفاتيحي
    Belki de ilk önce içkimi almalıyım. Open Subtitles ربما يجب ان احضر شرابى اولا ً
    Babacık hazır dışarıdayken bebek beziyle acılı sos da alır belki. Bitmek üzereler çünkü. Open Subtitles وبينما انا في الخارج يجب ان احضر بعض الحفاضات والصلصة لانهم سينتهون من عندنا
    Tabi ben acıkınca, Paul; "Ben gidip yiyecek birşeyler alayım" diyene kadar. Open Subtitles ولكنى اصبت بالجوع و "بول" قال انه يجب ان احضر شيئا لأكله
    Bak, gidip alıp gelmemi istiyorsan, bana içinde ne olduğunu ve nereye gideceğini söyleyeceksin. Open Subtitles اسمع تريدني ان احضر ستخبرني مافي الصندوق والى اين يتوجه
    Kralın koltuğunu buraya getirmem gerekecek. Open Subtitles . لذلك , انا يجب ان احضر مقعد الملك الي هنا
    Pekala. Videoyu getirmemi ve bunu birlikte izlememizi ister misin? Open Subtitles حسنا, اتريدني ان احضر جهاو الفديو الى هنا لنشاهد هذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus